GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Lozan Antlaşması'nın yıl dönümüne, basında sansürün kaldırılışının 116'ncı yıl dönümüne, basın özgürlüğünün yıl dönümünde konuşulması için verdikleri ve bir partinin genel başkanının açıklamalarını yazdıkları araştırma önergelerinin iade edildiğine, 106'ncı Birleşimde Denizli Milletvekili Nilgün Ök'ün yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine, AK PARTİ Iğdır Milletvekili Cantürk Alagöz'e, Cumhurbaşkanının belediyelerin kamuya olan borçlarının bir seferde tahsil edileceğine ilişkin açıklamasına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:107
Tarih:24.07.2024

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün Lozan Antlaşması'nın yıl dönümü. Yüz bir yıl önce Lozan Antlaşması imzalandı ve Türkiye'nin kurucu senedi, tapu senedi ortaya kondu; bizlere, gelecek nesillere armağan edildi.

Lozan, siyasi ve diplomatik bir zaferdir. Bağımsızlık savaşımızı siyasi anlamda da sona erdirmiş, Sevr'i yırtıp atmış, Lozan'la siyasi anlamda da bir zafer elde edilmiştir. Öncelikle kurucu liderimiz, ülkemizin, devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve Lozan'ın mimarı İsmet İnönü'yü rahmetle özlemle anıyorum ve bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti, 85 milyon adına teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün basında sansürün kaldırılışının 116'ncı yıl dönümü. Aslında sansür için yüz on altı yıl önce bir mücadele verildi, sansüre karşı başkaldırıldı ve biz 24 Temmuz 1948'den beri "Basın Bayramı" olarak bugünü kutluyoruz. Evet, basın ne kadar özgür, gazeteciler, televizyonlar ne kadar özgür? Bir bakalım: Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 180 ülke arasında 158'inci sıradayız. Aslında bir günde buraya gelmedik; yirmi iki yıldır baskı, şiddet, tutuklanan gazeteciler, sansürlenen haberler... Dün burada bir şey konuştuk "64 gazeteci, 154 isim, bu Meclisteki 3 Grup Başkan Vekili, milletvekilleri bir anlamda fişlendi." demiştim. Aslında bugün basın özgürlüğüyle birlikte, yıl dönümüyle birlikte bir grup önerisi verdik ve biz fişlenen 64 gazeteci ve siyasetçilerin de konuşulmasını istedik Basın Özgürlüğü Günü'nde. Bir partinin genel başkanının açıklamalarını yazdık ve Meclis Başkanı bu araştırma önergemizi bize iade etti. Neden iade etti? Çünkü İç Tüzük 67'ye göre biz önergede kaba ve yaralayıcı bir cümle kullanmışız. Oysa asla kullanmadık, bir partinin liderinin basın toplantısındaki cümlelerini aynen yazdık. Şimdi, sansürün kaldırıldığı, basının özgür olduğu günü kutlarken Meclis bunu yapıyorsa sözün bittiği yerdeyiz Sayın Başkan. Ben buradan Meclis Başkanına sesleniyorum: 3 Grup Başkan Vekili, milletvekilleri bir dilekçeyle mahkemeye -şikâyet desen şikâyet değil, tanık desen tanık değil- isimleri bildirilirken tek bir kelime söylemeyecek ve bununla ilgili grup önerimizi bize iade edecek, ben kınıyorum Meclis Başkanını. Meclis Başkanının görevi önce bu çatının, yasama organının, milletvekillerinin itibar ve haklarını korumaktır. (CHP sıralarından alkışlar) Ama görüyorum ki bu önergeyi iade ederek ne kadar taraf olduğunu, ne kadar yasamaya saygısı olduğunu, milletvekillerine saygısı olduğunu göstermiştir. Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına kınıyorum ve birazdan da zaten arkadaşımız Enis Berberoğlu çıkacak bu önergeyi konuşacak.

Şimdi, dün konuşulan bir konu, vergi yasası teklifinin ilk imzacısı Denizli Milletvekili Nilgün Ök. Ben bugün bir araştırma yaptım, "Gerçekten haksızlık mı yapılıyor?" dedim çünkü 2020-21-22-23, 2 tane aile şirketi matrahsız yani vergi ödememiş gözüküyor. Gerçekten o şirketin cirosu olmaz, ticari bir faaliyeti olmaz haklıdır ama yaptığımız araştırmalarda eşine ait şirketlerin 2020, 2021, 2022, 2023, 2024'teki cirolarına baktım, dövize çevirdim ve aşağı yukarı bugünkü değerine baktım; bakın, 2020'de 3,5 milyon ciro yapılmış, 2021'de 3 milyona yakın ciro yapılmış, döviz karşılığı ya da bugünkü paranın değeriyle yaklaşık olarak 30 milyon.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Başarır, lütfen tamamlayın.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Geliyorum ağabeyinin şirketine -yine yönetici- 2020, 2021, 2022, 2023... Yaklaşık 1 milyon dolar yani toplamda bugünün değeriyle 60-70 milyon arasında bir ciro yapılmış.

Bir milletvekilimiz daha var, Alagöz Holdingin sahibi, Iğdır Milletvekiliniz Cantürk Alagöz; o da çok varlıklı, şirketleri de gayet büyük, son üç yılda hiç vergi ödememiş. Şimdi ben bunu niye söylüyorum? Ben bunu söylemekten memnun değilim, bir milletvekilinin durumunu burada konuşmaktan memnun değil ama "vergide adalet, vergi toplamayla ilgili daha etkin mücadele" gibi sözlerle ilk imzacı olarak vergi kanununu bu Mecliste Komisyona sunuyorsa bu milletvekili ve bu kadar ciro yapıyorsa ve tek kuruş vergi vermiyorsa işte bu bir ayıptır, bunu konuşuruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Başarır, lütfen tamamlayın.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ne diyor? "Daha etkin bir şekilde, daha adil bir şekilde fakirden az, zenginden çok vergi alacağız." diyerek konuşmalarına başlıyor ama hanımefendi, ağabeyinin ve eşinin şirketlerinde bu kadar ciro yapmasına rağmen bir kuruş vergi ödemiyor. Diyecek ki: "Zarar ettik." Yahu, gerçekten hep AKP'ye yakın şirketlerde mi bu oluyor? İşte, garantili kamu yatırımlarına bakmışız, bu yıl 160 milyar para ödeyeceğiz, bugüne kadar 1 trilyona yakın para ödenmiş, daha da ödeyeceğiz, vatandaşın ödedikleri hariç. Bu beyefendilerin ödemediği vergi 600 milyara yakın ama vergide adaleti konuşuyoruz! Bence bunu Mecliste konuşmak zorundayız çünkü bu ülkede sağ cebi dolarken sol cebini kapatıp vergi vermeyen bir grup var, seçkinler var; en büyük sıkıntı da budur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Başarır, son kez uzatıyorum, lütfen tamamlayın.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Sayın Başkanım, önemli bir konu daha var: Cumhurbaşkanının açıklamasını hepimiz dinledik, Sayın Cumhurbaşkanı yirmi iki yıl sonra belediyelerin kamuya olan borçlarını bir seferde tahsil edeceğini söyledi, güzel. Ben buradan Sayın Cumhurbaşkanına ve AKP Grubuna söylüyorum: 2024 Mart seçimlerine kadar Denizli Belediyesinin vergi ve sigorta borçlarını İller Bankasından bir defada kesti mi? Adıyaman Belediyesinin kesti mi? Afyonkarahisar Belediyesinin kesti mi? Ne oldu? 2019'a kadar İstanbul ve Ankara Belediyesinin vergi borçlarını kesti mi? Kesmedi. Kime yükledi? Yeni seçilen belediye başkanlarına. Şimdi, beyefendinin aklına birden bu parayı tek seferde tahsil etmek geldi. Yazıklar olsun! Yazıklar olsun! Yazıklar olsun! (CHP sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Bitiriyorum.

BAŞKAN - Sayın Başarır, teşekkür için açıyorum, lütfen tamamlayın.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Bakın, Cumhurbaşkanı yerel yönetimler ve merkezî yönetimlerin sözde başındadır, tarafsız olarak kararlarını verir, sözde. Hangi AKP'li belediyeye böyle bir yaptırım uyguladı da şimdi belediyelerimize bu yaptırımı uyguluyor? Unutmayın, sizin vermediğiniz ekmeği, mutfağı, parayı, yardımı, erzakı bu belediyeler yapıyor; bu mu zorunuza gidiyor, bu mu?

Olmaz Sayın Başkan, olmaz! Ben AKP Grubunun önce vicdanına bırakıyorum, sonra 85 milyonun vicdanına bırakıyorum ve Cumhurbaşkanını bu halka şikâyet ediyorum. Yazıklar olsun! (CHP sıralarından alkışlar)