| Konu: | Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 19 |
| Tarih: | 14.11.2024 |
HÜSMEN KIRKPINAR (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifinin 14'üncü maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Görüşmekte olduğumuz bu teklifle, aslında iktidar partisi -torba yasa icadından bu yana çok sıkça başvurduğu- teamülleri ve gelenekleri ortadan kaldırmak, yeni bir yöntemle yargıdaki etkinliklerini artırmak istiyor. Yani 15'inci maddeyle ilgili de 5235 sayılı Kanun’un 44'üncü maddesindeki ilgili yerlere "cumhuriyet başsavcıvekilleri" ibaresini eklemek için. 14'üncü madde ve 15'inci maddeleri birlikte ele aldığımızda bu maddelerin yargının siyasallaşmasına kapı aralamak için getirildiği açıkça görülmektedir. Cumhuriyet başsavcı vekilleri yargı fonksiyonu açısından son derece önemli görevleri yerine getirirler. Cumhuriyet başsavcısı mevcut düzende atama usulüyle göreve gelirken cumhuriyet başsavcı vekilinin kıdeme göre göreve gelmesi yargıda hiyerarşinin sağlıklı yürütülmesi bakımından oldukça önemlidir.
Atamalarla yapılacak görevlendirmelerde görülecektir ki asla uzmanlık, ihtisas, liyakat ve beceri söz konusu olmayacaktır; siyasi iktidar tarafından müdahaleler kaçınılmaz olacaktır. Ayrıca başsavcı vekili sayısının artırılması, müspet gelişmelerin yaşanmasından ziyade bürokrasinin artmasına ve karar alma sürecinin yavaşlamasına neden olacaktır.
Komisyon görüşmeleri sırasında İYİ Partili üyelerimizin 15'inci maddenin teklif metninden çıkarılması için verdikleri önerge reddedilmiştir. Aynı önergemiz doğrultusunda şimdi burada, bu maddenin metinden çıkarılmasını öneriyoruz.
Değerli milletvekilleri, bu teklif bir torba kanun teklifi niteliğinde olup içinde 12 ayrı kanuna ilişkin değişiklikler yer almaktadır. Hükûmet hemen hemen her kanun teklifinde olduğu gibi bu teklifte de ısrarla şansını deniyor. Amacınızın yasama yetkisini yürütmeye devretmek olduğunu biliyoruz. Anayasa’nın 7'nci maddesinde yetkinin devredilmezliği çok açık bir şekilde belirtiliyor. Anayasa'da yer alan hükümlere uymak her yurttaş için ama öncelikle bu devleti yönetenler için bir mecburiyettir. "Anayasa'yı bir kere delmekle bir şey olmaz." deyip Anayasa’nın arkasından dolanıyorsunuz. Getirdiğiniz her yeni teklifte Meclisi Anayasa tarafından iptal edilen maddeleri değiştirmek için bir araç gibi kullanmaya çalışıyorsunuz.
Değerli milletvekilleri, bu değişiklikleri konuşmak yerine yargının, adaletin ve hukukun olmadığı bir süreçte yapılan yanlışlıkları konuşmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. Son beş yılda 9 yargı paketi getirdiniz, 10'uncusu ise hazırlık içinde, yolda. Türkiye'nin geldiği noktaya baktığımızda "Bu yargı paketleri acaba hangi ciddi sorunlara çare oldu?" diye sormak istiyoruz.
Türk hukuk sistemi "adalet mülkün temelidir" anlayışı esasına dayanır. Bu nedenle devlet anlayışımızda yargının adil ve bağımsız şekilde işletilmesi vazgeçilmez bir kuraldır. Yasaların güncellenmesi ne kadar önemliyse yargı bağımsızlığı da aynı derecede hatta belki daha da önemlidir. Kabul edilen yargı paketlerinde ve şu an görüştüğümüz teklifte bu hususa hiç değinilmemiş olması yapılacak düzenlemelerin hukuk sistemimizdeki temel sorunları çözmekten uzak bir çalışma olduğunu bizlere göstermektedir. Esasen sorunlarımızın ana kaynağı sadece yasal mevzuatta var olan eksiklikler değildir, mevzuatın uygulanmasında yaşanan bakış açılarından kaynaklanan tavırlardır. Bugün Türkiye'nin yapması gereken şey, yapısal reformdur. Nedir bu? Türkiye'de yargı bağımsızlığı güvence altında değil. İlk olarak hukukun üstünlüğünü ve yargının bağımsızlığını sağlamak zorundasınız. Yargı, yürütmenin emrinden kurtulmadığı ve sarayın emir eriymiş gibi görüldüğü sürece hiçbir çalışma hukuk alanında yaşanan sorunlara çözüm olamayacaktır.
Değerli milletvekilleri, konuşmama Yusuf Has Hacib'in Kutadgu Bilig eserindeki "Adalet göğün direğidir, yıkılırsa gökyüzü yerinde durmaz." sözünü anlamaya davet ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)