GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:5
Tarih:09.10.2024

MEHMET MUSTAFA GÜRBAN (Gaziantep) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun teklifinin 29’uncu maddesi üzerine söz almış bulunuyorum. Değerli milletvekilleri, konuşmamda Sayın Tekin’in iş bitiriciliğinden ve vizyonerliğinden bahsedeceğim. Sayın Tekin altından kalkılamayacak işleri layıkıyla başardı, sağ olsun, okullarımız pırıl pırıl, her okulda öğrencilere bir öğün yemek veriyor, ders kitapları okulun ilk günü öğrencilerimizin sırasında hazır bekliyor(!) Tabii ki biz böyle olmasını isterdik ancak Sayın Bakanımız bunları başaramadı. Sayın Tekin öylesine başarılı ki şu anda Ankara’nın göbeğinde Keçiören ilçesinde hâlâ okul kitabı dağıtılamayan sınıflar var(!) Gözünün önünde, Ankara’nın merkezinde bile daha kitap dağıtılamamış; acele edilmesineyse hiç gerek yok çünkü daha sınavlara iki üç hafta var(!) Bakanın elinde veri olmaması bizi şaşırtmıyor. Bize ulaşırsa kitap dağıtılamayan okullardaki sınıfların listesini verebilirim. İş bitirici, çalışkan Tekin, sağ olsun, okullarımızı öyle bir hâle getirdi ki okul müdürleri velilere “Okulları temizleyelim.” diyor; işte 2’nci yüzyıl Türkiyesinin eğitim vizyonu. Bu zamana kadar neler gördük, neler duyduk ama bugüne kadar böyle bir durumla hiçbir zaman karşılaşmadık. Sayın Tekin okullardaki temizlik problemini ve personel eksikliğini X platformundan duyar duymaz hemen harekete geçti. İnternette videolar yayınlandıktan sonra çalışkan Bakanımız hemen 30 bin personel alınacağını duyurdu. Gözünün önünde olanları bile bilmeyen Tekin, ülkemizdeki açlık sınırı altındaki çocuk sayısını nereden bilsin? Bodurluk gittikçe artıyor. “Her öğrenciye en az 1 öğün yemek verilmelidir.” diyoruz ama Sayın Tekin daha Ankara’nın göbeğinde kitap bile dağıtamıyor, okulları temizletemiyor. Değerli milletvekilleri, tasarruf tedbirleri kapsamında, taşımalı eğitim veren okulların yönetmeliğinde bir değişikliğe gidildi, birçok kırsal bölgede servisler kaldırıldı. Bu durum çok ciddi mağduriyetler yaratmıştır. Servis imkânı olmadığı için şu anda okula devam edemeyen birçok öğrencimiz bulunmaktadır. Her zaman ne deriz: “Boğazımdan, kendi ihtiyacımdan kısar ama çocuklarıma yeterim.” Hiç kimse kendi çocuğundan tasarruf etmez. Peki, Hükûmetimiz neden evlatlarımızdan tasarruf etmekte? Kamu imkânlarının üstüne çökmüş akbabalardan tasarruf etmek varken neden çocuklarımızdan tasarruf ediliyor. Okula devam etmeyen öğrencilerimiz kuvvetle muhtemel çocuk işçi olacaktır. okula devam edemeyen kız çocuklarımızın erken evliliğe yöneleceği muhtemeldir; bu, kabul edilemez bir durumdur. Sayın milletvekilleri, vizyoner Bakanımız dün öğretmenlere mesaj atmış. Ne demiş mesajında? “Öğretmenevlerindeki kafelere, gelin, hep beraber ortak isim bulalım.” demiş. Bir de Sayın Bakana diyorsunuz ki: “Öğretmenlerin yanında değil.” Adam daha ne yapsın(!) Konu öğretmenevleri kafeleri olduğunda katılımcı, çoğulcu, demokratik olan Sayın Tekin, konu mülakata gelince tek adamcılık oynamaya devam etmekte. Millî Eğitim Bakanlığı öğretmen mülakat sonuçlarını e-devlete yükleyip yarım saat sonra sonuçları kaldırdı. Sayın Bakan “Mülakat sonuçları sızdırıldı.” şeklinde açıklama yaptı. Mülakat sonuçlarını sızdıran kimlerdir? Sızdırılma neticesinde Bakanlık cezai yaptırımda bulundu mu? Bunu Bakana soruyoruz. Birçok kişi sonuçlarını gördü. Görülen puanlardan çıkan sonuç mülakatların adaletli olmadığıdır; bazı şehirlerde KPSS puanına çok yakın puanlar verilirken bazı şehirlerde aynı performansa çok daha yüksek puan verildiği anlaşılmıştır. Kontenjan içinde olan öğretmenlerin kontenjan dışı kalması hâlinde onarılamayacak tahribatlar meydana gelecektir. Öğretmenlerimizin mülakat sonuçları KPSS puanlarına göre düzenlenerek açıklanmalıdır. Atanamayan öğretmenlerimizi, sınıflarda bekleyen öğrencileriyle bir an önce buluşturalım. Değerli hazırun, basına yansıyan bilgilere göre, Millî Eğitim Bakanlığı bütçesinden “STK” adı altında faaliyet gösteren tarikat ve cemaat vakıflarına yaklaşık 6 milyar TL aktarılmıştır. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Tamamlayın Sayın Gürban. MEHMET MUSTAFA GÜRBAN (Devamla) – Biz gavsların, şeyhlerin ve şıhların el etek öpen müritleri değiliz; Çanakkale'de yedi düveli yerin dibine gömen, büyük Türk milletinin önderi Mustafa Kemal Atatürk'ün askerleriyiz. Yüce Türk milletini saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)