GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:112
Tarih:29.07.2024

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu katliam yasasının geçmemesi için günlerdir mücadele eden, pek çoğu hayatında belki ilk kez Genel Kurul görüşmelerini izlemiş olan yurttaşları sevgiyle selamlıyorum.

Ne yazık ki bugün bu yasanın Meclisten geçmesine engel olamayacağımız görünüyor. Burada tam şunu söylemek gerekiyor: İngiliz tarihçi ve politikacı John Dalberg Acton'ın "Güç yozlaştırır, mutlak güç mutlak yozlaştırır." sözü sizler için sıkça kullanıldı Sayın AKP'liler. Bugün tam da bir kere daha hatırlatmak gerekiyor bunu çünkü toplumun sesine, taleplerine, duygularına, ihtiyaçlarına kulaklarınızı tıkadınız; yıllardır, yirmi iki yıldır bunu yapıyorsunuz, hatta bugün kendi vicdanınıza da sırtınızı dönmüş durumdasınız. Bu katliam yasasına "Evet." diyerek vicdanınızın sesini nasıl susturacaksınız diye sormak istiyorum ama bunu yine "Çoğunluk bizde, güç bizde." diye yapacaksınız. "Biz yapıyoruz, olur." diye de ifade ediyorsunuz ama olmuyor sayın vekiller. Yaptıklarınız akla, bilime, vicdana, mantığa sığmıyor.

Görüştüğümüz madde sokak köpeklerini müebbet hapse mahkûm etmeyi planlayan bir madde. Bu bir işkencedir, eziyettir. Yerel yönetimleri de bu suça ortak etmeyi ve uymayanları cezalandırmayı hesaplıyorsunuz. Vekili olduğum Diyarbakır Büyükşehir Belediyesiyle görüştüm bugün, oradan gelen bilgileri paylaşmak istiyorum sizlerle: Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin izleyeceği temel politika burada da günlerdir söylediğimiz ve temel önerimiz olan kısırlaştırma, aşılama, tedavisinin ardından da yerinde yaşatmak olacak. Büyükşehir Belediyesi, DEM PARTİ'li ya da AKP'li fark etmeksizin bütün ilçe belediyeleriyle koordineli çalışmak için hemen harekete geçmiş ama bununla ilgili olarak da özellikle AKP'li Çermik Belediyesi Büyükşehir Belediyesinin görüşme talebini bile reddetmiş.

Şimdi, biz 5199 sayılı Yasa'nın uygulanmadığını biliyoruz. Bu yasa yeterli mi? Yeterli. Eksikleri var mı? Evet, var. Ama ben bölgedeki belediyelerle ilgili birkaç bir şey söylemek istiyorum. Bölgedeki kayyumlar, tabii, belediyeleri hortumlamakla meşgul oldukları için muhtemelen diğer canlıları görmediler bile çünkü birçok belediyenin kısırlaştırma ve aşılama gibi işlemleri yapabilecekleri, hayvanların götürüleceği bir veterinerlik merkezi dahi yok. Belediyenin veterinerlik kadroları bile başka mevkilerde görevlendirilmiş vaziyette şu anda. Yalnız şunu da sormak gerekiyor: Bütün bu hayvanların tamamını hapsedeceğiniz büyüklükte toplama kamplarını nasıl inşa ettireceksiniz?

Toplumun onca sorunu varken önümüze getirdiğiniz bu mesele nedir, anlamak mümkün değil gerçekten. Ya, bugün yoksulluğu, işsizliği, yaşanan bütün bu toplumsal krizleri konuşmamız gerekirken neden bunu konuşuyoruz? Çünkü Diyarbakır'dan gelen bilgiye göre toplumun gündeminde bu konu yok. Diğer yandan, köpek popülasyonunun olduğu sadece birkaç mahalle var.

Bir diğer mesele de belediyenin veterinerlik hizmetlerinde çalışan personel. Bütün bunlar özellikle kayyumlar tarafından... Yani sekiz yıldır kayyumlar işten atamadıkları ya da attıktan sonra dönen çalışanların hepsini barınağa sürgün etmişler -evet, sürgün- yani barınak bölgedeki bütün belediyelerde sürgün yeri olarak işlev görmüş sekiz yıl boyunca. Türkiye'nin dört bir yanından barınaklardan gelen bilgilere, haberlere bakıyoruz. Barınak sınırları içinde, bizzat barınak yetkilileri tarafından icra edilen zehirleme, öldürme, işkence, taciz ya da yanlış tedavi, bakımsızlık, ihmal, bayat ilaç uygulaması, bozuk yemek artığıyla besleme, aç bırakma sonucu katliam haberleriyle her gün nerdeyse karşılaşıyoruz.

Bir diğer mesele, tabii, servis edilen haberler. Özellikle de "lüks barınak" haberleri ya da "sıcak bir yuva" tabiriyle güzellemeler dizilen barınaklar gerçeği yansıtmıyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

ADALET KAYA (Devamla) - Bitiriyorum.

Her yıl binlerce hayvanın barınaklara kapatılarak hiçbir kaydı tutulmadan, keyfî gerekçelerle öldürüldüğünü gizlemek için servis edilen haberler bunlar. Barınaklar iktidarın ve devletin kapatarak kontrol altına alma mantığıyla inşa edilmiş, hayvanların doğal ortamından, yaşamından uzaklaştırıldığı, insan ilişkisinden koparılıp tecrit edilmesini hedefleyen mekânsal düzenlemelerdir. Tabii ki DEM PARTİ olarak bunun karşısında olduğumuzu söylüyoruz ve diyoruz ki: Asla kabul etmiyoruz bunu, tüm canlılar için özgür, eş yaşamda ısrarımız sürecek.

Sokağımızda, mahallemizde yaşayan köpekleri bulundukları yerlerde yaşatmak için mücadeleyi sürdüreceğiz, halkımızı selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)