Konu: | Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 99 |
Tarih: | 04.07.2024 |
DURSUN ATAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Günlerdir süren Kayseri olaylarına biraz değinmek istiyorum, onun için söz aldım.
Sayın milletvekilleri, memleketim Kayseri eskiden "huzur şehri" olarak anılırken özellikle son günlerde sığınmacıların karıştığı olaylarla ve bunlara karşı verilen toplumsal tepkilerle gündeme gelmektedir. Yaklaşık 1,5 milyon nüfusa sahip Kayseri'de 150 binin üzerinde sığınmacı bulunmaktadır yani şehrimizin yüzde 10'u sığınmacılardan oluşmakta, birçok mahallede sığınmacıların çoğunluğu sağlamasıyla da gettolaşma yaşanmaktadır. Sığınmacıların işgali altındaki mahallelerde suç oranları tırmanırken huzursuz olan Kayserili hemşehrilerim yıllardır huzurla oturdukları mahallelerden taşınmaktadır. Bugün Kayseri'de insanlar çocuğunu parka gönderemez duruma gelmiştir. Askeriyenin dev arazisine yapılan Kayseri Millet Bahçesi bugün sığınmacıların kullanımına sunulmuştur. Birçok aile bizlere ulaşıp devlet okullarında, çocuklarının sınıflarında Türkçe dahi bilmeyen Suriyeli çocuklar yüzünden düzgün bir eğitim alamadıklarını anlatmaktadır. Hastaneye gidenler Suriyelilerden sıra gelmediğinden bahsetmektedir. Kadın doğum hastaneleri sadece sığınmacılara çalışır hâle gelmiştir. Kayserili ilaç katkı payı, fark ücreti, muayene ücreti öderken sığınmacı tek kuruş ödemeden hastaneye gitmekte, ilacını almakta, tedavi olmaktadır.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği 2023 yılı verilerine göre Kayseri'de kepenk kapatan esnaf sayısı tam yüzde 119,4 artmıştır. Kayserili esnaflar birer birer kepenk kapatırken kapanan yerlere hızla Suriyeliler dükkân açmaktadır. Şehrin yerel yöneticileri de bu duruma çanak tutmakta, Türk esnafa gelince denetim üstüne denetim yapan kurumlar söz konusu sığınmacılar olunca ruhsatsız, vergisiz, denetimsiz iş yeri açmalarına sessiz kalmaktadır. Yine, kayıt dışı çalışmalarına göz yumulmasından dolayı Türk işçiler işten çıkarılıp sigortasız, vergisiz sığınmacı çalışanlar işe alınmakta; Kayserili, öz yurdunda garip, öz vatanında parya kalmaktadır. TÜİK'e göre Kayseri'de yoksulluk yüzde 14'lere dayanmışken Kayserilinin işini, evini, mahallesini elinden alan sığınmacılar bunlar yetmezmiş gibi Kayseri'nin vergileriyle yapılan devlet ve belediye yardımlarını da almaktadır.
Değerli milletvekilleri, özetle, Kayseri'de pazar gecesi başlayan olaylar tek başına bir olayın tepkisi değil, yıllardır süren bu haksızlığın, iktidarından yerel yönetimlerine kadar yapılan bu ayrımcılığın, yaşanılan binlerce olayın bir yansıması, toplumsal bir sinir boşalmasıdır. Kayseri şehri ve sağduyusuyla bilinen Kayserililer, her zaman devletinin ve milletinin yanında olmuştur. Buradan da tüm hemşehrilerimi yine sağduyulu olmaya davet ediyorum ancak yıllardır dolmuş koca bir şehri bu olaylardan sonra provokatörlükle suçlamak kimsenin harcı da değildir, haddi de değildir. Bu olayların müsebbibi olanlar, sınırları yol geçen hanına çevirip "Hudut namustur." diyenleri tutuklayanlardır. Bu olayların provokatörleri, yıllardır her yerde, her mecrada sayısız kez dile getirdiğimiz uyarılarımıza kulak tıkayanlardır. Siz saraylarınızda, korunaklı villalarınızda, ultra güvenlikli konutlarınızda bir tane sığınmacı görmeden yaşayacaksınız; sığınmacı işgali altında yaşayan, çocuğunu dışarı bile gönderemeyen vatandaşlara da "Onlar ensar, misafir; provokatörlük yapmayın." diyeceksiniz; hadi oradan! Çok seviyorsanız birkaçını siz evinize alın. Kayseriliyi provokatörlükle suçlayanlara, uzaktan bir tane sığınmacıyla karşılaşmadan yaşayıp, televizyonlarda çıkıp "insan hakkı" diye ahkâm kesenlere buradan sesleniyorum: Gelin, evinizi şehrimizde gettolaşan mahallelerin birine taşıyın, çocuklarınızla, eşinizle sadece bir ay yaşayın, ondan sonra konuşalım.
Sayın milletvekilleri, bu misafirlik artık bitmiştir, Kayserilinin de milletimizin de sabrı tükenmiştir, bu konuya bu açıdan bakılmasında yarar olduğunu düşünüyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)