| Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 16 |
| Tarih: | 07.11.2024 |
MEHMET KARAMAN (Samsun) – Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; hani derler ya “Yeni bir gün, yeni bir heyecan.” Biz Mecliste diyoruz ki: Yeni bir kanun, yeni bir facia. Neden bunu söylüyoruz? Çünkü bu Mecliste ne devlet adabına ne de hukuk devletine yaraşır bir şekilde yasama faaliyetlerini icra edemiyoruz maalesef. “Bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına” ibaresi yine karşımıza geldi. Adına da ne konuluyor? Yargı paketi. İstenilen ne? Paket, kurye gibi hızlı bir şekilde geçirilsin. Bunun neresi sağlıklı? Sadece bu kısmı değil süreç tamamen sağlıksız. Kıymetli milletvekilleri, burası neresi? Gazi Meclis. Ne iş yapar? Yasama ama her kanun çalışmasında bu Gazi Meclise ve misyonuna yakışmayan şeyler duyuyoruz. Gerek bu yargı paketinde gerek diğer torbalarda ve kanunlarda hep yürütme organları tarafından yasama çalışmalarıyla ilgili ilanlar yapılıyor ve müjdeler veriliyor. Siz Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde ne vadetmiştiniz? Kesin bir kuvvetler ayrılığı ama geldiğimiz noktada yürütme tamamen yasamayı domine etmiş durumda ve sizin saray korkunuz buna çanak tutmaktadır. Arkadaşlar, siz, sizi o koltuğa oturtan millî iradeye bağlısınız, saraya ve sarayın bürokratlarına değil. Milletimiz sizi bu koltuklara oturttu ve siz bir yemin ettiniz, o hâlde ahdinize uyunuz ve milletimizin faydasına olanları lütfen önceleyiniz. Görüşmekte olduğumuz yargı paketi 20 kanunda değişiklik yapmaktadır. Bunların her birinin mevcut durumunun ve muhtemel sonucunun az önce ifade etmiş olduğum çalışmayla hesaplanması mümkün değildir; bu durum ise hukuki belirlilik ilkesinin ihlal edilmesi bakımından hukuk devletine ters düşmektedir ve bu yüzden Anayasa’mıza da aykırıdır. Genel hukuk ilkelerinden biri olan, belirlilik için aranan şartlardan olan açık, net, anlaşılır ve benzeri şartlar önümüzdeki kanunda mevcut mudur, sormak istiyorum. Milletimiz hangi kanunun neyi etkilediğini nasıl anlayacak ve öngörülebilirlik nasıl sağlanacak? Bu kanunlar bir şeye fayda sağlıyor aslında. Burada milletimize seslenmek istiyorum: Yeni çıkan kanunları da etki ettiği kanunları da kâğıda çıktı olarak alın ve oturun, önünüze koyun çünkü bu kanunlar yapboz gibi artık. Kanunlardan bir şey anlamasanız bile en azından yapboz oynamış olursunuz, bu da en azından alzaymır ve demansa yakalanmamanıza yarar. Kıymetli milletvekilleri, mevcut kanun maddesindeki hâkim ve savcılık sınavlarındaki konu çeşitliliğin artırılmasını ve özellikle uzun yıllardır uluslararası hukuk ve ilgili nosyonların gerek hukuk lisans eğitiminde gerekse lisansüstü eğitim ve hukuk mesleklerinde geri planda bırakılmasını doğru bulmasak da bu yapılan düzenlemeleri müspet buluyoruz. Umuyoruz ki adaylara fayda sağlar. Mülakata çağrılan aday sayılarının azaltılması inşallah torpil vakalarının önüne geçer diye ümit ediyoruz. Herkesin hakkının karşılığını kazandığı bir ülkede yaşamayı diliyoruz. Bu hakkın tesisinde herkesin rolü olsa da özellikle bağımsız yargı organlarımızın ve unsurlarının yeri çok önemlidir. Torba içindeki bu kanunun 9’uncu maddesine ben “evet” diyeceğim ama bu maddeyi başka yanlış maddelerle örtmeye çalışıp çürük elma ile sağlam armudu karıştırdığınız için kanunun tamamına “hayır” diyeceğim. Elma ile armut toplanmaz. Hele hele çürükleri karıştırırsanız sağlamları da çürütürsünüz. Ayrı kanunlar hâlinde getirseniz çoğunun ittifakla geçeceğini de göreceksiniz. Kıymetli arkadaşlar, hukukun tesisi en kutsal meselelerden biridir. Öyleyse bunu icra edenlerin en iyi şekilde bunun bilincinde ve yeterliliğinde olması gerekmektedir. Yakın zamanda gerçekleştirilen hukuk mesleklerine giriş sınavında sınava giren adayların neredeyse yarısının başarısız olduğunu üzülerek gördük. Bu bizlerin üzerine ciddiyetle eğilmesi gerektiği bir konudur. Burada suç en başta bu Parlamentonundur. Evet, o sınava adaylar girdi ama kötü sonuç hepimizindir, balık baştan kokar arkadaşlar. Muhalefetin verdiği önergeleri dinlemiyorsunuz ama hepsini reddediyorsunuz. Hiç mi uygun önerge vermiyoruz? Kendi getirdiğiniz ve çabuk geçirmeyi arzu ettiğiniz kanunlarda da bu koltuklarda oturmuyorsunuz, yoklama isteyince de kızıyorsunuz. Her konuştuğumuzu reddediyorsunuz. Sorduğumuz sorulara cevap verme yerine “Siyonizme destek veriyorsunuz.” diyerek bizi suçluyorsunuz, sorunun cevabından da kaçıyorsunuz. Burada siyonizme destekle suçlanacak parti varsa siz kendi iktidarınıza ve onların yaptıklarına bakacaksınız, söylediklerine değil. Sizin oturduğunuz koltuklarda bilmediğimiz bir şey mi var, anlamıyorum? Yoklamaya katılıp hemen çıkıyorsunuz. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Buyurun, tamamlayın. MEHMET KARAMAN (Devamla) – Otuz dakika sonra yeter sayıya bile ulaşamıyorsunuz. Türkiye Büyük Millet Meclisinde çıkarmak istediğiniz kanunlardan daha önemli başka görevleriniz mi var? Onu da anlayamıyorum. Şimdi, bir uzlaşma sağlandı, şurada görüyorum ki yeter sayı bile yok. Yani bunu hiç olmazsa karar yeter sayısını şurada bulundurarak bu kanunları geçirirseniz çok iyi olacak. Bütün milletvekili arkadaşlarımızı sorumluluğa davet ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi, CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)