| Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 85 |
| Tarih: | 22.05.2024 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti Grubu adına Saadet Partisi önergesi üzerine söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
2001 yılında 2,38 olan doğurganlık hızının 2023 yılında 1,5'e gerilemesi rekor olarak nitelendiriliyor. Tam bir uyum ve istikrar göstergesi aslında. Zira eğitim kalitesinde, refah seviyesinde, adalete güvende, güvenlikte, temel hak ve özgürlüklerdeki rekor gerileyişimizle doğru orantılı bir tablo var karşımızda. Yıllarca genç nüfus için onlara sahip olmakla övünmek dışında hiçbir yatırım yapmamış olmanın, onlara iyi eğitim alabilecekleri, aldıkları eğitim uyarınca mesleklerini yapabilecekleri, mesleklerinden kazandıklarıyla insan onuruna yakışır hayat sürebilecekleri bir ülke, onlara en temel hak ve hürriyetlerini kullandıkları için dövülmedikleri, sövülmedikleri, nefes alabildikleri bir ülke, aslında onlara yaşayabilecekleri bir ülke sunulamamış olmasının doğal sonucu da olan bir tablo bu. Dolayısıyla ortada hayret edilebilecek bir durum yok.
İnsanımız pekâlâ doyuramayacağı bir çocuğu doğurmak istemiyor olabilir artık. Evlatların başkentin göbeğinde, gün ortasında, polis eskortluğunda katledilebildiği ve koca bir ülkenin şehadetine rağmen azmettirenlerin emsalsiz bir yüzsüzlükle gölgelendiği bir ülkede koruyamayacağı çocuklar doğurmak istemiyor olabilir. Yirmi yıl saçının teline zarar getirmeyip devletin himayesinde, bir devlet yurdunda, asansörde sıkışıp can vermek üzere çocuk doğurmak istemiyor olabilir. Merdiven altı yapılanmalarda tacize, tecavüze uğrayacak, 5 yaşında çalışmak zorunda kalacak, aile mefhumundaki tahribata bağlı olarak annesiz yahut babasız büyümesi kaçınılmaz çocuklar harçlığını çıkarmaya çalışırken sokakta suç makinelerince 25 yerinden bıçaklanacak, ağacı savunurken, kuşu, çiçeği, böceği savunurken devlet gücünü kendine kalkan yapanlarca ölesiye dövülecek ve dahi öldürülecek çocuklar doğurmaya cesaret edemiyor olabilir. Bir kadın, evladını doyurmak için hırsızlık yapmak zorunda kalacağını biliyorsa mesela annelik isteğini, anne olma isteğini erteliyor veya bundan vazgeçiyor olabilir ama bu durum ne kadar anlaşılır olsa da sebepleri üzerinden bu gidiş sonuçları itibarıyla memnun olunabilecek bir hâl de değildir çünkü Türkiye Cumhuriyeti, demografik işgal altında bulunan bir ülkedir; Türkiye Cumhuriyeti, vatan toprağının bir bölümü sistematik şekilde boşaltılmaya sevk edilen, vatan toprağı içinde birilerine sözde vatanlar oluşturulma tehdidiyle karşı karşıya olan bir ülkedir; Türkiye Cumhuriyeti, asli unsuru olan Türk milletinin öz yurdunda azınlıklaştırılmaya dönük türlü küresel projenin hedef tahtası olan bir ülkedir ve dolayısıyla azalmamak mecburiyetindedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SELCAN HAMŞIOĞLU (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.
BAŞKAN - Buyurun.
SELCAN HAMŞIOĞLU (Devamla) - Bu yönüyle doğurganlığın böylesi bir hızla düşüyor olması bir varlık yokluk, bir millî güvenlik meselesidir ve evet, Sayın Cumhurbaşkanının dediği gibi varoluşsal bir tehdittir ama bu tehdidi tespit edip de bertarafına çalışmamak, bir gelecek ümidi yeşertmek yerine onun kökünü kurutacak işlere kalkışmak da garabettir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceksizleştirilmesi anlamını da taşıyan bir beka sorunu olduğu için Saadet Partisinin önerisini destekliyor, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Türkiye'nin Türksüzleşmesine varacak sonuçları olacak bu hayati sorunun çözümünü öncelemesi gerektiğini savunuyor ve diliyoruz.
Teşekkürler. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)