| Konu: | Bursa'da yaşanan sağlık sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 04.12.2024 |
YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; Bursa Şehir Hastanesinde tuz koktu, kimin umurunda? Bir skandal bitmeden diğeri başlıyor. İnanın, hangi birini dile getireceğimize biz de şaşırıyoruz.
Daha geçen hafta dile getirdiğimiz tıbbi malzemelerin kullanılmış gibi gösterilmesiyle yapılan 400 milyonluk soygunun nasıl olduğunu konuşuyorduk ki şimdi de kamuoyu ve Ağrılı aile, 7 yaşındaki Yüsra Türkoğlu'nun âdeta bile bile ölümüne sebebiyet verecek şekilde tıbbi tedavi hatası sonucu hayatını kaybetmesiyle büyük bir şok yaşıyor. İşte, bu kan dondurucu hadise de maalesef bu kürsüden defaten dile getirmiş olduğumuz şehir hastanesinde gerçekleşiyor.
Efendim, geçtiğimiz hafta Sayın Bakana bu konuda sorular yönelttik, dedik ki: Bakanlığınıza bağlı Bursa Şehir Hastanesine ailesinin bahar nezlesi şikâyetiyle getirdiği, 19 Mayıs 2024 tarihinde yatış işlemleri yapılan ve bir gün sonra 20 Mayıs 2024 tarihinde vefat eden 7 yaşındaki Yüsra Türkoğlu'yla ilgili Adli Tıp Kurumunun ön otopsi raporu tarafınıza ulaşmış mıdır? Hastanenin ölüm raporunda "kalp rahatsızlığı" yazmasına karşın Adli Tıp Kurumunun ön otopsi raporunda vefatın kalp rahatsızlığı sonucu olmadığının ve masum yavrumuzun herhangi bir kardiyolojik rahatsızlığının bulunmadığının belirtildiğinden bilginiz var mıdır? Ailenin, aynı hastanedeki doktorların yanlış serum takıldığını beyan etmeleri nedeniyle soruşturma açılmasını istediği; Bakanlığınızın bünyesindeki Mesleki Sorumluluk Kurulunun toplam 7 üyesinden 4'ünün buna izin vermediği bilgisi tarafınıza verilmiş midir? Hayırdır Sayın Bakan, neden soruşturma izni vermiyorsunuz yoksa buradaki sorumlularınızın da mı tıpkı başhekiminizin olduğu gibi Menzil'le ilgisi var? Yoksa Bursa'da kurumlarda yaşanan bu skandalların üstü neden örtülüyor?
Şu üç soruyu da bir zahmet cevaplandırın Sayın Bakan: Ön otopsi raporunda kalbin altı ve sol yanında ve göğsün ortasında, akciğer sağında ve solunda, ayrıca kalp duvarında kanlı sıvı biriktiği ve boynun yan kısmında kanamalar olduğunun belirtilmesi, tıbbi açıdan "kalp rahatsızlığı" olarak belirtilen ölüm raporunun doğru olmadığı anlamına gelmez mi? Ön otopsi raporu, Yüsra Türkoğlu'nun kalp rahatsızlığı sonucu hayatını kaybettiğini iddia eden ölüm raporunu doğrulamıyorsa Türkoğlu ailesinin, talihsiz kızlarının ölümünden sorumlu hekimler ve pediatri kliniği sorumluları hakkında istedikleri soruşturma izni talebinin Mesleki Sorumluluk Kurulunda tekrar görüşülmesi gerekmez mi?
Son olarak, Bakanlığınızın, kızlarının tıbbi müdahale hatası nedeniyle öldüğünü savunarak hekimler hakkında soruşturma açılmasında ısrar eden ailenin baskı altına alınması ve olayın arkasını bırakmalarını istemeleriyle alakalı tehdit şikâyetlerinden de haberi var mı? Tabii ki cevap yok.
İşte, şimdi, bu hazin olaya korkunç bir iddia daha eklendi, deniyor ki: "Küçük Yüsra'nın ölümünde yenidoğan çetesinin ihmali de var." Aynen bu manşetle verildi haberler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Türkoğlu.
YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Devamla) - Bursa'da, bahar nezlesi şikâyetiyle gittiği hastanede verilen yanlış serum sonrası hayatını kaybettiği ileri sürülen 7 yaşındaki Yüsra'nın ölmeden önce yenidoğan çetesi soruşturması kapsamında kapatılan hastanelerden birine sevk edilmek istendiği aile tarafından defaatle dile getirilmiş. Bu korkunç iddia neden araştırılmıyor?
Yine, fenalaşan Yüsra hastanede bekletilirken görevliler talihsiz kızı İstanbul'da yenidoğan çetesinin hastanesine sevk etmek istiyorlar; ailenin ısrarıyla kabul edilmiyor. On bir saat boyunca sedyede bekletilen, bahar nezlesiyle gelen 7 yaşındaki kızımız Yüsra'nın ne yazık ki cenazesini alıyorlar. Allah aşkına, müsaade edin Sayın Bakan da araştırılsın bu konu.
Heyeti saygıyla selamlıyorum.