GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSTANBUL MİLLETVEKİLİ FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU VE İSTANBUL MİLLETVEKİLİ SÜLEYMAN ÇELEBİ İLE 19 MİLLETVEKİLİ TARAFINDAN TÜRKİYE?DE YAŞAYAN ROMANLARIN SORUNLARININ ARAŞTIRILMASI VE ÇÖZÜM YOLLARININ BELİRLENMESİ AMACIYLA 10/4/2013 TARİHİNDE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 10 NİSAN 2013 ÇARŞAMBA GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE SUNUŞLARDA OKUNMASINA VE GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN
Yasama Yılı:3
Birleşim:90
Tarih:10.04.2013

LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Romanların sorunları daha önce sık sık bazı arkadaşlar tarafından dile getirildi ancak ben yine de onların bazı sorunlarına değinmek istiyorum.

Romanlar yıllardır ihmal edildiler, hep sonraya bırakıldılar. Onlar her zaman devletlerine bağlı kaldılar ama devlet onlara hiç sahip çıkmadı, hatta bu son süreçte -ismini ne koyarsanız koyun, bana göre çözülme sürecinde- "Dağdaki teröriste sahip çıkan devlet, devletine bağlı biz Romanlara sahip çıkmadı." diye serzenişleri var. AKP Hükûmeti daha önce birçok açılım yaptığı gibi, Roman vatandaşlarımız için de açılım yaptı, ancak sıkıntılar hiçbir zaman giderilemedi.

Dünya Romanlar Günü, 8 Nisan 1990'dan bu yana, Nazilerin katliamına ve dünyanın başka ülkelerinde soykırıma, ayrımcılığa uğrayan Romanları anma günü olarak kutlanıyor. Romanlar bakın ne diyor: "Bu topraklarda yüzyıllardır yaşıyoruz. Ayrımcılık yapılmadan, alçak görülmeden davranılmasını istiyoruz. Bizleri Çingene, pis kokan, çocuk kaçıran insanlar olarak küçümsüyorlar. Bu inanışların değişmesini istiyoruz. Bizler bu ülkenin asli vatandaşıyız, mülteci ya da sığınmacı değiliz." diyorlar.

Roman vatandaşlarımız bizim kültürümüzün bir parçasıdır, rengidir; onları yok saymak mümkün değildir. Onlara ayrım yapılmamalıdır. Onlar sadece seçim öncesi kendilerine uğrayıp destek arayan birer şahıs olarak tanıyor siyasetçileri. Seçim öncesi hepimizin seçim bölgesinde yaşayan Roman vatandaşlara mutlaka birer kere uğrarız, seçimden sonra da hiç kimse onların yanına uğramaz. Bu kendimle de alakalı olduğu kadar, bütün bu Mecliste bulunan arkadaşlarımızın önemli bir kısmıyla da ilgili bir öz eleştiri.

Hükûmetin üç yıl önce başlattığı Roman açılımı kapsamında somut sonuçlara ulaşabilmek için hayata geçirilen Romanlar İçin Kamu-STK Diyalog Grubu, ilgili bakanlıklarca hazırlanan strateji belgesinin uygulanabilir olmasını istiyor. Diyalog Grubu bunun için Roman meselesine onuncu kalkınma programında yer verilmesini ve bütçe ayrılmasını talep ediyorlar. Bu meselenin çözümünün sadece projelerle olmayacağını, bunun için strateji belgesinin bir an önce konunun tarafları tarafından yazılması, uygulanabilir eylem planı hazırlanması, onuncu kalkınma programında Roman meselesine yer verilmesi ve bütçe ayrılmasının gerektiğini söylüyor Roman vatandaşlarımız. Yani, sorunlarının masabaşında çözülecek işler olmadığını, sivil toplum kuruluşlarıyla daha yoğun birliktelik sağlanması gerektiğini ifade ediyorlar. Romanların sorunlarının hızla çözülmesi gerekiyor.

Romanlar, şu anda çok revaçta olan kentsel dönüşümün de en büyük mağdurları arasındalar. Kentsel dönüşümle ilgili masabaşında plan yapanlar, en çabuk çözüm konusunda Romanları görüyorlar. Zira, onlar devletlerine olan sadakatinden dolayı, ne nümayiş yapıyorlar ne isyan ediyorlar ne de devlete karşı geliyorlar. Önüne uzattığınız her türlü çözüme evet demek durumunda kalıyorlar.

Aynı Roman vatandaşlarımız okullarda da sorunlar yaşıyorlar. Çocuklarının gittiği sınıflarda sadece Roman bir öğrenci var diye çocuğunu o sınıftan alan velilerin varlığı Roman vatandaşlarımızı derinden yaralıyor.

Kısa vadede hızlı bir eylem planı yaratılmasını ve sorunların çözülmesini istiyorlar. Romanlar, devletin tanıdığı eşit şartlardan, maalesef, işsizlik ve maddi imkânsızlıktan ve bazı ön yargılar dolayısıyla da tam olarak yararlanamadıklarını ifade ediyorlar.

Romanların eğitim sorunları acil olarak aşılmalı. Ayrımcılığa sebep olan bütün uygulamalar gözden geçirilmeli. Siyasette yer almayan Romanlarla düzenlemeler yapılmalı. Romanlar vatandaşlık hakları konusunda bilgilendirilmeli, bunun için Romanların fazla olduğu mahallelerde, bölgelerde çalışmalar yapılmalıdır. Roman kadınları sosyal hayata kazandırılmalıdır. Roman gençleri geleneksel mesleklerin dışında meslek gruplarına da kazandırılmalı. Belediyelerin Roman mahallelerine daha fazla hizmet getirmelerinin sağlanması gerekmektedir.

Artık, Romanların geleneksel meslekleri konusunda çok fazla bilgi vermek istemiyorum. Biraz evvel Sayın Muharrem İnce Başkana bir şey söyledim. Ondan, o mesleklerden ayrılmak istiyorlar, hayata dâhil olmak istiyorlar.

Geçen hafta beni ziyarete gelen Kocaeli'nden bir Roman vatandaşım çocuğuna iş bulunmasını istedi, çocuğu da 20'li yaşlarda. "Ne iş yapar çocuğun?" dedim, "Hırsız." dedi. Çocuğa başka bir meslek verememişler, başka bir yere koyamamışlar, başka bir işe yerleştirememişler. O çocuk, naçarlık içerisinde, ailesinin geçim yolu olarak o hırsızlığı bulmuş. Netice itibarıyla, bu konunun biraz daha hafızalarda yer edinmesini, bunlara gerekli önemin verilmesini istiyorlar.

Yeni anayasada Romanlar, eğitim, sağlık ve çalışma gibi birçok konuda eşit haklar talep ediyorlar. Romanlar için sürdürülebilir bir sosyal politika oluşturulmalı, demografik yapının temsiliyeti sağlanmalı, Ulusal İstihdam Strateji Taslağı'na Romanlar mutlaka ilave edilmeli, kentsel dönüşümde Romanların kültürel ögeleri mutlaka dikkate alınmalı, anayasada eşit vatandaşlık hakkı sağlanmalı, eğitim sorunlarıyla doğru ve etkin mücadele edilmeli, Roman derneklerinin hazırladığı sosyal projeler için de destek sağlanmalıdır.

Roman vatandaşlarımızın diğer istekleri de şöyle: Kültürel, barınma, eğitim ve öğretim haklarının her alanda korunması; ülkemizdeki kaynaklara ulaşma haklarının -fırsat eşitsizliğinden dolayı- korunması; çalışma haklarının her alanda korunması; Romanları eşit vatandaş yapacak pozitif ayrımcılık gerektiren konularda koruma tedbirleri alınması, uygulanması ve denetlenmesi; kurucu unsur olarak, bu ülkenin taşında, toprağında emeği olan bir halk olarak tanınması ve koruma altına alınması; uygulamaların kanun ve yönetmeliklerle desteklenmesi ve denetlenmesi konularına yer verilmelidir. Yeni anayasada Romanlara eşit yurttaşlığın, gelirde sosyal adaletin, istihdamın ve Romanların Mecliste kendilerini ifade edebilmelerinin kanalları açılmalıdır.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)