GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Filistin Devleti Hükümeti Arasında Kolluk Eğitimi İş Birliği Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:80
Tarih:09.05.2024

AK PARTİ GRUBU ADINA YAHYA ÇELİK (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Filistin Devleti Hükümeti Arasında Kolluk Eğitimi İş Birliği Mutabakat Zaptının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi ve Filistin'de yaşanan son gelişmeler hakkında söz almış bulunuyorum.

Değerli milletvekilleri, insan doğmak önemlidir, insan kalmayı başarabilmek ise daha önemlidir. Dünyanın farklı coğrafyalarında dili, dini, ırkı fark etmeksizin zulme uğrayan tüm mazlumların acılarını en derinden yüreklerimizde hissettiğimizi buradan ifade ediyor, Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Katil devlet İsrail, 7 Ekimden bu yana Gazze'de masum insanların hayatını hedef alan korkunç saldırılarıyla insanlık suçu işlemeye devam ediyor. İsrail, Batı'dan aldığı koşulsuz destekle büyük bir şımarıklık, büyük bir pervasızlık içinde dünyanın gözü önünde masum canlara kıyıyor. Yedi aydır devam eden saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 15 bini çocuk olmak üzere maalesef, 35 bine yükselmiştir. Filistin'i savunmanın insanlığı savunmak, barışı savunmak, farklı inançlara saygıyı savunmak olduğu inancıyla zulme karşı sesimizi yükseltmeyi sürdüreceğiz.

1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen, toprak bütünlüğünü haiz bir Filistin devleti kurulması gerektiğini savunmaya devam edeceğiz. Umutla geleceğe bakan insanların hayatlarını ve topraklarını çalanları buradan gür bir sedayla lanetlerken, işgalci rejimin saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli kardeşlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet diliyoruz.

Avrupa'nın Holokost karşısında hissettiği suçluluk duygusu ve Amerika'nın bölgesel çıkarları İsrail devletini ve onun yayılmacı siyasetini meşrulaştırırken, Filistin topraklarının işgal edilmesini, Filistin halkının sürgün edilmesini ve tarihte bugüne kadar eşine az rastlanır bir acımasızlıkla katledilmesini haklılaştıran bir işlev görmektedir.

Değerli milletvekilleri, Filistin meselesi İslam dünyası için sadece bir toprak sorunu değil aynı zamanda adalet ve insanlık meselesidir. İsrail ve destekçileri ise bu konuyu Filistin halkını Araplar ve Müslümanlar olarak ötekileştirerek kendi lehlerine çevirmeye çalışmaktadır. İsrail yönetimleri barış, demokrasi ve yaşam mücadelesi verdikleri imajıyla Batı devletlerini ve dünya kamuoyunu gerek diplomasi kanalları gerek medya gerekse Yahudi lobileri gibi geniş bir araç yelpazesi üzerinden etkilemeye çalışmaktadır. Filistin'deki adaletsizliği, haksızlığı eleştirenler ise teröristlikle suçlanmaktadır. Bunlara rağmen Avrupa ve Amerika'da İsrail'in işgal politikalarına ve hukuk ihlallerine karşı çıkan ve Filistin davasını destekleyen pek çok aydın, yazar, sanatçı ve siyasetçi bulunmaktadır. Buradan hepsini cesaretleri ve vicdanlı duruşları dolayısıyla takdir ve tebrik ediyoruz. Batılı ülkelerin İsrail'e verdiği destek İslam dünyasında bir çifte standart ve ihanet tavrı olarak görülmektedir. 1967'den sonra İsrail'in Kudüs'ü işgal ederek ebedî başkent ilan etmesi bu gerilimi had safhaya taşımıştır. İşgal altındaki Gazze ve Batı Şeria'nın yanı sıra Kudüs'te Mescid-i Aksa'nın belli dönemlerde İsrailli işgalciler tarafından ele geçirilmek istenmesi ve ibadet eden halkın saldırıya uğraması meseleyi siyasi olmanın ötesinde dinî bir boyuta da taşımaktadır. Hastalıklı, ırkçı, siyonist bir sapkınlık dünyayı ateşe sürüklerken ABD'nin Kolombiya Üniversitesinde başlayan protestolarda Kanada'dan Fransa'ya, Japonya'dan Hindistan'a, Yeni Zelanda'dan İngiltere'ye kadar dünyanın her yerinde İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları kınanmaktadır. Birleşmiş Milletler ve İsrail katliamlarına destek veren dünya hükûmetlerinin aksine yeryüzünde yaşayan vicdanlı insanların büyük çoğunluğu İsrail barbarlığını görüyor ve lanetliyor.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Amerika'da bulunan Columbia, Harvard, Yale, New York, Emory Üniversitelerinde katil İsrail'e "Dur!" diyen öğrenci kardeşlerimizin, Amerikan Emory Üniversitesi Ekonomi Profesörü Caroline Fohlin'in polisin sert müdahalesi ve ters kelepçe altında olmasına rağmen "Filistin'e özgürlük!" diye bağırırken gösterdiği cesarete selam olsun diyoruz. Fransa'da Filistin'e destek için biber gazına maruz kalmasına rağmen insanlığını kaybetmeyen direnişçilere selam olsun diyoruz. İngiltere Londra Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı "Gazze'de soykırımı durdurun!", "İngiltere İsrail'in suç ortağı!", "Özgür Filistin!" sloganları atarak ateşkes çağrısında bulunan yüreklerin her birine selam olsun. İspanya, Polonya, Japonya, Fas, Lübnan, Pakistan, Bosna Hersek, Hollanda, Almanya ve dünyanın birçok yerinde olduğu gibi, ülkemizde de tüm üniversitelerde ve sivil toplum kuruluşlarında "Katil İsrail!" diye bağırarak Filistin halkının haklı direnişlerinde kardeşlerimizin yanlarında olan milyonlara selam ediyoruz. Gazze'de yaşanan bu insanlık dramı için Meclisteki bütün siyasi partilerimiz ortak karar almış ve daha önce ortak bir metne imza atmıştır. Bugün de devletimiz ve milletimiz yekvücut olarak hareket etmektedir. Saldırılar başladığı günden itibaren 13 uçak ve 10 gemiyle gönderdiğimiz insani yardımların toplamı 50 bin tona yaklaşmıştır. Gazze'ye yapılan yardımlarda Türkiye ilk sırada yer almaktadır. Bizler, hayatı Filistin mücadelesiyle geçmiş, hayatı Filistin davasıyla anlam bulmuş liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'ın kurmuş olduğu AK PARTİ'nin mensuplarıyız. Biz, birileri gibi Filistin'in yerini, Gazze'de yaşanan zulmü, Filistinli kardeşlerimize yönelik gerçekleştirilen işgal ve katliam politikasını yeni öğrenmedik. Siyasi yürüyüşümüzün her bir safhasında Filistin'i kutlu bir emanet olarak daima yüreğimizde taşıdık, taşımaya da devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bundan on beş yıl önce, hiç kimse cesaret edemezken Davos'ta katillerin yüzüne açık yüreklilikle "one minute" çıkışını yapmıştır. Dünyada hiç kimse konuşamazken "Hamas bir terör örgütü değil, vatanlarını savunan bir direniş grubudur." demiştir. Birleşmiş Milletler kürsüsünde, son yetmiş yılda İsrail'in Filistin topraklarını nasıl adım adım işgal ettiğini haritalarıyla tüm dünyaya haykırmıştır. AK PARTİ olarak bizler "Milli Mücadele sırasında Türkiye'deki Kuvayımilliye neyse Hamas odur." diyoruz. Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi, bunu söylemenin de bir bedeli olduğunun elbette farkındayız. Böyle bir dönemde hakkı ve hakikati haykırmanın zor olduğunu biliyoruz.

Değerli milletvekilleri, bizim insanlık idealimiz tıpkı Vatan Şairimiz Akif'in de dediği gibi: "Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem.

Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem;

Biri ecdadıma saldırdı mı hatta boğarım!

Boğamasam da hiç olmazsa yanımdan kovarım.

Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam.

Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.

Doğduğumdan beridir âşığım istiklale.

Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!

Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum?

Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum!

Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim.

Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!

Adam aldırma geç git diyemem, aldırırım.

Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!

Zalimin hasmıyım ama severim mazlumu." dizelerinde vücut bulmuştur.

Müslüman zalime hasım, mazluma umuttur. Bir milletvekilinin bu kürsüden bin dört yüz yıl öncesini işaret ederek içindeki İslam karşıtlığını ortaya döken bu zihniyetini de kınıyorum. Bizler Endülüs'te, Bosna'da, Afrika'da, Filistin'de ve dünyanın herhangi bir yerinde insanlığın vicdanını sızlatan katliamlar karşısında her zaman mazlumun yanında, zalimin karşısında olduk ve olmaya da devam edeceğiz. Refah'ta katil sürüsü tarafından evi bombalanırken kendi yaralarını unutup "Çocuklarım!" diye feryat eden yaralı babanın ve Gazze'nin sesi olabilmek için durmayanlar, susmayanlar, başkalarının acısını kendi acısı hissedip ses yükselten insanlar varken umut hâlâ vardır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

YAHYA ÇELİK (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerime son verirken ülkemiz için şehit ve gazi olan tüm askerlerimizin annelerinin ve vatanları için direnen Filistin'in kahraman anneleri başta olmak üzere tüm annelerimizin Anneler Günü'nü kutluyor, annelerinden ayrı kalarak zalimlerin ileri teknoloji silahları karşısında ellerindeki sopa ve taşlarla direnen Gazze'nin kahraman evlatlarına selamlarımı gönderiyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)