Konu: | Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 109 |
Tarih: | 26.07.2024 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA MEHMET AKALIN (Edirne) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifinin ikinci bölümü üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bu teklif ne yazık ki usul ve içerik açısından ciddi sorunlar barındırmaktadır. İlk olarak usul açısından değerlendirmelerde bulunmak istiyorum. Kamuoyuna vergiyle ilgili bir paket kanun olarak duyurulan bu teklif, Komisyonda gece yarısı yapılan eklemelerle maalesef torba kanuna dönüştürülmüştür. Bu süreç, şeffaflıktan uzak, aceleyle ve yeterli müzakere yapılmadan ilerlemiştir. Öncelikle belirtmek isterim ki bu teklifte Plan ve Bütçe Komisyonu asli komisyon olarak belirlenirken diğer komisyonlar tali komisyon olarak görevlendirilmiş ancak tali komisyonlar teklifi incelemek üzere toplanmamış ve görüş bildirmemiştir. Bu durum, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün 23'üncü maddesine aykırıdır ve tekliflerin etkin ve verimli bir müzakere ortamında görüşülmesini engellemektedir.
Komisyon görüşmeleri sırasında teklifin adında ve maddelerinde yapılan değişiklikler, teklif sahiplerinin bile teklifi yeterince müzakere etmeden hazırladıklarını göstermektedir. Yoğun çalışma temposu ve gece yarısı yapılan eklemeler, muhalefet partilerinin çalışmasını ve etkin bir tartışma ortamı oluşmasını engellemiştir. Komisyon toplantısı tek seferde yaklaşık on dört saat sürmüştür ve bu çalışma koşulları insani değildir. Bu durum milletvekillerinin motivasyonunu düşürmüş ve yasama süreçlerinin kalitesini olumsuz etkilemiştir. Ayrıca, teklifin Anayasa Komisyonuna havale edilmemesi de büyük bir eksikliktir. Teklifte Cumhurbaşkanına yetki verilmesi gibi Anayasa'ya aykırılık teşkil edebilecek maddeler bulunmaktadır ve Anayasa Komisyonundan görüş alınması gerekmektedir ancak acele kanunlaştırma alışkanlığı nedeniyle bu durum göz ardı edilmiştir.
Sayın milletvekilleri, 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğiyle yürütme organlarının yasa tasarısı yapma yetkisi sonlanmıştır. Anayasa'nın 88'inci maddesi kanun teklif etme yetkisini milletvekillerine vermektedir ancak mevcut durumda kanun teklifleri bakanlıklar veya Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanıp iktidar partisi milletvekilleri tarafından imzalanarak Meclise sunulmaktadır. Bu durum Anayasa'nın 88'inci maddesinin ihlali anlamına gelmektedir. İYİ Parti Grubu olarak bu kanun teklifinin usul açısından ciddi sorunlar barındırdığını ve demokratik bir yasama sürecine uygun olmadığını düşünüyoruz. Teklif istişareye açık, katılımcı, toplumun sorunlarına odaklanan, çareler üreten, kalıcı bir yapıda değildir. Kanun teklifinin hazırlanma süreci demokratik olmayan ve insani koşullarda gerçekleşmeyen bir Komisyon toplantısı sonrası Genel Kurula sevk edilmiştir. Komisyon sürecinde yapıcı eleştirilerimiz dinlenmemiş ve milletvekillerimizin verdiği tüm önergeler reddedilmiştir.
Değerli milletvekilleri, Hükûmet tarafından kamuoyuna "tasarruf paketi" olarak sunulan teklif, aslında yürütmenin keyfî tutumunu ve aceleci kanunlaştırma alışkanlığını gözler önüne sermektedir. Teklifin teslim zamanı ve hazırlanma süreci sorunludur. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde Anayasa'da kanun tekliflerinin milletvekilleri tarafından verileceği belirtilse de uygulamada pek de öyle yürümemektedir. Bu durum milletvekillerinin iradesini yok saymakta ve tekliflerin içeriğini bütünüyle bakanlıkların iradesine dayandırmaktadır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün 5'inci maddesinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin 1 Temmuz günü tatile gireceği hükme bağlanmıştır ancak iktidar, Meclisin tatile girmeden alelacele kanunlaştırma çabasıyla bu hükmü sürekli olarak göz ardı etmektedir. Bu durum kanunların kalitesini düşürmekte ve yasama sürecinin etkinliğini olumsuz etkilemektedir.
Değerli milletvekilleri, teklif hazırlanırken meslek örgütlerinin ve siyasi parti gruplarının görüşleri alınmamış, hatta kamuoyunda tartışılmasına dahi fırsat verilmeden Komisyon görüşmelerine başlanmıştır. Bu durum demokratik bir yasama sürecine aykırıdır. Teklifte desteklediğimiz maddeler olmasına rağmen, daha iyileştirilmesi yönünde görüşlerimiz, önerilerimiz ve eleştirilerimiz dikkate alınmamıştır. Teklifin sunulması ve Komisyon toplantısının yapılması arasında yeterli süre bulunmaması -sivil toplum kuruluşlarının görüş bildirmemesi- kamuoyunun teklifi tartışması için yeterli zamanı yaratmamıştır. Bu oldubittiye getirilmiş teklifin kaliteli bir yasa olma şansı bu eksiklikler nedeniyle imkânsız hâle gelmiştir.
Şimdi, teklifin içeriğine gelince tasarruf paketi olarak sunulan bu teklifte tasarruf konusunda etkili maddeler olmadığı gibi olması gereken birçok vergilendirme de bulunmamaktadır. Mesela, bu teklifte kur korumalı mevduat sebebiyle bütçemizden ödenen 2,7 trilyon lira yoktur. "Cebimizden yol, köprü ve inşaat ödemeleri için 1 kuruş bile çıkmayacak." denilen ancak bütçeden karşılanan 600 milyar lira yoktur. 2023 yılında ödenen 1,3 trilyon lira faiz gideri yoktur.
Değerli milletvekilleri, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan çalışmalarda ciddi vergi kayıplarının olduğu açıkça görülmektedir. Ancak bu kayıpların teklife dâhil edilmemesi teklifin kalitesini düşürmekte ve adaletsizliği körüklemektedir. Hazine ve Maliye Bakanının Komisyon görüşmelerine katılmaması, izah tasarruf meselesine ne kadar önem verildiğinin ispatıdır. Vergi sistemimizdeki eksiklikler uzun zamandır dile getirilmekte ve bu konuda kapsamlı çalışmalar yapılmış olmasına rağmen teklifin içeriğinde bu çalışmalar yer almamıştır.
Sayın milletvekilleri, etkin, basit ve daha adil bir vergi sistemi oluşturma iddiasıyla sunulan bir kanun teklifinde kentsel rantın vergilendirilmesi, sermaye kazançları, faiz ve menkul sermaye iratları gibi gelirler üzerindeki vergilerin artırılması, servet vergileri ve kripto varlıkların vergilendirilmesi gibi hususların yer alması beklenirdi. Nedendir bilinmez, bu önemli konular teklifte yer almamaktadır. Ücretli çalışanların vergi ve sosyal güvenlik yükünün azaltılması ve vergide adaletin sağlanması gerektiğini defalarca dile getirdik. Bu konulara da teklifte yer verilmemiştir. Vergi dilimleri üzerinde yapılan alicengiz oyunları vergi sistemimizin adaletini daha da zedelemektedir. Vergi dilimlerinin yeniden değerleme oranlarının artırılmaması, ücretli çalışanları ve esnafı olumsuz etkilemekte ve haksız bir vergi yükü oluşturmaktadır. Vergi afları ise vergiye gönüllü uyumu azaltmakta ve düzenli vergi ödeyen vatandaşlarımızı cezalandırmaktadır. Ayrıca, Cumhurbaşkanına vergi koyma yetkisi verilmesi güçler ayrılığı ilkesine aykırıdır ve verginin kanuniliği ilkesini ihlal etmektedir. Bu yetkilerin Cumhurbaşkanından alınması ve yasama yetkisinin Meclisimize geri verilmesi gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki Türkiye Büyük Millet Meclisi Cumhurbaşkanı da dâhil herkesin üzerindedir.
Sonuç olarak, bu kanun teklifi hem usul hem de içerik açısından eksiktir ve yetersizdir. İYİ Parti olarak bu teklifi demokratik, şeffaf ve katılımcı bir yasama sürecine uygun bulmuyoruz. Teklif, milletvekillerinin iradesini yok saymakta ve Bakanlıkların iradesine dayanmaktadır. Bu teklifin istişareye açık, katılımcı ve toplumun sorunlarına odaklanan bir yapıda olması gerekmektedir ancak mevcut hâliyle bu teklif, milletimizin yararına olmayacak ve yasama faaliyetlerinin kalitesini düşürecektir.
Yüce Meclisi ve aziz Türk milletini saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)