GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Dünya Çiftçiler Günü'ne ve Kamuda Tasarruf Paketi'ne ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:81
Tarih:14.05.2024

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de Dünya Çiftçiler Günü'yle başlamak istiyorum; emektar, emekçi tüm çiftçilerimizin gününü kutluyorum. Ve özellikle Sayın Cumhurbaşkanının, bakanların sosyal medya sayfalarındaki mesajlarını görünce şaşırıyorum; gerçekten çok güzel mesajlar yazıyorlar çiftçilerimizin emekleriyle, alın terleriyle ilgili. "Alın teriyle toprakları suluyor." diyor Sayın Cumhurbaşkanı. Gerçek bu mu? Aslında, bu mesajı gördükten sonra internette icra sayfalarını biraz karıştırdım. Çiftçiler için gerçek, Sayın Cumhurbaşkanının sosyal medyada çiftçiler için yazmış olduğu bu süslü cümleler mi yoksa... Mesela, Kırıkkale İcra Dairesinde yeni bir satış çıkmış, bir çiftçinin tarlası satılıyor; Cihanbeyli İcra Dairesinde -bugün satışa çıkanlardan bazılarını gösteriyorum ben burada- traktörü satılıyor. Bakın, Kastamonu Daday Merkez Mahallesi'nde tarlası satılıyor. Gerçek ne burada? Bakın, buradaki gerçek, icra dairelerinin sayfalarındaki mesajlar ve ilanlar. Yine, bir traktör satışı... Binlerce traktör ve tarım arazisi şu anda icrada satışta. Gerçek mesajlar icra dairelerinin sayfalarında, ihale tarihlerinde ama bu ülkeyi yönetenler Dünya Çiftçiler Günü'nü kutluyor; ne güzel(!)

Bakın, niye bu durumda? Geçen sene, 2023'te çiftçilerimizin bankalara olan borcu toplam 363 milyar lira. 2024'ün ilk beş ayında bu borç ne kadar olmuş? 637 milyar lira. Yani, yıl sonuna kadar bu hesabı yaparsak 1,5 trilyona yaklaşacak. Şimdi, bu borç niye arttı? Bugün bir mesaj yayınlayacağına Tarım Bakanı ve Cumhurbaşkanı "Ben bir yıl için bu icra dosyalarındaki banka faizlerini silebiliyorum." diyebiliyor mu? Diyemiyor ama gerçek müjdeyi kime veriyor? Mesela, Yıldırım Demirören'e veriyor. Değerli arkadaşlar, Ziraat Bankasına olan borcu, Vakıfbanka olan borcu 2 milyar dolara yaklaşmış, icra takibi yok; Ziraat Bankası ve Halk Bankası çiftçiyi 50 bin lira borcundan dolayı, 100 bin lira borcundan dolayı patır patır icraya veriyor. Ben bir kez daha soruyorum değerli milletvekillerine: Yıldırım Demirören'in, Demirören grubunun nasıl bir dokunulmazlığı var? Aslında çiftçinin o krediyi kullanması gerekmiyor mu, çiftçinin oradaki faizden muaf tutulması gerekmiyor mu?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Başarır.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ama lütfen, eğer ki bugün Dünya Çiftçiler Günü ise sizden ricam, AKP Grubundan ricam, bir icra dairesindeki çiftçilerin satılan taşınmaz ve taşınır mallarına bakın, bir de Demirören grubunun Ziraat Bankasına olan borcu ve haczedilmediğine bakın, ona göre mesaj yayınlayın.

Kamuda Tasarruf Paketi... Çok güzel, yirmi iki yılın sonunda kamuda tasarruf yapabilmeyi öğrendiler. Ama ben merak ediyorum, Sayın Cumhurbaşkanı 14 tane, kimisine göre 12 tane, kimisine göre 16 tane -kesin bir bilgimiz yok ama mebzul miktarda, fazla miktarda uçağa var beyefendinin- uçağından herhangi birini satışa çıkardı mı? Kamuda tasarruf... Peki, koruma sayısında bir azalma var mı? Peki, makam arabalarında bir azalma var mı? Peki, sarayın ihalelerinde bir azalma var mı? Yok.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Bitirelim Sayın Başarır.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Yine, bir şey sormak isterim: Bu ülkede 1 trilyon dolara yaklaşan iç ve dış borç varken, bu ülkede kira 30 bin lira olmuşken, emekli 10 bin lira maaş alırken, bu ülkede yüz binlerce insan tahliye için mahkeme kapısındayken kamuda tasarruf yeni mi aklınıza geldi? Bunu neden genelgeyle yayınlıyorsunuz? Dünyadaki çağdaş ülkeler; bir parça demokrasisi, bir parça şeffaf yönetimi olan ülkeler zaten bunları yüzyıllar boyunca ilke hâline getirmiş. Dünyanın neresinde Meclis Başkanının ayrı uçağı, Cumhurbaşkanının 10'un üzerinde uçağı var; bakanlarının birçoğu özel uçakla seyahat yapabiliyor? Bizim ülkemizde yapabiliyor. Aslında bu çok çok önce yapılmalıydı, belki ülke bu hâle gelmezdi. Ben belediye başkanları için de söylüyorum, bir başkan yardımcısı niye makam aracı kullanır?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, bitirelim lütfen.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Bir müdür neden makam aracı kullanır? Herhangi bir kurumda daire başkanı neden makam aracı, şoför, koruma kullanır? Geç kalmadık mı? Ülkenin ekonomisi bu hâle mi gelmeliydi? Milyonlarca insan icrada, emekli yek ekmeğe muhtaç, çiftçi icrada; yirmi iki yıl sonra kamuda tasarruf yapıyoruz. Hiç inandırıcı değil, hiç gerçekçi değil. Bunu zaten biz kural olarak yapmalıydık. Bu kimin görevi? Genelgeyle bunu Cumhurbaşkanı, Bakan yapıyor; hayır, gelin, burada bir komisyon kuralım, Meclis bu sınırı çizsin; kim hangi arabaya binebilir, hangi arabaya binemez, hangi lojmanda oturabilir, ne kadar yakıt tüketir, ne kadar korumayla gezer, ne kadar uçakla gezer gelin belirleyelim. Bu, genelgeyle olacak şey mi? Değerli arkadaşlar, bakın, insanlar, gerçekten emeklisi, çiftçisi, genci, öğrencisi yek ekmeğe muhtaç bu ülkede.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Bitiriyorum.

Yirmi iki yılın sonunda geldiğimiz nokta bu.

Ve Bakana soruyorum: Sen bu tasarruf tedbirlerini yayınlarken kur korunmalı mevduatla zenginlere ne kadar para verdin? Garantili kamu ihalelerinde hâlâ ne kadar para ödüyoruz? Ya dolarla garanti vermişsin, Amerika enflasyonunu alıp ekliyorsun, tasarruftan bahsediyorsun! Hiç inandırıcı değil, hiç gerçekçi değil.

Ayrıca, yirmi iki yıl sonra bu kararı verenler, lütfen, yirmi iki yıldır yapılan israfın bir parça hesabını versin diyorum, teşekkür ediyorum.