GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (2/1794) esas numaralı 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/67) münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:106
Tarih:23.07.2024

UMUT AKDOĞAN (Ankara) - Değerli milletvekilleri, Sayın Başkan; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, mavi yakalı, beyaz yakalı, gri yakalı; burada çalışan kavas arkadaşlarımızdan, danışmanlarımızdan; fabrikada çalışan işçilerden, deniz kenarındaki cankurtarandan; öğretmenden, doktordan; maaş karşılığında çalışan kim varsa herkesi ilgilendiren ve Cumhuriyet Halk Partisi olarak çok yaşamsal önemde bulduğumuz bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Değerli milletvekilleri, 33 milyon çalışan var, maaşıyla geçinen 33 milyon yurttaşımız var. Maaşıyla geçinen 33 milyon yurttaşımız birkaç şey istiyor; bir: Benim maaşım enflasyon karşısında erimesin. İki: Maaşım enflasyon karşısında eriyorsa eğer, maaşıma zam yapılsın. Üç: Maaşıma zam da yapılsa vergiler maaşımı alıp götürüyor, vergiler maaşımı alıp götürmesin.

Değerli milletvekilleri, önerimiz şudur; önerimiz bu maaşıyla geçinen 33 milyon yurttaşımız içindir, bir: Asgari ücret, biliyorsunuz, vergi istisnasında ancak bunu vergi indirimi yoluyla değil, matrah indirimi yoluyla yapmalıyız. İki: Gelir vergisinin dilimlerinin oranını 5 puan düşürmeliyiz, gelir vergisinin tutarlarını da artırmalıyız. Tabii, teknik bir konu, bugün Sayın Genel Başkanımız grup toplantısında da söyledi, ben de biraz açmak istiyorum.

Değerli milletvekilleri, aldığınız maaş ay ay arttıkça ve yıllık geliriniz arttıkça, sizin maaşınızın vergi dilimi değişiyor; her ne kadar sizi etkilemese de her ne kadar Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun önemli bir bölümünü ilgilendirmese de emekçinin, maaşıyla geçinenlerin, sabit gelirlilerin maaşı aybeay düşüyor. Neden? Çünkü önce yüzde 15'lik dilime giriyor, sonra yüzde 20'lik dilime, sonra yüzde 27'lik dilime, sonra 35'lik dilime, sonra 40; böyle gidiyor.

Değerli milletvekilleri, birinci önerimiz, bu oranın düşürülmesidir yani hani diyoruz ya, çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi diye, maaşıyla geçinen 33 milyon yurttaşımızın bu vergi oranını beşer puan düşürelim istiyoruz.

İkinci mesele, değerli milletvekilleri, vergi dilimleri. Sizin vergi dilimi diye bir probleminiz olmadığı için bu konuşmayı dinlemeye tenezzül bile etmeyebilirsiniz ancak emekçiler, maaşıyla çalışanlar birkaç ay sonra ikinci, birkaç ay sonra üçüncü vergi dilimine geçiyorlar ve maaşları eriyip bitiyor.

Değerli milletvekilleri, Anayasa açık; Anayasa diyor ki: "Herkes mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi yükü adaletli ve dengeli dağıtılmalıdır." İşte, partinizin adında yazdığı gibi adaletli olmadığınız için, partinizin adında yazanın aksine adaletli olmadığınız için siz vergiyi de çok kazanandan da az kazanandan da aynı alıyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Devriiktidarınızda servetin yüzde 40'ı yurttaşlarımızın yüzde 1'inin, servetin yüzde 70'i yurttaşlarımızın yüzde 10'unun elinde. ÖTV, KDV gibi dolaylı vergiler 1990 yılında vergilerin yüzde 48'ini, 2000 yılında vergilerin yüzde 59'unu oluştururken bugün artık zenginin de fakirin de hep birlikte verdiği verginin payı yüzde 70'lere gelmiş durumda. Tabii, çalışan bu vergiyi verecek ki sizler uçaklardan konvoy yapasınız, çalışanlar bu vergiyi verecek ki örtülü ödenekten Cumhurbaşkanı altı ayda 6 milyar lira harcasın, çalışanlar bu vergiyi verecek ki Okluk Koyu'nda yazlık, Ahlat sarayında kışlık keyif çatabilesiniz. Cengizin ve Kolinin döviz üzerinden olan borcunu Türk lirasına çevirip bir de 6'ya böldünüz. 10 milyon sığınmacıyı içeri sokacaksınız...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

UMUT AKDOĞAN (Devamla) - Hemen tamamlıyorum.

BAŞKAN - Sayın Akdoğan, lütfen tamamlayın.

UMUT AKDOĞAN (Devamla) - Demirel'in kırk sene önce 21 milyon dolara yaptığı köprüyü siz kırk sene sonra tam 143 katına yapacaksınız, hazine garantili projelere 100 milyarlarca dolar vereceksiniz.

Değerli milletvekilleri, işçinin, emekçinin, maaşıyla geçinen sabit gelirlinin hâli hâl değil. Tekrar ediyorum, siz onları enflasyona karşı ezdiriyorsunuz, siz bu zevküsefanız nedeniyle onların maaşını da artıramıyorsunuz, bari gelin hep birlikte bu vergi yükünü işçinin, emekçinin, çalışanın sırtından kaldıralım. Ocak ayında aldığı maaş ile -bir sonraki ay- aralıkta aldığı maaş aynı olmayan emekçinin derdine derman olalım diyorum.

Yüce Genel Kurulumuzu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)