GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Avrupa Konseyi İmtiyaz ve Muafiyetleri Umumî Anlaşmasına Ek Üçüncü Protokolün Onaylanmasına Dair 29/8/1961 Tarihli ve 358 Sayılı Kanuna Ek Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:110
Tarih:27.07.2024

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Her şeyden önce, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik 2014 yılında Kırım'ın işgali ve ilhakıyla başlayan, sonra 2022'de topyekûn işgale dönüşen saldırılarını en şiddetli biçimde kınadığımızı vurgulamak isterim.

Kısa süre önce yüce Meclisimizi temsilen Ukrayna'nın başkenti Kiev'de yapılan NATO-Ukrayna Parlamenterler Arası Konsey toplantısına katıldım ve Ukraynalı mevkidaşlarımızla, Ukrayna makamlarıyla savaşın gidişatı üzerine değerlendirmeler yapma fırsatı buldum. Öncelikle, Türkiye'ye yönelik hissiyatın olumlu, beklentilerin ise yüksek olduğunu paylaşmak isterim. Ülkemizin, Ukrayna'nın egemenliğine, toprak bütünlüğüne verdiği destekten, Montrö Sözleşmesi'nden kaynaklanan hak ve yetkileri uygulama konusundaki tutumumuzdan memnunlar. Ziyaretimizde, Kırım'ın işgali sonrasında Kiev'e taşınmak zorunda kalan Kırım Tatar Millî Meclisini ve soydaşlarımızın millî lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nu ziyaret ederek Meclisimiz adına destek ve dayanışma mesajlarımızı ilettim. Bugün de bu kürsüden hepimiz adına Kırım Tatarı soydaşlarımıza yalnız olmadıkları mesajını göndermek isterim. Türkiye için Kıbrıs meselesi, Balkanlar meselesi ne kadar önemliyse Kırım meselesi de o kadar önemli olmak zorundadır. Bu kürsüden son teşekkürü ise savaşın hemen başında Ukrayna'daki binlerce vatandaşımızın tahliyesini başarıyla tamamlayan Kiev Büyükelçiliği çalışanlarımıza iletmek isterim. Ziyaret ettiğim Büyükelçiliğimiz çalışanlarına tüm mahrumiyet koşullarına rağmen özverili çalışmalarını sürdürdükleri için şükranlarımızı sunuyorum.

Sayın milletvekilleri, Kiev'den görünen manzara şudur: Ortada hukuken de vicdanen de büyük bir haksızlık var. Buna karşı Ukrayna, toprağını savunma, egemenliğini koruma mücadelesi vermekte fakat bu her geçen gün daha da zorlaşmakta çünkü Rusya tamamen savaş ekonomisine dönmüş durumda; ölen askerinin yerine yenilerini süratle cepheyle sürebiliyor.

(Uğultular)

BAŞKAN - Sayın Çakırözer, bir dakikanızı alabilir miyim...

Değerli milletvekilleri, gerçekten çok büyük bir uğultu var. Lütfen hatibi dinleyelim ve uğultuya meydan vermeyecek kısık sesle konuşmalarımızı sürdürelim.

Sayın Çakırözer, buyurun.

UTKU ÇAKIRÖZER (Devamla) - İran ve Çin'den mühimmat akışı sürüyor, Ukrayna'da ise teklemeler başlamış durumda; yeni asker bulmakta, mühimmat akışını sağlamakta zorlanıyorlar. Rusya, Ukrayna'nın enerji altyapısına büyük tahribat vermiş durumda. Bu yüzden Kiev dâhil tüm kentlerde saatlerce elektrik kesintileri yaşanıyor, kış aylarında elektrik ve ısınma ihtiyacının nasıl karşılanacağı ise büyük belirsizlik. Böyle giderse savaş daha da uzayacak, çok kayıplar verilecek. İşte bu umutsuzluk ortamında bir büyük eksikliği de fark ettik Kiev'de. Uluslararası toplum bu savaşın uzamasını engelleyecek barış girişimleri konusunda çok hareketsiz, çok yetersiz. Son NATO zirvesinde, Türkiye'nin de onayıyla alınan kararlar arasında ateşkes ve barış arayışlarından bahis dahi edilmemesi hem kaygı verici hem de AKP iktidarının müttefiklerimiz nezdindeki etkisizliğini, güçsüzlüğünü göstermesi açısından düşündürücü.

Değerli milletvekilleri, Ukrayna'nın uluslararası toplumun desteği olmadan bu mücadeleyi kazanması imkânsız. İşte, bu noktada, tüm dünyadan olduğu gibi Türkiye'den de daha fazla siyasi, askerî ve ekonomik destek bekliyorlar. Tabii ki büyük bir hukuksuzlukla karşı karşıya olan Ukrayna'yla en üst düzey dayanışma önemlidir. Bugün görüştüğümüz serbest ticaret anlaşması bu yönde atılan önemli bir adımdır. Bizim bu anlaşmayla ilgili iki önemli itiraz noktamız vardır. Birincisi, bu tür anlaşmalar ülkelerin ekonomilerini, tarımını, ticaretini yakından ilgilendiren anlaşmalardır. Bizim gümrükleri sıfırladığımız, ithalatını kolaylaştıdığımız ürünler ekonomimize zarar verecekse titiz bir şekilde müzakere edilmesi gerekmektedir. 1.263 sayfalık bu anlaşmayı Komisyonda on-on beş dakika görüşüp burada onar dakika görüşmenin ne kadar isabetli olduğunu takdirlerinize sunmak isterim. Anlaşmanın öncelikle görüşülme yerinin de Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu olması gerektiği düşüncesindeyiz.

İkinci olarak da bu tür anlaşmaların kendi çiftçimize, besicimize zarar verecek, kendi yerli sanayimize zarar verecek duruma gelmesinin önüne geçmemiz gerekir. Kendi çiftçimizin alın terinin karşılığı için arpada yüzde 3, buğdayda yüzde 10 zam vereceksiniz; mazota zammı, elektriğe zammı, gübreye zammı ise bindireceksiniz. Kendi besicimiz alın terinin karşılığını alamadığı için ineğini, koyununu kesime gönderirken siz hem yeme zam bindireceksiniz hem de alım fiyatlarını düşük tutacaksınız, sonra da gidip Fransa'nın, Uruguay'ın, Arjantin'in çiftçisini, besicisini zengin edeceksiniz; işte, biz buna karşıyız değerli arkadaşlarım. Bakın, Ukrayna'dan et ve et ürünlerinin ithalatı Türkiye'deki et üreticilerimizin maliyetini karşılayamaz hâle gelmesine ve üretimden çekilmesine neden olabilir; uzun dönemde de yerli üretimin azalmasına, et fiyatlarının artmasına yol açabilir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Çakırözer, lütfen tamamlayın.

UTKU ÇAKIRÖZER (Devamla) - İşte bu nedenle, evet, Ukrayna'ya destek verelim, zor koşullarda olan bu ülkeye dayanışmamızı gösterelim ama bu anlaşmanın kendi çiftçimizi, besicimizi zarara sokmasına, yok olma noktasına getirmesine izin vermeyelim. Evet, uygulansın ama uygulanması noktasında mutlaka çiftçimizin korunup kollanmasını sağlayalım diyerek yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)