| Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 20 |
| Tarih: | 19.11.2024 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; yerel yönetimlerin kamu kaynaklarını en rantabl ve en etkili biçimde kullanmaları hem bir yasal zorunluluk, aynı zamanda da bir etik meselesidir. Her ikisine de riayet edilmediği takdirde ortaya kul hakkı çıkar ki bu vebalin altından kolay kolay kimse kalkamaz. Üstelik, buradaki hak bireysel bir kul hakkı değil toplu hâlde bütün bir toplumu ilgilendiren kamu hakkına girer ki buna sebep olan onun altında fena hâlde ezilir.
Ankara Belediyesi ve İstanbul Belediyesinin düzenlediği konserlere ödenen rakamlar üzerinden gündeme getirilen keyfî harcamalar konulu tartışmanın aslında sadece bugünün konusu olmadığını hepimiz biliyoruz. İşte, tam bu noktada biz İYİ Parti olarak yirmi iki yıllık AK PARTİ iktidarında yerel yönetimlerle ilgili geriye dönük sorgulamaları da kapsayan bir arınma dönemi öneriyoruz. Hatta Saadet Partisinin bu önergesini destekliyor, el yükseltiyor, on yıllık dönemin değil topyekûn yirmi iki yıllık dönemin araştırılmasını talep ediyoruz.
Efendim, diğer taraftan, Sayın Yusuf Tekin iyi dinlesin; 72,5 milletten bahsediyor, "İttihatçılar gelene kadar barış içinde yaşıyorlardı." diyorsun. Navarin'de, Tripoliçe'de, Özi'de, Harmanlı'da, Yemen'de Türkleri boğazlayanlar kimlerdi? Bırak Türkleri, birbirlerine saldırıp birbirleri arasında da katliam yapıyorlardı. Osmanlı bir yandan cephelerde savaşırken bir yandan da bu 70 bilmem kaç unsur birbirini boğazlamasın diye şehit veriyordu. İttihatçılar bu hengamede Türk'ün istikbalini düşünmüşler, Türk'ün kanını boş yere akıtan bu anlayışa son vermişlerdi. İlhamlarını kuzey Türklüğünün münevverlerinden aldılar, ta Doğu Türkistan'a kadar her coğrafyada Türkler için savaştılar. Türk köylerini basanların, Türk ordusunun lojistik hatlarını vuranların, Türk düşmanlarıyla ittifak yapanların soyundan gelmiyorsan bu ittihatçılık düşmanlığı niye? Profesör olmuşsun, Bakan olmuşsun ama ilkokul öğrencisinin bildiği kadar bile tarih bilmiyorsun.
O nedenle, ittihatçılar ölür, ittihatçılık ölmez.
Teşekkür ediyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)