GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:97
Tarih:02.07.2024

İYİ PARTİ GRUBU ADINA SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle, sabah Sinan Ateş suikasti davasındaydık. Mahkeme Başkanı, kolluğu, avukatlara karşı devletin gücünü göstermeye çağırdı. Gerçekten talihsiz bir celseye tanıklık ettik. Biz, devletin gücünü, görevini yapan avukatlara değil, o katillerin ve azmettiricilerinin hamiliğine soyunanlara, kendisini hukuk devletinden büyük görenlere göstermesini bekliyoruz.

Önergeye gelince, Asuman Sivri 16, Yasemin Sivri 19 yaşındaydı; 2 kardeş 1993 Temmuzunda Sivas Valisinin davetiyle yani aslında devlete emanet olarak Sivas'a giden semah ekibindeydi. Onlar Madımak'ta "Allahuekber!" nidalarıyla diri diri yakılırken Ankara'da yaşayan anneleri Yeter, hacdan dönen komşusunu ziyaret ediyordu; kızlarının, sözüm ona, cihat namına diri diri yakıldığı haberini o hac ziyareti sırasında aldı; ilk gözyaşlarını hacdan dönen komşusunun omzuna akıttı, birlikte ağladılar. 12 yaşında bir çocuk neden yakılır? Şairler, yazarlar neden yakılır? Saz ve söz, türküler neden yakılır? Önce bir anlamıyor insan ama işte, tam da bundan, bu etle tırnak olma hâlini, bir güruhu millet yapan bu mayayı yeniden tutamayacak şekilde bozmak için yakılır; aramıza kanlı sınırlar çizilsin diye yakılır; biz, biz olmaktan çıkaralım diye yakılır. Oysa bizim bizden başka hiç kimsemiz yok.

Bu vesileyle, Madımak'ta canımızı, canlarımızı yakanları lanetliyorum. O ateşin yakılmaması mümkünken yol verenleri lanetliyorum. O ateşi söndürebilme imkânına sahip oldukları hâlde odun atanları lanetliyorum. Tekbiri, Allah'ın yüceliğinin ifadesini birliğimize saplanan bir hançer gibi kullananları lanetliyorum. Dilinden Allah'ı düşürmeyen allahsızları lanetliyorum. Otuz bir yıl boyunca dosyayı kaçıran, karartan, her duruşma ve kararda bizi tekrar tekrar yakanları lanetliyorum. Madımak'ın acısından beslenenleri, bu acıyı nifak tohumu olarak kullananları, Alevileri kimlik siyasetine alet edenleri ve onları terörize etmek için plan üstüne plan yapanları lanetliyorum. Ve Horasan'dan Anadolu'ya, Anadolu'dan Balkanlara Sarı Saltuk'u, Pir Dede'yi, İlyas Baba'yı, sazlarının teli bütün Anadolu'yu inleten Abdal Musa'yı, Pir Sultan Abdal'ı, cumhuriyetin ilk karargâhına adı verilen Hacı Bektaş'ı, katline ferman çıkarılmış Mustafa Kemal'i Havza'da ağırlayan Ali Baba'yı, Tokat'ta ağırlayan Rıfat Efendi'yi...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Hamşıoğlu, lütfen tamamlayın.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Devamla) - ...ve yüzyıllarca öz vatanlarında devşirme zulmüne maruz kalan, üryan ve püryan hâlde açlıktan ot otlamak durumunda kaldıkları dağlara sürülen ve cumhuriyetle nihayet nefes alabilen ayağı çarıklı, başı kızıl külahlı Anadolu Türkmenlerini, Alevileri selamlıyorum. Zulüm saraylarında Yezid olmaktansa her çağda ayrı suretle beliren Kerbelâlarda Ali'nin oğlu Hüseyin olma irademizi bir kere daha tekrarlıyorum. (İYİ Parti, CHP ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)