| Konu: | İsrail'in Gazze'de sürdürdüğü mezalimin soykırıma dönüşmesine ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 71 |
| Tarih: | 16.04.2024 |
YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; öncelikle geçmiş Ramazan Bayramı'mızı ve 31 Mart yerel seçim sonuçlarını tebrik ediyor, ülkemize, insanımıza ve seçilenlere hayırlar getirmesini temenni ediyorum.
Gazze'de düne kadar yaşadıklarımız insanlık tarihi açısından utanç verici bir dramdı, bugünkü tarih itibarıyla maalesef korkunç bir trajediye dönüştü. Şu acı tabloya bir bakın, tam 14 bin bebek, çocuk katledildi, tam 9.220 savunmasız kadın öldürüldü; şimdiye kadar toplam 32.333 insan hayattan koparıldı, yaralı sayısı tamı tamına 74.694 oldu. Bu kirli savaş katliamı çoktan aştı, bunun adı artık bir soykırımdır. Ben şimdi buradan soruyorum: "Ey İsrail!" diyenler neredesiniz? "Ey Amerika!" "Ey Beyaz Saray!" diye haykıranlar hangi sütre gerisindesiniz? "One minute" nidanıza ne oldu? "Siz öldürmeyi iyi bilirsiniz." diyen siz değil misiniz? İşte, şu an en iyi bildikleri işi yapmıyorlar mı? On binlerce günahsız insanın canına kıymadılar mı, kıymıyorlar mı? Siz ne yapıyorsunuz? "Dostlar alışverişte görsün." türünden bir iki kınama yapıyormuş gibi görünüyorsunuz, hepsi o kadar. Üstelik, İsrail'le geniş kapsamlı ticaret faaliyetini devam ettiriyor olmanız, gemiler dolusu her kalemden malı itinayla katil ülkenin limanlarına ulaştırıyor oluşunuz hangi riyakârlığın sonucu? Bunu yüce Türk milletine bir açıklayın hele zira bu konu Türk kamuoyunu derinden yaralamaktadır.
Kıymetli milletvekilleri, İsrail'in Gazze'de sürdürdüğü mezalim resmen soykırıma dönüştü. Bundan tam altı ay önce, 12/10/2023 tarihinde savaşın boyutlarını yerinde gözlemlemek amacıyla Meclisimiz İnsan Hakları İnceleme Komisyonundan Gazze inceleme heyeti oluşturulmasını talep ettim, maalesef cevap bile verilmedi. Soruyorum: Koskoca Türkiye Cumhuriyeti devletinin Gazze'ye, Filistin'e 1 milletvekilini bile gönderememiş olması acaba ne anlama geliyor? Hayırdır, bu suskunluğunuz niye? Mesela, Sayın Dışişleri Bakanının ağzını neden bıçak açmıyor? Meclise lütfedip gelerek neden bir bilgi vermez? Ne yani, henüz yeterince gerekçe oluşmadı mı? İsrail'in, Filistin'in Gazze Şeridi'ni aylardır sivilleri de hedef alarak yerleşim yeri, pazar yeri, okul, ibadethane, hastane dâhil bombalaması, taş üstünde taş bırakmaması yeterli gerekçe değil mi? Daha neyin olması gerekiyor? Siz iktidar olarak daha ne olunca harekete geçeceksiniz? Mesela, 1,5 milyon insan âdeta kapana sıkıştırılmadı mı? Küçücük bir kara parçası karadan, havadan ve denizden bloke edilerek sivillerin tüm insani ihtiyaç ve temel gereksinimleri, ilaç ve tedavi amaçlı cihazlara ulaşımı engellenmedi mi? Üstelik sınır kapıları da kapatılarak günahsız insanlara tarihin en acımasız ambargosu uygulanmıyor mu?
Şimdi, bir şeyi daha hatırlatacağım: İsrail'in kanlı saldırılarından biri de 12 Şubat tarihinde yapılmıştı, bu saldırıda 120 insan katledildi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Devamla) - Tamamlayacağım efendim.
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Devamla) - O günlerde Bursa'da AK PARTİ'li Osmangazi Belediyesi dört gün üst üste konser yaptı biliyor musunuz? Uyardık "Yapmayın, etmeyin; konserleri iptal edin." dedik, etmediler. Âdeta yas tutan duvarlar dahi duydu, zatımuhteremler duymadı. Kentin merkezinde kurulan devasa ses sistemleriyle o katliam günlerinde günahsız insanların kanları üzerinde tepinildi. Ne uğruna? 4 tane oy uğruna. Peki, aldınız mı? Evet, aldınız ama sandıktan çıkan büyük değişim sonucuyla Bursa Osmangazi'de alabileceğiniz en büyük dersi aldınız.
Sudan bahanelerle Cumhuriyet Bayramı konserlerini iptal eden zihniyetiniz batsın!
Heyeti saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)