Konu: | Kadın cinayetlerine ilişkin gündem dışı konuşması |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 17 |
Tarih: | 12.11.2024 |
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Öncelikle, size de geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü ölümünün 86'ncı yılında burada anmak isterim ve UNESCO'nun tanımını sizlerle burada paylaşmak isterim: "Dünya barışının öncüsü, bütün yaşamı boyunca insanlar arasında renk, dil, din, ırk ayrımı yapmayan, eşi olmayan devlet adamı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk." Önünde saygıyla eğiliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
Evet, sevgili milletvekilleri, değerli milletvekilleri; bu kürsüye kadın cinayetlerinin sona ermesi için yapacağım çağrı konuşması nedeniyle çıktığım için son derece üzgünüm. Kadınları öldürülen bir ülkede yaşamaktan da utanç duyduğumu burada ifade etmek isterim. Ülkemiz, âdeta kan gölüne döndü; nefret söyleminin alabildiğine arttığı, silahlanmanın bir tıkla bilgisayar üzerinden alabildiğine çoğaldığı bir ortamda her yerde kadın cinayeti mahalline dönüşmüş bir ortam var ne yazık ki. Ülkemizde her gün en az 3 kadın öldürülüyor ve maalesef, en az 500 kadın her yıl cinayete maruz kalıyor. Bunu bir rakam olarak ifade etmekten de çok büyük zül duyduğumu belirtmek isterim.
Bakın, 4.401 kadın sadece 2008 yılı ile 2023 yılları arasında erkekler tarafından katledilmiş bulunuyor. 2024 yılının ilk on ayında 343 kadın cinayete maruz kalıyor, 217'sinin sebebi belli değil. Türkiye'de ne yazık ki kadın cinayetleri artış gösterirken şüpheli şekilde yaşamını yitiren kadınların sayısı da her geçen gün artıyor.
Adana'da geçtiğimiz günlerde on iki saat içerisinde tam 5 kadın öldürüldü arkadaşlar. Geçtiğimiz pazartesi günü bir taziyeye gittiğimde -Fahriye Asena Eskikanbur iş yerinde silahla öldürüldü ve onu öldüren polis de intihar etti- annesi ne dedi biliyor musunuz arkadaşlar? "Kızımı öksüz büyüttüm, bakıcılık yaparak büyüttüm. Ben bir kör kurşuna gitsin diye mi büyüttüm kızımı?" dedi. Yine, öldürülen kadınlardan birisi Manisa'nın Demirci ilçesinde, polis lojmanında kafasından vurulmuş hâlde bulunan Yeşim Akbaş. Annesi "Mahkeme üzerindeki baskı kalksın." diyor. Değerli milletvekilleri, ne cevap vereceğiz bu annelere?
Değerli AK PARTİ milletvekilleri, değerli MHP milletvekilleri; sizlerin vicdanına sesleniyorum. Aynı sayaç gibi her gün kadın cinayetleri artıyor, buna ne zaman "Dur!" diyeceğiz, bir "Dur!" demeyecek miyiz arkadaşlar? (CHP sıralarından alkışlar) Gerçekten yüreğiniz sızlamıyor mu, vicdanınız sızlamıyor mu arkadaşlar? Korkunç bir olayla karşı karşıyayız. Daha ne kadar kadının öldürülmesi gerekiyor?
Bakın, 1 Temmuz 2021'den, İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırıldığı günden bugüne tam 1.113 kadın öldürüldü, 701 kadın da şüpheli şekilde ölü bulundu. Bunları rakam olarak ifade ediyoruz, her birinin arkasında bir hikâye var. Sözleşmeden çıkılan 2021 yılında 280 kadın cinayeti yaşanırken takip eden bir yıl sonra yüzde 20 artmış arkadaşlar. Niye İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıyoruz arkadaşlar? Bize soruldu mu? Bu Meclisten onayla geçen İstanbul Sözleşmesi herhangi bir kadına sorularak mı kaldırıldı? Böyle bir şeye hakkınız var mı? "6284" diyorsunuz, onun da etkin uygulanmaması nedeniyle her gün 3 kadın cinayetiyle karşı karşıya kalıyoruz arkadaşlar. Ben bu konuşmayı geçen hafta yapacaktım, o günden bugüne rakamları güncellemek durumunda kaldım. Ne acı, öyle değil mi? Yani gerçekten yüreğimiz daralıyor arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)
Kadına yönelik şiddetle mücadele etmenin tek yolu bu sorunun sebebi olan toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmak, bu mücadelenin en net ve kapsamlı ifadesi İstanbul Sözleşmesi'ni yeniden hayata geçirmektir.
Değerli milletvekilleri, kadınları şiddete karşı korumak, kadına yönelik her türlü ev içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve tamamen sona erdirmek amacını güden İstanbul Sözleşmesi kadınlar için yaşamsal önemdedir ve yeniden hayata geçirilmelidir. Sözleşmeyi yeniden hayata geçirmezsek, 6284 sayılı Yasa'nın etkin olarak kullanılmasını sağlamazsak kadın cinayetleri için daha çok burada konuşmaya devam edeceğiz ne yazık ki. Bakın, her gün birçok kadın maalesef silahlı aletlerle yaşamdan koparılmakta. Bireysel silahlanmanın önü alınmamaktadır. Buna ilişkin, ruhsatsız silah sayısının 36 milyona dayandığını buradan sizlere bir kez daha hatırlatmak isterim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Şevkin.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) - Hemen bitiriyorum.
Evet, Türkiye'de sadece kadın cinayetlerini değil, bu nefret söyleminin, bu nefret dilinin, cinayetlerin alabildiğine arttığı ve insanların neredeyse normal bir şekilde ölmediği bir ülke hâline dönüştürüldüğü bir süreci yaşıyoruz arkadaşlar. Derhâl bu silahsızlanma sağlanmalı, bir tıkla internetten silah alınmasının önüne geçilmeli, bu şiddet söylemine son verilmeli. Kadına yönelik şiddetin, tacizin tecavüzün sonlanması, suçluların hak ettiği cezayı almalarına dönük müeyyidelerin uygulanması, mağdurların haklarını aramasına yönelik var olan yasaların hayata geçirilmesi büyük önem arz etmektedir. Kadınların siyasete katılımı, eşit temsili ve uluslararası sözleşmelerin hayata geçirilmesi önemlidir diyorum. Artık yeter! Kadın cinayetleri son bulsun, son bulsun, son bulsun diyorum.
Teşekkür ediyorum. (CHP ve DEM PARTİ sıralarından alkışlar)