| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 44 |
| Tarih: | 07.01.2025 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; ülkemizde bir taraftan kira artışları yüzde 60'lara dayanıyor, üniversite harçlarına yüzde 44 zam yapılıyor, temel ihtiyaç maddeleri başta olmak üzere her şey sürekli artıyor; buna karşın, asgari ücrete yüzde 30, memur ve emeklilerine yüzde 11, işçi emeklisine de yüzde 15 küsur zam reva görülüyor. Bu rakamlar neyin göstergesi, biliyor musunuz? Bu rakamlar vatandaşın insanca yaşama hakkının hiçe sayıldığının en net göstergesi.
TÜİK'in açıkladığı yıllık enflasyon yüzde 44,38 ama ENAG'ın burada yaptığı araştırma yüzde 83,40; arada tam yüzde 40'lık fark var. Çarşıya, pazara, markete giden herkes biliyor ki yalancı TÜİK'in açıkladığı rakamlar vatandaşın gerçeğiyle bağdaşmıyor; memur ve emeklilere verilen zamlar bu sahte rakamlar üzerinden belirleniyor ve insanlarımız enflasyon karşısında her geçen gün daha da yoksullaşıyor.
2025 yılı vergi, harç ve cezalardaki yeniden değerleme oranını yüzde 44 açıkladınız. 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 21 bini, yoksulluk sınırı 72.500'ü geçti. Hâl böyleyken, bugün lisans mezunu, 9'un 1'indeki en düşük memurun 2024 maaşı 40 bin lira, zamlardan sonra 45.531 liraya yükselecek. 17.500 lira olan en düşük emekli aylığı ise yüzde 11,55 artışla 19 bin liraya çıkacak. Bunlar yaşanabilecek ücretler değildir. Bu konuyla alakalı araştırma önergemiz kabul edilmeli ve beraberinde insanca yaşayacak zamlar verilmelidir. Buradan sendikalara da seslenmek istiyorum: Yetkili sendika MEMUR-SEN ve TÜRKİYE KAMU-SEN ne yapıyorlar? Bakanlığın önünde basın açıklaması. Böyle sendikacılık olmaz. Eğer bugün temsil ettiğiniz kitleler açlığa, yokluğa, yoksulluğa mahkûm edilirken yasal hakkınız olan iş bırakmayı kullanmayacaksanız, söyleyin, ne zaman kullanacaksınız?
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu fotoğrafta gördüğünüz bebek şehit, adı Bedirhan Mustafa Karakaya. Evet, biz cezaevindeki cani Abdullah Öcalan'a "bebek katili" diyoruz çünkü bizim orada bebek katiline "bebek katili" denir. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Sadece bebek katili de değildir, öğretmen katilidir, çocuk katilidir; mühendis katili, imam katili, korucu katili, polis katili, binlerce Mehmetçik'imizin katili "Abdullah Öcalan" denen ve ellerinden on binlerce askerimizin kanı damlayan caniyi affetmeye çalışıyorsunuz. Affettirmeyeceğiz! Bilin ki bizler, işte bu fotoğraftaki masumun ailesinin gözlerindeki yaşız, gözlerindeki kinin ta kendisiyiz. Siz, dağdaki teröristlerin ayakkabı numaralarına kadar bildiğinizi söylüyordunuz. Suriye'de PKK'nın bittiğini söyleyen de yine sizsiniz. "Halep fatihi" diye ortalıkta dolaşan da sizsiniz. Madem ayakkabı numaralarına kadar biliyorsunuz, madem PKK'yı bitirdiniz, madem Halep fatihisiniz, neden İmralı'daki caniye muhtaçsınız? Onun kanlı ayakkabılarının numarasını bilmiyor musunuz? Sizin asıl derdiniz PKK değil, bunu artık cümle âlem biliyor. Sizin derdiniz, terör bitsin, kan akmasın değil; bunu da cümle âlem biliyor. Sizin kahrınız, şehitler ve geride bıraktığı aileleri değil; bunu da cümle âlem biliyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen, tamamlayın Sayın Türkoğlu.
YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Devamla) - Sizin derdiniz, Suriye'de ticarete devam ettiğiniz İsrail için mıntıka temizliği yapılırken BOP planına sadık kalmak; bunu da cümle âlem biliyor. Sizin derdiniz, Türk düşmanlığına hizmet etmek, etnik bölücülerin önünü açmak ve bu ülkeyi Yugoslavya yapmak; bunu da cümle âlem biliyor. Unutmayın, Türkiye Türklerindir; unutmayın, bu ülkenin adı "Türkiye Cumhuriyeti"dir; unutmayın, bu ülkenin tek resmî dili Türkçedir. "Ne mutlu Türk'üm diyene." sedası Türkiye'nin göklerinden asla eksilmeyecektir. Türkiye Türk'tür, Türk kalacak; Apo, bebek katilidir, öyle kalacak.
Teşekkür ediyorum. (İYİ Parti ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)