Konu: | Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 8 |
Tarih: | 16.10.2024 |
ORHAN SÜMER (Adana) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Teklifi’nin 7’nci maddesi üzerine söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Teklifin 7’nci maddesi sadece bir düzenleme maddesidir. Zaten son dönemde görüşülen kanun tekliflerinin, yandaş medyada her gün köpürtülen konuların, siyasi nabız yoklama yöntemlerinin vatandaşın yaşadığı sorunları unutturmak için olduğunu hepimiz biliyoruz. Ben bugün burada, iktidarın uzun yıllardır uyguladığı yanlış mülteci ve sığınmacı politikalarının ülkemizde nasıl derin bir demografik değişime yol açtığını ve bu durumun yarattığı sorunları bir kez daha anlatmak istiyorum. Türkiye, yıllardır büyük bir göç dalgasıyla karşı karşıya ancak bu göçün yönetme biçimi sadece mülteciler ve sığınmacılar için değil, aynı zamanda vatandaşlarımız için de çok ciddi sorunlar yaratmaktadır. Özellikle memleketim Adana ve Mersin, Gaziantep, Hatay, Kilis gibi sınır ve büyükşehirlerimizde bir göç dalgasının etkileri en yoğun şekilde hissedilmektedir. Bazı fotoğraflar göstermek istiyorum. Bakın, burası Büyük Saat Kulesi, turistik merkezlerden biri, ayrıca gastronomi merkezi de sayılır, gece gündüz fotoğraflardaki gibi ışıl ışıldır; internette “Adana” yazdığınızda hemen karşınıza çıkar. Değerli milletvekilleri, burası da Adana’mızın Kozan ilçesine bağlı Anavarza Kalemiz, romanlara konu olmuştur; bu güzelliği dünyanın hiçbir yerinde bulamazsınız, insanı büyüleyici bir dokusu vardır. Burası âdeta bir kartpostal gibidir, Adana’mızda tam güneş batarken bir pamuk tarlası. AKP iktidarı tarımı bitirdiği için bulutlar yeryüzüne inmiş gibi gözüken bu görüntüye rastlamak da artık mümkün değil. Değerli milletvekilleri, bu fotoğraf bir Avrupa kentinden değil Adana’da Portakal Çiçeği Festivali’nden; Türkiye’nin aydınlık yüzünü gösteren, insanların mutlu olduğu, festivallerin yasaksız ve sorunsuz yapıldığı günlerden; baktığımız zaman içimizi ısıtan fotoğraflar. Şimdi bazı konulara da değinmek istiyorum. Biz Adana’nın göğsünü kabartacak yüzlerce örnek verebilirim ancak şimdi de gelelim yirmi üç yıllık AKP’nin uyguladığı yanlış mülteci ve sığınmacı politikasından sonra şehrimizdeki görüntülere. Bakın, sırayla birkaç fotoğraf göstermek istiyorum. Burası âdeta küçük bir Afganistan, Suriye, Irak ya da Pakistan’dan kareler değil bu, memleketimde çekilmiş, Adana’da çekilen bir fotoğraf karesi. Şehrimizin sadece görüntüsü değişmiyor, yıllardır demografik yapısı da değişiyor. Bakın, burası da Adana’da tekrar başka bir sokakta çekilen fotoğraf. Maalesef, hayat tarzı, gelir kaynağı, eğitim durumu, okullardaki öğrenci sayısı, esnaf, iş gücü, sosyal ilişkiler, gündelik alışkanlık baştan aşağı bu durumu etkiliyor. Bu fotoğrafları fazlasıyla gösterebilirim. Yerli halk ile sığınmacılar arasında sosyal gerilim artıyor, gerilim suça dönüşüyor, şehrimizde güven azalıyor, korku başlıyor, her gün çok sayıda adli vaka meydana geliyor. ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) – Adana’yı bitirmişler, Adana’yı. ORHAN SÜMER (Devamla) – Bunlar; yaralama, taciz, uyuşturucu, cinayet gibi kesinlikle çözüm üretilmesi gereken konular oluyor. İşsizlik oranlarının arttığı, sosyal hizmetlere erişimin zorlaştığı ve suç oranlarının yükseldiği şehirlerde güvenlik, sosyal hayat ve huzur tehdit altındadır. Biliyorsunuz, Türkiye ortalamasında, Adana'da uyuşturucu ve cinayet 1’inci sırada. Değerli milletvekilleri, bir ülkenin göçmen kabul etmesi elbette ki insani bir meseledir ancak bu sürecin sağlıklı bir şekilde yönetilmesinin, entegrasyon politikalarının devreye sokulmasının ve şehirlerimizin demografik yapısının korunmasının büyük önem taşıması lazım. Sınırlarımızın kevgire döndüğü, ne idiği belli olmayan milyonlarca kişinin elini kolunu sallaya sallaya ülkemize giriş yaptığı, vatandaşlığımızın parayı verene altın tepside sunulduğu bu düzeni mutlaka değiştireceğiz. (CHP sıralarından alkışlar) Şehirlerimizin yeniden güven içerisinde, sokaklarında dolaşabildiğimiz, festivalleriyle Avrupa kentlerini andıran, kadınların, çocuklarımızın korkmadan sokağa çıkabildiği, şehirlerimizin dokusunun yeniden canlandığı güzel günlere döndüreceğiz sözünü veriyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından “Bravo!” sesleri, alkışlar)