GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:101
Tarih:10.07.2024

MEHMET MUSTAFA GÜRBAN (Gaziantep) - Sayın hazırun, görüşülmekte olan kanun teklifinin 5'inci maddesi üzerine söz almış bulunuyorum.

Teklifin bu maddesinde öğretmenlere eğitim dışında verilecek angarya işler düzenlenmektedir. Maddenin 2'nci fıkrasında öğretmenler sınavlarda görev almak gibi işlere mecbur edilmek istenmiştir. Maddede ifade edilen merkezî veya mahallî yapılan sınavlarda isteğe bağlı görev almanın öğretmenlerin doğal görev tanımı kapsamına alınmaya çalışılması adil bir yaklaşım değildir. Sınavlarda ihtiyacın karşılanması, ücretlere yapılacak artışla görev hâlinin cazip hâle getirilmesiyle sağlanmalıdır. Ayrıca, bu zorunluluk hâli Anayasa'nın 18'inci maddesinde düzenlenen zorla çalıştırma yasağına aykırıdır. Teklifte yer alan bu madde, Anayasa'nın "Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır." hükmüne alenen aykırılık teşkil etmektedir. Madde metninin 4'üncü fıkrasında muğlaklık içeren, kanunun kapsamını genişletmeye yönelik verilen yetkiler öğretmene ilave iş yükü oluşturabilir.

Sayın milletvekilleri, mülakat konusunda eğitimin bütün paydaşlarını karşısına almış, Sayın Cumhurbaşkanımızın "Mülakat kaldırılacak." sözünü yere düşürmüş, öğretmen adaylarımızı ve ailelerini huzursuz eden, yaptığı her açıklama ve davranışıyla güven vermeyen, dediğim dedik bir Bakanla karşı karşıyayız. Bakanın mülakat inadını çok iyi anlıyoruz. Kendisi müsteşarlık döneminde bir gece kararnamesiyle hemen hemen bütün milliyetçi, cumhuriyetçi okul yöneticilerini görevden almıştı; yerlerine malum sendika aracılığıyla görevlendirme yaptı, eğitimi siyasallaştırdı. Sayın Bakana göre mülakatlar mülakat gibi yapılacaktı. Mülakat konusunda haklı endişelerimiz var çünkü söylemlerle icraatlar uyuşmuyor. Sayın Bakan "Komisyon üyeleri içerisinde uzman ve başöğretmenler de bulunacak. Aday öğretmenler seçilen konuya dair bir ders saati anlatım yapacaklar." demişti. Sayın Bakan her zaman olduğu gibi bizi şaşırtmadı, tabii ki dediği gibi yapılmıyor. Bakanın hâl ve hareketlerinden, tavırlarından edindiğim izlenim geçiştirmelik açıklamalar yaparak "Sonra unutulur." diyerek "Ben yine bildiğimi yaparım." şeklindedir.

Peki, mülakatlar nasıl yapılıyor? Komisyon üyelerinin birçoğu şube müdürü. Öğretmen adayları seçtikleri soruları cevaplıyor, sözlü sınavda komisyon üyeleri alanıyla ilgili olsun olmasın puanlama yapıyor. Gelelim, filmin esas döndüğü yere: Bakan Bey ve ekip arkadaşları, uzman oldukları alanda -kuvvetli iddialara göre- komisyon üyelerine artı 5 puan verebilmeleri için imtiyaz tanımış. Sayın Bakan, bu iddia doğru mu? Katıldığınız televizyon programında "Bugüne kadar bana bir tane bile isim gelmedi." dediniz; size gelmesine gerek yok zaten çünkü Cihannüma Vakfı ne güne duruyor.

Bakın, buradan tekrar sesleniyoruz: Mülakatla adalet sağlanmaz, bugüne kadar şaibe karışmayan, hak yenmediğini düşündüğünüz hangi mülakat oldu? Mülakat kurumlarımızın üzerine karabasan gibi çökmüştür. Artı 5 puan verilme durumu çok büyük sıkıntılara yol açacaktır. Derhâl bu yanlıştan dönülmesi gerekmektedir. KPSS puanı neyse mülakat puanı da aynısı olmalıdır.

Sayın milletvekilleri, bir defa sistem en başından yanlıştır. "Mülakatı mülakat gibi yapacağız." diyen kişi zaten torpilli. Rektörlüğe kişiye özel kanunla atanmış torpilli Yusuf Tekin, kendisine kıyak atama yapılan Yusuf Tekin. Umarım atamalarda öğretmenlerin hakkını, hukukunu gözetir. Öğretmen atama mülakatlarını çok yakından takip edeceğiz.

İYİ Parti olarak hiçbir haksızlığa, hukuksuzluğa izin vermeyeceğiz. Öğretmenlerimizin her daim yanındayız. Mustafa Kemal Atatürk'ün "En mühim ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir. Millî eğitim işlerinde mutlaka muzaffer olmak lazımdır. Bir milletin hakiki kurtuluşu ancak bu suretle olur." sözünü Sayın Bakana hatırlatmak isterim.

Sözlerime son vermeden önce satranç tarihinin en iyisi olarak anılan Norveçli rakibini kırk bir saniyede mat eden 13 yaşındaki Yağız Kağan Erdoğmuş'u canıgönülden tebrik ediyorum. Sayın Yusuf Tekin'in Yağız Kağan'la tanışıp feyzalmasını tavsiye ve temenni ediyorum.

Yüce Türk milletini saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)