GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanı nezdinde 29 Aralık 2023'te Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin ihlali gerekçesiyle açmış olduğu davaya Türkiye'nin müdahale talebinde bulunma kararına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:79
Tarih:08.05.2024

CÜNEYT YÜKSEL (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanı nezdinde, 29 Aralık 2023'te Soykırım Sözleşmesi'nin ihlali gerekçesiyle açmış olduğu davaya Türkiye'nin müdahale talebinde bulunma kararına ilişkin değerlendirmelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu vesileyle yüce Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yürütmüş olduğumuz süreç doğrultusunda, Türkiye olarak Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Uluslararası Adalet Divanında İsrail aleyhinde açmış olduğu soykırım davasına müdahil olma kararı verdik. Bu karar tarihî bir karardır. Türkiye, Güney Afrika'nın İsrail aleyhine açmış olduğu hâlihazırda devam eden derdest davaya sürecin etkili bir şekilde yürütülmesini teminen müdahillik talebinde bulunmaya karar vermiştir. Türkiye bu adımı attığında, İslam İşbirliği Teşkilatı üyeleri arasında Güney Afrika'nın Gazze'de soykırım yapmakla suçladığı İsrail'e karşı Divan nezdinde açtığı davaya müdahil olan ilk ülke olacaktır. Bu tarihî adımla Divan önündeki sürecin doğru yönde ilerlemesini temenni ediyoruz. Başvurumuza yönelik çalışmalarımız çok uzun süredir devam etmekteydi. Bu siyasi karar Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından alındıktan sonra hukuki çalışmalarımızı, inşallah, yakın zamanda tamamlayacağız. İnanıyoruz ki bu karar, bölgede akan kanın durdurulmasını amaçlayan tüm ülkelere cesaret aşılayacaktır. Çalışmamızın hukuki metni tamamlandığı zaman, alınmış olan bu siyasi kararı fiiliyata geçirmek için resmî müracaatımızı Uluslararası Adalet Divanına yapacağız.

Sayın milletvekilleri, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin açmış olduğu soykırım davasına 8 Şubat 2024 tarihinde Nikaragua, Divan Statüsü'nün 62'nci maddesi uyarınca müdahillik başvurusunda bulunmuş, 5 Nisan 2024 tarihinde ise Kolombiya, Divan Statüsü'nün 63'üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca müdahillik başvurusu yapmıştır. Türkiye de Divan Statüsü'nün 62'nci maddesi veya 63'üncü maddesi uyarınca davaya müdahale başvurusunda bulunacaktır. Bundan sonraki süreçte, bugüne kadar olduğu gibi, insanlık vicdanında mahkûm olan İsrail'in hukuk önünde de mahkûmiyetinin sağlanabilmesi için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. 15 bini çocuk, 35 binden fazla masum sivili katleden İsrail'in hukuk önünde hesap vermesi için tüm imkânlarımızı kullanacağız.

Değerli milletvekilleri, İsrail'in Filistin'e yetmiş beş yıllık "Apartheid" elli altı yıllık işgal ve on altı yıllık abluka politikaları, başlangıcından bu yana Filistin topraklarının sömürgeleştirilmesi ve ilhak edilmesi amacını gütmüş ve Filistin halkının temel haklarını çiğneyecek şekilde hukuk dışı yerleşimcilere sürekli olarak alan açan bir rejim dayatmıştır. İsrail, Gazzelilere yönelik saldırıları ve İsrailli yöneticilerin Gazzelileri topluca yok etmeye teşvik eden söylemleriyle soykırım niyetini açığa vurmuş ve 1948 tarihli Soykırım Sözleşmesi'ni açıkça ihlal etmiştir. Her yeni gün savaş ve soykırım suçu teşkil eden eylemlerine bir yenisini ekleyen İsrail'in uluslararası hukuk nezdinde cezalandırılması temennimizdir. İsrail'in savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve soykırım fiillerini fütursuzca işlemesinin en büyük nedeni, İsrail'deki ve dünya kamuoyundaki "impunity" yani cezasızlık algısıdır. Bu algının ortadan kaldırılması için, uluslararası mahkemeler adli kararlar aldıktan sonra bu kararların etkili bir şekilde icrası için küresel sistemin hızlı harekete geçip İsrail'i ve bu suçları işleyenleri cezalandırması gerekmektedir. Yaşanan gelişmeler ışığında Divanın vermiş olduğu ihtiyati tedbir kararlarının kâğıt üzerinde kalmaması ve etkili bir biçimde uygulanması büyük önem arz etmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Yüksel.

CÜNEYT YÜKSEL (Devamla) - Divandan beklentimiz, İsrail'in işlemiş olduğu soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarının mahkemenin vereceği esasa ilişkin nihai kararıyla derhâl ortaya konulması, kamuoyuna ilan edilmesi ve esasa dair yargılama sürecinin bir an evvel başlatılmasıdır. Uluslararası hukuk hiçbir istisnaya, istisnacılığa izin verilmeksizin her koşulda herkese eşit bir şekilde uygulanmalı ve desteklenmelidir; Uluslararası Adalet Divanının da bu prensiple hareket edeceğini umuyor, Divan nezdinde yürütülen bu sürece Türkiye olarak elimizden gelen tüm desteği sunacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz.

Şarkı güfteleriyle, pişmanlık korkusu yaşayanlara hayatı özgürlük mücadelesiyle geçen Malcolm X'in sözüyle seslenmek isterim: "Ben gerçeğin peşindeyim, kimin söylediği önemli değil; ben adaletin peşindeyim kim için veya kime karşı olduğu önemli değil."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

CÜNEYT YÜKSEL (Devamla) - Tamamlayacağım, selamlama; bitiyor.

BAŞKAN - Selamlayın lütfen.

CÜNEYT YÜKSEL (Devamla) - Sayın milletvekilleri, burada, Gazze halkının topraklarından sürgün ettirilmesi yönündeki girişimler, Filistinlilerin "Dişlerimle savunacağım yurdumun her karış toprağını, dişlerimle. Başka yurt istemem onun yerine, assalar damarlarımdan beni istemem gene." dizeleriyle ifade ettiği üzere Gazze Filistin toprağıdır, Gazze Filistinlilerindir; Hamas bir kurtuluş örgütüdür ve ebediyen de öyle kalacaktır.

Bu vesileyle, Sayın Cumhurbaşkanımızın Filistin meselesi konusunda son derece önem arz eden beyanlarını tekraren bütün dünyaya yeniden hatırlatmak istiyoruz: Gazze halkının topraklarından sürgün ettirilmesi yönündeki girişimler bizler için yok hükmündedir. Gazze'nin insansızlaştırılması hiçbir şekilde kabul edilemezdir. Türkiye, Filistinli kardeşlerimizin haklarını uluslararası platformlarda sonuna kadar savunmaya devam edecektir.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)