GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:112
Tarih:29.07.2024

DURSUN ATAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Hayvanları Koruma Kanunu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 14'üncü maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sayın milletvekilleri, teklifin görüşülen maddesinin önerdiği değişiklikle büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu 25 bini aşan belediyeler 31 Aralık 2028 tarihine kadar hayvan bakımevleri kurmak, mevcut bakımevlerinin de koşullarını iyileştirmekle yükümlü hâle getirilmektedir. Ancak bundan daha üç yıl önce 2021 yılında getirilen mevcut düzenlemede de büyükşehir belediyelerine, il belediyelerine ve nüfusu 75 bini aşan belediyelere hayvan bakımevi kurmak için verilen süre 31 Aralık 2022 olarak belirlenmişti, diğer belediyeler içinse 31 Aralık 2024 tarihi öngörülmüştü. Şimdi bu süre dört yıl daha uzatılmak istenmektedir. Kanunu getirirken uygulanabilir olup olmadığına bakmayan üç yıl boyunca getirdiği kanunun uygulanıp uygulanmadığını denetlemeyen iktidar aynı düzenlemeyi kopyalayıp süresini uzatıp geri getirmiştir.

Bugün 1.391 ilçe ve beldenin 1.200'ünde bakımevi bulunmamaktadır. Olan bakım evlerinin de çoğu ise bakımsızlıktan dökülmektedir. Üç yıl boyunca uygulanmayan kanun gelecek dört yılda nasıl uygulanacaktır? Üç yıl boyunca hiç denetlenmeyen kanunun bugün uygulanmasını kim denetleyecektir? "Bu kanunla köpekler bakımevine alınacak." deyip, bakımevi kurma zorunluluğunu 2028 yılı sonuna kadar uzatmak nasıl bir çelişkidir? İlgili bakanlık daha önce bu konuda tek bir denetleme yapmış mıdır?

Değerli milletvekilleri, teklifin gerekçesinde yerel yönetimlerin bu konuda altyapısının ne düzeyde olduğuna ilişkin bir bilgi yoktur. Ne büyüklükte bir alan gerektiğiyle ilgili bilgi yoktur. Ne kadar personel ihtiyacı olduğuyla ilgili bilgi yoktur. Ne kadarlık bir yatırım gerektiğiyle ilgili hiçbir veri yoktur. Üstelik barınak yapıp köpekleri bu barınaklara koymakla da iş bitmemektedir. Mama, ilaç, tedavi, salgınla mücadele, veteriner ve personel gibi daha pek çok barınak işletme gideri de bulunmaktadır. Ancak teklif sadece "Kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin -il ve ilçelerde- binde beşi, büyükşehirlerde ise binde 3 oranında kaynak ayırır." demektedir. Bu ibarenin aynısı eski kanunda da vardı ancak yeni düzenlemede bu hususta hiçbir değişiklik yapılmadığı görülmektedir. Hatta bu fıkra uyarınca "Ayrılan ödenekler başka bir amaç için kullanılamaz." denilmekteydi. Bu bahislerden bütçe ayrıldı mı? Ayrılmadı. Hayvan bakımevi yapıldı mı? Yapılmadı. Üç yıl önce getirilen kanunda da belirtilenin dışında ek bir bütçe verildi mi? Verilmedi. Belediyelere bu iş için ekstra personel istihdam edebileceği ek personel kadrosu verildi mi? Verilmedi. Ek veteriner kadrosu verildi mi? Verilmedi. Dün uygulanmayan maddenin aynısını tekrar getirmenin nasıl bir yararı olacaktır? Gerekçede bu açıklandı mı? O da açıklanmadı. Ama tüm bunlara rağmen Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere merkezî yönetimin hiç elini taşın altına sokmadığı, kâğıt üzerinde bütün sorumluluğun sadece yerel yönetimlere bırakıldığı bir kanun teklifi hazırlanmıştır. Nitekim, belediyeler kendilerindeyken kanunun uygulanmamasına göz yuman, denetim yapmayan AKP iktidarı, daha geçtiğimiz günlerde SGK borçları üzerinden muhalif belediyelere aba altından sopa gösterdiği gibi şimdi de burada kaybettiği belediyeleri cezalandırmaya çalışmaktadır. toplumu kutuplaştırıp vatandaş ile belediyeleri karşı karşıya bırakmaktadır.

Değerli milletvekilleri, bu kanunun bu bütçelerle uygulanamayacağı açıktır. Bu yüzden sadece bu kanunda kullanılmak üzere belediyelere İller Bankasından gelen payları dışında bir fon oluşturulmalı ve bu paranın denetimi sıkı bir şekilde sağlanmalıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

DURSUN ATAŞ (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN - Buyurun.

DURSUN ATAŞ (Devamla) - Barınakların hayvanlar için yaşanılabilir olduğunun denetimi yapılmalı, tüm sorumluluk yerel yönetimlere bırakılmamalı, merkezî yönetim ve Bakanlık sorumluluk almalıdır. Bu şekilde önce yeterli kapasitede ve hayvan refahına uygun barınak inşa edilmeli, daha sonra sahipsiz hayvanların toplanması gerekmektedir diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)