GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:18
Tarih:13.11.2024

CHP GRUBU ADINA ASU KAYA (Osmaniye) - Sayın Başkan, CHP grup önerimiz üzerine söz aldım. Yüce heyetinizi, Genel Kurulu ve bizi izleyen tüm yurttaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.

Lakin, bugün, Genel Kurulun açılışında Sayın Özlem Zengin'in şahsıma yönelik birtakım sözleri, soruları oldu. Öncelikle onları yanıtlayarak başlamak isterim.

Şimdi, Sayın Zengin demiş ki...

Sayın Zengin...

ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Buradayım, dinliyorum.

ASU KAYA (Devamla) - "Ben siyasete yoksul mahallelerde çalışarak, o evlerde siyasi programlar düzenleyerek geldim." demişsiniz. Ben de bir hekim olarak yirmi üç yıllık meslek hayatımın sekiz yılını verem savaş dispanserlerinde yoksul hastalarla ve on beş yılını o yoksul bıraktığınız mahallelerde, bebekleri şekerli suyla kandırılan tuvaletsiz o evlerde çalışarak, tam on beş yıl oralarda hizmet vererek geldim. (CHP sıralarından alkışlar)

ADEM YILDIRIM (İstanbul) - Bedava hizmet etmedin ya, maaşını aldın. Bedava hizmet etmedin, karşılığını aldın.

ASU KAYA (Devamla) - Dolayısıyla ben de siyasete öyle paraşütle, uçurtmayla, tepeden inmedim; bebeğinin altını bağlayacak bez parası olmayan, hâlen elenmiş toprağı bebeğinin altına bez yaparak saran o yoksul insanların, kadınların mahallelerinden geldim ben.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, az önce de uyarmıştım, lütfen, hatibi dinleyelim.

ASU KAYA (Devamla) - Hâlâ bu ülkede anneler çocuklarını şekerli suyla kandırıyor

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Ücretsiz mi yaptın?

ASU KAYA (Devamla) - Diğer yandan, bir diğer sorunuz... Türkiye Cumhuriyeti'nin koskoca Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının yapmadığını, o kocaman bütçeleriyle yapmadığını, küçücük bir ilçe belediyesinden, tasarruf tedbirleriyle elini kolunu bağladığınız belediyelerden beklemenizi de açıkçası hayretle karşılıyorum.

Diğer yandan, "tweet"imden belli ki rahatsız olmuşsunuz, orada dedim ki: "Bütün yurttaşlar, insanlarımız sizin gideceğinizi görüyor." Evet, o insanlar çarenin Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu görüyor ve sizin gidişiniz için gün sayıyor. Evet, bu ülkede artık her gün isyan günü, artık her gün ayrı bir acı gün; üst üste acıların yaşandığı bir ülke hâline geldi maalesef. Bu ülke yoksulluk yüzünden çöp karıştırırken öldürülen Şirin Elmas'ın ülkesi oldu maalesef, cinsel istismara uğrayarak ölen Sıla bebeğin; hâlâ kim tarafından, neden, nasıl öldürüldüğü belli olmayan Narin'in, fakirliğin yaktığı çocukların ülkesi burası. Yoksulluğu sadece izleyen sizin iktidarınızın onlara öğrettiği çaresizliği yaşadı onlar ve kaybettik biz onları. Anadolu ve Trakya her karışında kadınlar ve çocuklara yakılan ağıtlarla inlerken önceki gün, evet, 5 çocuğumuz İzmir'de yandı ve o çocukları -siz kabul etmeseniz de- yoksulluk yaktı. Sizin yarattığınız sefalet, yoksulluk yaktı onları. Sayın Zengin, dün burada acılar çok tazeyken siz oturduğunuz yerden ahkâm kestiniz, yargı dağıtıp ancak anneyi suçladınız. Sayın Zengin "Siz bir de annenin hayat tarzına bakın." dediniz ve sustunuz. "Hayat tarzı" dediniz ve sustunuz.

ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Öyle demedim, öyle demedim.

ASU KAYA (Devamla) - Çöplüklerden yiyecek arayan, hurda parası peşinde koşan bir kadının, bir annenin nasıl bir hayat tarzı olabilir? Yaşanan bu çaresizliğin acaba nasıl bir tarzı olabilir? Sayın Zengin, bir kadın milletvekili olarak esas konuşmanız gereken bu değil, lütfen.

ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Genel Kurula hitap etmelisiniz, herkes, genele; vallahi bravo yani!

ASU KAYA (Devamla) - Gelelim konuşmanız gerekene; o sefaleti Bakanlık 18 defa görmüş ve çocukları almaktan başka bir çözüm üretememişsiniz maalesef. Bir anne tabii ki çocuklarından ayrılmak istemez. Siz ister miydiniz, evlatlarınız var? O evi gördünüz, o annenin neler düşündüğünü biliyorsunuz. Peki, iktidar olarak siz kafa yordunuz mu; bir genç kadın, bir anne nasıl bu hâle geldi, buna kafa yordunuz mu? Herhâlde bu hayatı o da istemezdi Sayın Zengin. Size ve iktidarın tüm kadın milletvekillerine soruyorum: Hayat hepimize acaba eşit mi geliyor? Hayat hepimize acaba her zaman eşit fırsatlar mı sunuyor? Bu yaşadıklarının mesulü o kadın mıdır, o anne midir? Eğer siz yirmi iki yıllık iktidarınızda o söylediğiniz sosyal devletin gereği olan, sizin söyleminiz güçlü kadın ve çocuk politikalarını geliştirebilseydiniz, o kadına güvenceli bir çalışma ve yaşam ortamı sağlayabilseydiniz o çocuklar bugün yaşıyor olacaktı ama artık yoklar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Kaya.

ASU KAYA (Devamla) - Sayın Başkan, suçu anneye, kadına yüklemek en kolaycı yaklaşım maalesef; suçu belediyeye yüklemek iktidar için en kolaycı yaklaşım. Siz hâlâ "3-5 çocuk yapın." demeye devam ediyorsunuz ama biliyor musunuz, bu ülkede 15-19 yaş arası her bin kadından 13'ü doğum yapıyor. Melisa Sinem de neredeyse her yıl doğum yapmış. Peki, hani aile planlama politikanız, nerede kadın sağlığı politikanız? Siz tüm bu eşitsiz şartlar altında hâlâ "Her şeyin altında parasal sebepler mi var?" diyebiliyorsunuz Sayın Zengin. Evet, günümüz Türkiyesinde ve dünyasında paranız varsa karnınız tok, yoksa karnınız aç, çocuklarınız aç, yanarak ölürler. Ama bu aile, bu çocuklar açken siz burada devletin bir yıl içinde bu aileye 110 bin TL destek verdiğini söyleyebiliyorsunuz. Hatırlatayım: 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 67 bin, 6 boğaz için ayda 10 bin TL bile vermemişsiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ASU KAYA (Devamla) - Sayın Zengin, bundan utanmanız gerekirken maalesef dün burada övündünüz bununla. Bugün geldim, saygımdan ötürü size cevap vermedim ama bugün burada bu söz hakkımı kullanmak istiyorum Sayın Başkan.

ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Bir hanımefendi olarak çok saygın bir cevap verdiniz, size yakışır; bir hanımefendi olarak çok saygın bir cevap verdiniz, yakıştı!

ASU KAYA (Devamla) - Cümlelerimi tamamlamak istiyorum.

ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Yok, öyle bir şey yok Sayın Başkan. Öyle bir usul yok.

BAŞKAN - Sayın Kaya, artı bir dakika verdim, diğer vekillere vermedim; kayda geçsin diye devam edin, mikrofonu açmıyorum.

ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Öyle bir usul yok. Yani adımı 10 kere söylediği için 10 ayrı sataşma kabul ediyorum.

ASU KAYA (Devamla) - Bütçe zamanındayız Sayın Zengin, orta vadeli programlar yapıyorsunuz ama içinde bir cümle çocuk yok; kadınları güçlendirmeye, çocukları korumaya bütçe yok, yoksullukla mücadeleye bütçe yok, sadece yönetmeyi biliyorsunuz iktidarınızın devamı için. 4 milyondan fazla hane devlet desteği olmadan yaşayamıyor; 5,4 milyon çocuk yoksulluk sınırının altında.

BAŞKAN - Sayın Kaya, teşekkür ediyoruz, tamamlayın lütfen.

ASU KAYA (Devamla) - Evet, maalesef, maalesef daha çok cümlelerimiz vardı. Yerimden söz talebinde bulunacağım Sayın Başkan. (CHP sıralarından alkışlar)