GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (8/35,36,37,38,39,40) Esas No.lu Srebrenitsa soykırımının unutturulmaması, Filistin halkına yönelik benzer saldırıların ve bu türden insan hakları ihlallerinin önlenmesine yönelik tedbirlerin görüşülmesi, 11 Temmuz Srebrenitsa soykırımını anma günü ilan edilmesi, Gazze'de yaşanan insani krizin sona erdirilmesi ve kalıcı barışın sağlanarak benzer soykırımların önüne geçilmesi konularında genel görüşme açılmasına ilişkin önergelerin Görüşmesi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:102
Tarih:11.07.2024

ZEKERİYA YAPICIOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün Srebrenitsa katliamının 29'uncu yıl dönümü. Bosna'da 11 Temmuz 1995 tarihinde yaşanan ve 8 binden fazla silahsız, savunmasız insanın sadece Müslüman oldukları için çocuk, yaşlı demeden Sırp ordusu tarafından katledilişinin yıl dönümünde mazlum şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum; soykırımcı, vahşi katilleri bir kez daha lanetliyorum.

11 Temmuz 1995'te Birleşmiş Milletler Koruma Gücü'nün Hollandalı askerleri önce Müslümanların kendilerini savunabilecekleri silahlarını ellerinden almış, ardından Sırpların önünden çekilerek şehri onlara teslim etmişlerdir. Sırp kuvvetleri, sözde "güvenli bölge" olan Srebrenitsa'yı işgal etmiş, Avrupa'nın göbeğinde, Birleşmiş Milletlerin sözde "güvenli bölge" ilan ettiği kamplarda bulunan bütün erkekler çocuk, genç, yaşlı demeden otobüslerle toplu infaz noktalarına taşınmış ve tüm dünyanın gözleri önünde büyük bir katliam gerçekleştirilmiştir. Srebrenitsa ve çevresinde, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da en büyük soykırım gerçekleşmiştir. Srebrenitsa'da gerçekleşen bu soykırımın kurbanlarına ait bugüne kadar 300'den fazla toplu mezar ortaya çıkarılmış ve 13 binden fazla kişinin cesedi teşhis edilmiştir.

Merhum Aliya İzzetbegoviç "Soykırımı unutmayın çünkü unutulan soykırım tekrarlanır." demişti. Bugün Srebrenitsa katliamının üzerinden 29 yıl geçmişken tüm dünyanın gözleri önünde dokuz ayı aşkın bir süredir Gazze'de siyonistlerin eliyle vahşi bir soykırım daha gerçekleştiriliyor. Srebrenitsa'da olduğu gibi, bugün Gazze'deki soykırım da seyrediliyor. Siyonistlerin Gazze'de Filistin halkına uyguladığı zulüm ve katliamlar modern çağın en büyük trajedilerinden biridir. Sivil yerleşim alanlarına yapılan saldırılar masum çocukların, kadınların ve yaşlıların şehadetine, on binlerce insanın yaralanmasına ve evsiz kalmasına neden olmaktadır. Uluslararası toplumun bu konuda gösterdiği kayıtsızlık ve çifte standart adalet ve insan hakları açısından büyük bir utançtır. Her iki katliam da Batı'nın ve uluslararası toplumun ikiyüzlü ve çifte standartlı tutumunu gözler önüne sermektedir. Srebrenitsa'da ve Gazze'de yaşananlar, Müslümanların sistematik olarak maruz kaldığı zulmün ve uluslararası toplumun bu zulme karşı sessiz kalmasının acı örnekleridir.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 11 Temmuzu Srebrenitsa Soykırımını Anma Günü olarak ilan etti. Ancak bugün Gazze'de yeni ve çok daha vahşi bir soykırım yaşandığı hâlde Birleşmiş Milletler ve uluslararası toplum bir kez daha soykırımı seyretmekle yetiniyor. Hatta Güvenlik Konseyinin daimî üyeleri olan ABD, İngiltere ve Fransa gibi ülkeler siyonist İsrail'e silah, asker ve para göndererek soykırıma fiilen destek veriyorlar. Srebrenitsa ve Gazze'de yaşanan vahşet bize bir kez daha şunu hatırlatmaktadır: Biz dinlerine tabi olmadığımız ve onlara boyun eğmediğimiz müddetçe ne Avrupa ne de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Müslümanların lehine bir adım atmayacak, sözde medeni dünyalarında bizlere hayat hakkı tanımayacaklardır. Ukrayna konusunda Rusya'ya karşı gösterdikleri tepki ile Filistin konusunda siyonist İsrail'e karşı ortaya koydukları tavra bir bakın, aradaki fark hemen göze çarpar; bu iki farklı tutumun nedeni kurbanların inancından kaynaklanmaktadır.

Srebrenitsa'da yirmi dokuz yıl önce yaşanan soykırımın kurbanlarını rahmetle anarken şu anda Gazze'de devam etmekte olan soykırımın önüne geçilmesi için de elinde güç, imkân ve yetki bulunanlara bir kez daha somut ve caydırıcı adımlar atmaları çağrısında bulunuyorum. Siyonistlerin Gazze'de gerçekleştirdikleri soykırımın hesabını verecekleri günün çok uzakta olmadığı inanç ve temennisiyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)