Konu: | Bartın'ın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 85 |
Tarih: | 22.05.2024 |
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
"Yaparsa AK PARTİ yapar." bugün de nasıl yapıyorlar onun bir örneğini anlatacağım Bartın'da. Bir gün Bartın'da bir sabah bir uyandık ki Bartın duvarla ikiye bölünüyor. Neymiş? Bartın Irmağı'nın ıslah projesiymiş. Öyle bir proje ki izni yok, onayı yok, geçerli protokolü yok, hatta uygulama projesi bile yok; AKP'nin beceriksizliğinin, liyakatsizliğinin, hukuk tanımamazlığının açık ve net bir örneği. Ne peki bu ıslah projesi? Bartın Irmağı boyunca kent merkezine gördüğünüz gibi 2-3 metrelik beton duvar, üzerine de cam korkuluk yapılıyor; halkla ırmak arasına Çin Seddi örülüyor, Çin Seddi.
Şimdi, bir kere, bu proje Bartın Irmağı'nın ıslahı değil ırmağın hapsedilmesidir, hapsedilmesi. Irmağı duvarla çevrelemek yani beton meraklısı, bizim çok iyi tanıdığımız bir zihniyetin ürünü. Ne ırmağın doğal ve tarihî dokusu dikkate alınmış ne ekolojik değerler ne doğal peyzaj ne de kent estetiği düşünülmüş değerli milletvekilleri. Hükûmetiniz ısrarla bu projenin sel ve taşkınları önleyeceğini söylüyor ama ne mimar odaları ne uzmanlar ne hocalar aslında bunun sel ve taşkınları önleyemeyeceğini, hatta yeni baskınlara neden olabileceğini ifade ediyorlar ve daha da önemlisi, Bartın halkı bunu istemiyor, istemiyor.
Gelelim ihalenize. Her zaman yaptığınız gibi Kamu İhale Kanunu 21/b'den yani pazarlık usulüyle projenin ihalesine çıkılıyor. Ne ara ihale yapıldı, hangi firmalar katıldı, katılan firmalar ne teklif etti, bilmiyoruz. İhale bedeli neredeyse 500 milyon lira, yetkililerden aldığımız bilgiye göre 750 milyonlara dayanmış. Ne yapacaksınız? Bartın Irmağı'nı ıslah edeceksiniz ve daha bu projenin 1'inci etabı, duvara yani halkla Bartın'ı ikiye ayıran bir duvara neredeyse 1 milyar lira para harcıyorsunuz ama bunun daha 2'nci etabının izni yok, izni. Yani 2'nci etabının yapılıp yapılamayacağı meçhul bir projeye bu kadar milyarlar aktarıyorsunuz. Ne yapıyorsunuz? Tasarruf tedbirleri. Bu şekilde mi tasarruf ediyorsunuz Sayın AK PARTİ milletvekilleri? (CHP sıralarından alkışlar)
Şimdi, daha enteresanı ocaktaki ihale şartnamesinde şöyle yazıyor: "Çalışma 8 Şubat-18 Kasım 2023 arasında bitirilsin." deniliyor ama projenin uygunluk kararı Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonundan 30 Kasım 2023'te çıkıyor. Yani önce işi ve ihaleyi yapıyorsunuz, izni ise on bir ay sonra yapıyorsunuz, böyle bir şey olabilir mi sayın milletvekilleri? Yaklaşık 1 milyara dayanmış, ihale edilen, kaç paraya tamamlanacağı belli olmayan bir projeyle Bartın merkezinin tam ortasına bir duvar yapıyorsunuz, duvar. Seli önlemesini geçtim, estetik açıdan, mühendislik açısından akla mantığa uymuyor, uymuyor. Bartın merkezini bir istinat duvarıyla, istinat duvarıyla ikiye bölüyorsunuz. Bakın, fotoğrafları burada, istinat duvarı ya! Böyle bir şey olabilir mi? Gerçekten, ben bunu sizin de istediğinize inanmıyorum, inanmak istemiyorum. Bunu kabul etmeyin Değerli Milletvekili, Sayın Vekilim, Bartın Vekilim, bunu kabul etmeyin, yapmayın, rica ediyorum ya! (CHP sıralarından alkışlar)
Bakın, projenin 1'inci etabına yani buradaki duvar ve bunun üstüne bir de cam korkuluk yapılacak, uygunluk kararı veriliyor Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonundan ama ilk karar, bakın, 20 Ekim 2023'teki ilk kararında Komisyon diyor ki: "Prensipte uygun ama uygulama projesi yok. Sen bana bir uygulama projesini gönder önce." Bundan bir buçuk ay sonra, 30 Kasım 2023'te apar topar bir şekilde -bir telefon belki de bilmiyoruz- onay yazısı çıkıyor. Komisyon "Bölgede 1.500'e yakın ağacın ve bölgenin ekolojik yapısının bu durumdan etkileneceği düşünüldüğünden buraya bilimsel ve teknik bir rapor sunulmalı." diyor. Rapor var mı, yok mu, ne oldu, bunu da bilmiyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Daha ilginç ve daha da kötüsü, Devlet Su İşleri "Belediyeyle bir protokol yaptık." diyor. Belediye Cumhur İttifakı'ndaydı ama bize geçti. Sonra belediyeye baktık protokol neymiş diye, protokolde Belediye Başkanının imzası yok. Bartın Belediyesinde bulunan protokolde önceki dönem Belediye Başkanının imzası yok. DSİ'de var mı? Bunu da bilmiyoruz. Tam bir kara mizah örneği gerçekten. Projeye ilişkin tüm yükümlülükler bir yandan da kime yıkılmış? Bartın Belediyesine. Diyor ki: "Projenin durdurulmasından kaynaklanan dolaylı veya direkt zararların tamamından Belediye Başkanlığı sorumlu olacak." Yani proje hukuka uygun değilse, dava açılırsa kaybedilirse falan filan Belediye tüm zararları ödeyecek. Yani kim ödeyecek? Bartın halkı ödeyecek. Bunu asla kabul etmiyoruz.
Bir de daha rezil bir şey daha var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Son Başkanım...
BAŞKAN - Vermiyoruz efendim.
AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Bitiriyorum.
BAŞKAN - Hayır, bir dakikadan sonra vermiyoruz.
AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Başkanım, yarım kaldı. En heyecanlı yeri. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Buyurun.
AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Projenin anlaşmazlık durumunda protokolde hangi mahkemeler yetkili, biliyor musunuz? Çıldır mahkemeleri. Çıldır nerede? Nerede? Ardahan'da. Bartın'dan 1.247 kilometre uzaklıktaki bir mahkemeyi yetkili kılıyorsunuz. Yaparsa AK PARTİ yapar, tebrik ediyorum(!) (CHP sıralarından alkışlar)
Şimdi, her şeyiyle skandal, rezil bir projeyle karşı karşıyayız. İzni yok, onayı yok, mantığı yok, uygulanabilirliği yok, estetiği yok, teknik bilimsel raporu yok. Ne var? Rant var, kâr var. Bize "ıslah" diyerek bu akıl dışı projeyi kabul ettiremezsiniz. Biz üç bin beş yüz yıllık Bartın Irmağı'nı yani Parthenios'u yirmi iki senenin bu kokuşmuş düzenine terk etmeyeceğiz, bunu da herkes çok iyi bilsin. (CHP sıralarından alkışlar) O yüzden, bu projenin bir an önce durdurulması için inisiyatifimiz kuruldu, onunla birlikte mücadeleye devam edeceğiz, Bartın'ın doğal güzelliklerine set çektirmeyeceğiz. (CHP sıralarından alkışlar)
Başkanım, çok teşekkürler.