GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:109
Tarih:26.07.2024

İYİ PARTİ GRUBU ADINA SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hiç uzatmadan, peşinen söyleyeyim: Biz, İYİ Parti olarak Saadet Partisinin yaşlılık aylığı alanlar arasındaki farkların giderilmesi ve bütün emeklilerimizin insanca yaşayabilmesini sağlayacak düzenlemelerin yapılması için verdiği bu önergeyi şartsız, şerhsiz; bütün kalbimizle, aklımızla, mantığımızla, vicdanımızla destekliyoruz. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)

Bütün kalbimizle destekliyoruz çünkü komşusu açken tok yatan bizden değildir çünkü biz, Genel Başkanımızla Afyon'da geçenlerde çarşıyı gezerken önümüze atılıp "Artık karpuza bile ortak giriyoruz." diye feryat eden emekliye dediğimiz gibi, emeklinin kaynamayan tenceresinin ateşini yüreğimizde, gerçekten yüreğimizde hissediyoruz.

Hazreti Peygamber'in kendisine biat etmeye gelirken ardında iki yaşlı insan bıraktığını söyleyen adama "Dön, o ikisini ağlattığın gibi güldür." buyurduğu rivayet edilir. Biz, Allah'a karşı, milyonlarca yaşlıyı, milyonlarca emekliyi ağlatmanın vebaline ortak olacak kadar da korkusuz değiliz; çok şükür, Allah korkumuzu da muhafaza ediyoruz.

Aklımızla destekliyoruz, aklımızla alay edilmesinden hiç hazzetmiyoruz. Çarşamba günü grup toplantımızda da ifade ettik: Emekliye verilen ve mali disiplini bozduğu söylenen zammın yıllık maliyeti 66 milyar lira; kur korumalı mevduatın maliyeti bunun 41 katı; yol, köprü, inşaat ihalelerine ödenen bunun tam 10 katı, son dört yılda kamu bankalarına hazineden aktarılan bunun tam 15 katı, 2023 yılı faiz giderleri bunun tam 20 katı. Şimdi, mali disiplini bozan gerçekten emekliye yapılan zam mı yoksa bu beşerî, sosyal, formel hiçbir disiplinde izahı mümkün olmayan ve zaten olmadığı için de bize bu krizi yaşatan politika ve uygulamalar mı?

Önergeyi mantığımızla destekliyoruz çünkü toplama-çıkarma yapabiliyoruz, matematik biliyoruz. Şimdi, herhangi birimiz buradan çıksın, Güvenlik Caddesi'nden yukarıya doğru yürüsün, bağlı bütün sokaklara girsin, 12.500 liraya ev bulabilen olursa ben akabinde geleceğim, bu kürsüde herkesten özür dileyeceğim yanılttığım için milletimizi.

Biz bu önergeyi vicdanımızla destekliyoruz çünkü dile kolay, o iki kelimenin, "geçinmek zor"un neye tekabül ettiğini biliyoruz. "Geçim" dediğimizin yaşamak için gerekeni sağlamak olduğunu yani "geçinememe"nin aslında "yaşayamamak" olduğunu ve devletin görevinin vatandaşlarını yaşatmak olduğunu biliyoruz. Sosyal devletin aynı zamanda refah devleti olduğunu, olmak zorunda olduğunu biliyoruz. Sosyal devletler için hiçbir vatandaşını asgari standardın altına düşürmemenin bir görev olduğunu ve eşitsizliğin, böyle bir enflasyon oranının, en temel ihtiyaçlarını bile satın alamıyor olmanın, yoksulluğun, açlığın asgari yaşam standardına dâhil olmadığını; asgari standartların yoksulluktan kurtulmayı sağlaması gerektiğini, sağladığını biliyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Hamşıoğlu, lütfen tamamlayın.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Devamla) - Hangi emekli yaşayabiliyor bu özgürlüğü? Günlerdir burada vergi konuşuyoruz, öncesinde tasarruf konuştuk. Memlekette aslında her türlü zenginliğin kaynağı var ama bolluk ve bereket yok. Emekliyi insanca yaşatamıyor olmak da bu yoklukla gerekçelendiriliyor ya hani belki Edebali'ye bir kere daha kulak vermenin tam vakti "Bil ki bereket büyüklerle beraberdir." diyor çünkü kendisi.

Ben Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum, önergeyi desteklediğimizi bir kere daha ifade ediyorum. (İYİ Parti ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)