Konu: | Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 75 |
Tarih: | 24.04.2024 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA NECMETTİN ÇALIŞKAN (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bugün maden ve enerji yasasını görüşüyoruz. Bu yasa, seçim tatiline girmeden önce de çıkarılmaya çok uğraşılmıştı. Belli ki iktidarın gündeminde, her zaman olduğu gibi, bu yasada da "Belli güç odaklarını nasıl tatmin ederim?" bu çözülmeye çalışılıyor.
Değerli milletvekilleri, bir kere, her şeyden önce enerji ve maden hususu ülkemiz açısından son derece önemli konulardan biridir. Bu konu sadece bir enerji meselesi değil, aynı zamanda bir millî güvenlik sorunu olarak düşünülmelidir. Hemen hemen bütün alanlar, bütün sektörler enerjiyle ilgili olduğundan bütün üretim maliyetlerine, bütün kalemlere enerji yansımaktadır. Bu açıdan, enerjinin ve madenlerimizin millî olması temel husus olmalıdır. Dikkat çekerse, yabancı sermayenin ülkemizde rahatlıkla para yatırdığı ilk yer maden sektörüdür, enerji sektörüdür. Hâlen bugün, Mersin Akkuyu Nükleer Santrali'yle ilgili ülkenin kaynaklarının peşkeş çekildiğine, hatta ülkenin geleceğinin ipotek altına alındığına, hatta ülkenin birtakım bağımsızlığının teslim edildiğine dair iddialara henüz yeterli, doyurucu, ikna edici bilgi verilmiş değildir, kamuoyu bu konuda bilgi beklemektedir.
Değerli milletvekilleri, burada ilk olarak millî olması önemlidir; ikinci olarak da madenin sadece madenden ibaret olmadığı... Suyun, ormanın, güneş santrallerinin, hepsinin birlikte değerlendirilmesi gerekir ve bunların verimliliği, rantabl kullanılması da esas olmalıdır.
Maalesef ki bugün kamu yatırımlarında israfın ön planda olduğu, verimlilik esasına dayalı olmayan yatırımların yürütüldüğü gayet açıktır. "Bir yerde bir icraat yapılıyor..." desinler "İcraat yapılıyor." desinler... İşte, son olarak uzaya gönderdiğimiz astronot görünümlü kişide bunu net bir şekilde gördük. Tank Palet Fabrikasının...
MUSTAFA VARANK (Bursa) - "Görünümlü" mü?
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Buyurun Sayın Bakanım.
MUSTAFA VARANK (Bursa) - "Görünümlü" mü? "Astronot görünümlü" mü?
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Sayın Bakan, söz alabilirsiniz. Bakın, seçim yenilgisinin telafisini düşünüyorsanız yani gerçekten sizi görünce insan ürküyor.
MUSTAFA VARANK (Bursa) - Seçimle alakası yok. "Astronot görünümlü" dedin ya, onu...
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Ben hep... Karşıma da geldiniz.
MUSTAFA VARANK (Bursa) - Ben de seni görünce üzülüyorum.
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Efendim?
MUSTAFA VARANK (Bursa) - "Astronot görünümlü" deyince ben de sana üzülüyorum.
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Hayır "görünümü"nü söyleyeceğim. Tank Palet Fabrikasını sattığınız bedele "astronot" diyerek uzaya birisini gönderdik, on beş gün süreyle bağlantı kurdu, değişik kesimlerle uzay bağlantısı... Ne yapıyor? "Biz çalışıyoruz." Sonra, sadece orada kalacak zannettik; dönüp geldi, İzmir'de o elbisesiyle kampanyaya katıldı. Doğrusu, adalet şunu bekler: Madem seçim kampanyasında kullanmak üzere bir insanı astronot olarak uzaya gönderdiniz, bunun masrafının da seçim kampanyasından, bütçesinden karşılanması gerekirdi diye düşünüyorum. Şahsen, gerekli hadise, madem uzaya ülke adına gönderildi, artık millî bir kimlik kazandı, öyleyse millî vasfını korumalı, bütün siyasi partilere, bütün yaklaşım...
MUSTAFA VARANK (Bursa) - Dün resepsiyondaydı, görüşseydin. Resepsiyonda vardı dün, dün görüşseydin.
BAŞKAN - Devam edin.
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Biliyorsunuz, resepsiyonlarda hani "Cumhur İttifakı'ndan" veya "değil" diye ayrılıyor ya Sayın Bakanım yani biliyorsunuz herkes...
AHMET ÇOLAKOĞLU (Zonguldak) - Ayrılmıyor, herkese gidiyor.
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Yok, mesela, 29 Ekimde Türkiye'den 5 bin kişi Külliye'ye davet edildi; şu sıralarda oturan, halkın seçtiği milletvekillerinden sadece tarafınıza, grubunuza mensup olmayanlar çağrılmadı.
MUSTAFA VARANK (Bursa) - "Meclisteki resepsiyonda vardı." diyorum. Dün resepsiyonda vardı, görüşseydin.
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Sayın Cumhurbaşkanımızın bundan haberi olmadığını düşünüyorum çünkü onun problemi de yani çevresindeki insanları idare etmek zannederim.
Değerli milletvekilleri, sağlıklı çevre hedef alınması gereken önemli hususlardan biridir çünkü çevre bizlere Allah'ın bir emanetidir, bizim de emanet olarak aldığımız bu kaynakları en verimli şekilde kullanıp, muhafaza edip gelecek nesillere aktarmamız da öncelikli ve temel bir görevimizdir. Bu açıdan da evet, üretim yapılmalı, artırılmalı ama çevreye karşı sorumluluk da kontrol edilmelidir. Nitekim, Erzincan'da kaybettiğimiz ve hâlen cesetlerine ulaşamadığımız işçi kardeşlerimiz ülkemizdeki 85 milyon vatan evladı için büyük bir yaradır, büyük bir acıdır.
Değerli milletvekilleri, enerjiyle ilgili ifade etmek istediğim bir başka önemli husus, dışa bağımlılığın tamamen kaldırılmasıdır. Elimize ulaşan 2022 verilerine göre, ülkemizin 364 milyar dolarlık ithalatı içerisinde 97 milyar doları sadece enerjiye ödenmiştir ki bu, gerçekten, son derece vahim kabul edilecek bir rakamdır, bizim tam olarak bağımlılık içerisinde olduğumuzu net bir şekilde göstermektedir.
Değerli milletvekilleri, şunu net ifade edelim ki bu ülkenin havası, suyu, yer altı madenleri, kaynakları, toprağı, denizi, çevresi, ormanları, güneşi hepimize yeter; yeter ki kaynakları düzgün kullanalım, yeter ki barış, huzur ve kardeşlik içerisinde yaşamasını bilelim, yeter ki haramzadelere fırsat vermeyelim. Herkes alın terine, hakkına razı olsa bu ülkede aç, açık bir insan kalmaz.
Değerli milletvekilleri, tabii, enerjiden, gazdan bahsederken Gazze'nin gazını da hatırlatmak isterim. Gazze'nin gazı da bir şekilde peşkeş çekilerek Batı'ya pazarlanmak üzereydi. Temenni ederim, bu konuda bütün bu yaşananlardan sonra bu hatalardan vazgeçilir.
Değerli milletvekilleri, kaynaklardan bahsederken sadece enerji kaynaklarını değil mali kaynakları da öncelikli olarak değerlendirmeliyiz. Bütçe görüşmeleri esnasında hızlı geçtik, belki gözden kayboldu, ben bir kez daha tekrar etmek istiyorum: 2023 yılı bütçesinin toplam geliri 4,5 buçuk trilyon idi, 2024 bütçesinde sadece faize ayrılan rakam 1 trilyon 256 milyar. Yani aziz vatandaşlarımızın ilgisine buradan tekrar sunmak isterim: Ey milletimiz, bu ülkede geçen yıl 3 lira vergi toplandı, bunun 1 lirası sadece faizlere ödeniyor; bu, faizlere ödendiği hâlde 600 milyar dolara yaklaşan borcumuzdan tek bir kuruş eksilmiyor, sadece bekleyen borçlar ötelenmiş oluyor. Onun için de Gabar'da petrolden bahsedenlerin, Karadeniz doğal gazından bahsedenlerin seçim dönemleri geçince bu kaynakları unutması da gerçekten manidar.
Değerli milletvekilleri, enerji, millî güvenlik sorunudur; enerji, savunma sanayi kadar önemlidir; enerji, Togg otomobilinden çok daha önemlidir. Gerçekten bu seçim kampanyasında Togg otomobili pek gündeme gelmedi farkındaysanız çünkü alanlar pek memnun kalmadı; zaten satış yapılanlar belli, seçilmiş insanlardı. Zarar rakamları ortaya çıktığı için de Togg da aradan kayboldu, gitti.
Değerli milletvekilleri, son olarak, sözlerimi toparlarken şunu ifade etmek isterim ki bari bu yasa teklifinde muhalefetin sesi dinlensin; bu, siyasi bir konu değil. Artık "torba yasa" dene dene torbanın da adı kalktı, bundan sonra "son dakika yasası" denmesi daha ilgi çekici olur, televizyonların alt yazısı gibi. Düşünün ki bir yasa tam 15 kez değiştiriliyor ve hâlen bir yere ulaşılamamışsa o zaman insan şunu merak eder: Ya bu yasayı yapanların aklından zoru var ya da bu yasayı tekrar değiştirenlerin niyetinde bir sorun var maalesef bugün bunu yaşıyoruz. Tabii ki enerjiden bahsederken esas hedef ülkede üretimi artırmak önemli olmalıdır, reel sektöre katkı olmalıdır; ekonomiyi canlandırmak, üretime katkı vermek, istihdamı artırmak olmalıdır, faizcilere destek vermek değil.
Genel kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi, CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)