| Konu: | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 6'ncı Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 35 |
| Tarih: | 15.12.2024 |
AK PARTİ GRUBU ADINA AYŞEN GÜRCAN (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve saygıdeğer Bakanlarımız; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri seyreden aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, bir anımdan bahsetmek istiyorum; yıl 2009 ve Başbakanlık Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü olarak aile sorunları üzerinde çalışmalar yapıyoruz o dönem. Bu arada 4320 sayılı Ailenin Korunması Kanunu, Çocuk Koruma Kanunu, Engelliler Hakkında Kanun çıkmış ve bu kanunların uygulanma düzeyindeki sorunlarıyla ilgili programlar üzerine çalışıyoruz. Bir şeyi fark ettik, bu kanunların uygulamasında ailelerin tamamına devletin sağladığı desteği götürecek mekanizmada sorunlar yaşanıyor. Muhtar ya da sistemi bilen bir tanıdığı vesilesiyle talep etmeyen, dilekçeyle başvurmayan ailelerin bu imkânlara ulaşmadığını fark ettik ki bu anlamda yapılan analizler sonucunda, daha ötesi, sorunu henüz ortaya çıkmamış ama gelecekte mağduriyet yaşayabilecek aileler hele ki sistemden çok uzaktaysa fark edilemiyor bile, devletin şefkat eli maalesef her haneye ulaşamıyor.
Bir örnek vermek istiyorum yine o dönem yaptığımız araştırmadan; çok uzak değil, yer Ankara, şehrin çeperinde bir semt. Evde baba işçi, malulen emekli ve yatalak. Evin geçimini temizliğe giderek iş buldukça çalışan gayretli bir anne, vefakâr bir anne sağlıyor ve evin en büyük oğlu 19 yaşında, liseye gitmemiş, mesleği yok, zamanının çoğunu mahallenin kahvehanesinde oyun oynayarak geçiriyor. Evin tek kızı 11 yaşında, orta 1'e gidiyor, evinden ve mahallesinden çok memnun değil, en sevdiği etkinlik akşamları yayınlanan dizileri seyretmek. Bizi asıl etkileyen, harekete sevk eden evin en küçük oğlu ki 8 yaşında, adı Murat; zeki, pırıl pırıl bir çocuk, gözleri ışıl ışıl, çalışkan, ilkokul 2'nci sınıfta. Kendi yağlarında kavrulan bir aile, devletten de bir talepleri yok üstelik. Bu aile devletin destek hizmetlerine ulaşamadığı takdirde ne olabilir diye bu gençlerin geleceği için bir simülasyon yaptık uzmanlarla birlikte. "Gelecekte ne olabilir?" diye baktığımızda; onların sürüklendiği o umutsuzluk içinde o gelecek inşa edilirse hem onlar için hem toplum için büyük bir kayıp olacaktı. AK PARTİ hükûmetleri olarak hayal ettiğimiz devlet anlayışı, aileyi ve çocuklarımızı sahip oldukları hayat koşullarına teslim etmeyen, onlara daha iyi koşullar sunmak için müşfik elini uzatan, insanı sadece yaşatmakla kalmayan, daha iyi koşullarda yaşatan bir devlet anlayışıydı.
Peki, bunun için ne yapmalıydık? Yıl 2009, kamu hizmetlerinde bir paradigmaya ihtiyaç vardı ve talep edene hizmet değil ihtiyaç duyma hâlinde olan herkese mahalle mahalle baştan önlem almak gerekebilecek konular için bir sorumlu tayin edilebilir miydi? Çalışmalara başlandı ve bu çalışma bugün Aile Sosyal Destek Programı olarak geçen, "ASDEP" adını verdiğimiz ve başladığı günden itibaren bugün itibarıyla 8 milyon 400 bin haneye ulaşan bir modele dönüştü. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, sosyal politikalar masabaşında "Bir fikrim var." düşüncesiyle yürütülemez. Bizim iktidarlarımızın ortaya koyduğu esas fark sorunları akademik bir bakış açısıyla ele alıp, sahada çözüm üretip bunun modelini oluşturmak ve hayata geçirmek.
Yine, bir örnek vermek istiyorum, bir anı, benim tanık olmadığım ama bana anlatılan, dönemin bir Bakanından bizzat dinlediğim ve dinlediğim zaman sonraki sosyal politikalardaki önemini bir kez daha anladığım bir anı: Yer Bakanlar Kurulu, yıl 2004'ün sonları, 2005'in başları ve evinde engellisi olan ailelere maddi ve sosyal destek vermeyi öngören 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun Tasarısı konuşuluyor. Bir Bakanımız bütçenin bunu karşılamasının -o dönem, düşünün, 2004 yılı, IMF borçlarımız falan da var- getireceği zorluklardan bahsediyor ve altından kalkılamayacağını söylüyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen Sayın Gürcan.
AYŞEN GÜRCAN (Devamla) - Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın cevabı çok önemli burada: "Sayın Bakan, eğer biz bunu yapamayacak isek neden iktidar olduk? Kendi derdine düşmüş, halkı ve ihtiyaçlarını göz ardı eden geçmiş hükûmetlerden ne farkımız var?" (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
İşte, değerli milletvekilleri, AK PARTİ hükûmetlerinin milleti adına, milletin dertleri adına elini taşın altına koyarak imkânsızlıklardan imkânlar üretip insanını merkeze alan bu anlayışı bizleri, milletimizin oylarıyla hep iktidarda tuttu. Biz konuşmayız, yaparız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, bugün AK PARTİ hükûmetlerimizin 23'üncü bütçesini konuşuyoruz. Bu bütçe, bugüne kadar planladığımız projelerin hayata geçirilmesi ve onların izleme ve değerlendirme sonucunda yeniden gündeme alınması ve yeniden geliştirilmesiyle bugünlere geldi.
Koğuşlu ortamdan sevgievlerine, çocukevlerine gelinmesi...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AYŞEN GÜRCAN (Devamla) - Projenin bütçe olarak sıkıntısını biliyoruz.
Sürem bittiği için, Bakanım, sizin şahsınızda Bakanlığınız çalışanlarına teşekkür ediyorum.
Bütçemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)