GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:51
Tarih:30.01.2025

MUSTAFA BİLİCİ (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 2'nci maddesi üzerine YENİ YOL Grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sayın milletvekilleri, bugün Türkiye'de yıllarca çalışıp üreten, vergisini ödeyen, ülkemize katkı sunan emeklilerimiz açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm edilmiştir. En düşük emekli maaşı temel ihtiyaçları bile karşılamaktan uzaktır. Kiralar alıp başını gitmiş, market raflarında fiyatlar her gün değişmekte ama iktidar emeklilere reva gördüğü bu sefalet düzenini savunmaya devam etmektedir. Bu sadece bir ekonomik kriz değil aynı zamanda bir vicdan krizidir. Ülkemizin büyümesinde, kalkınmasında emeği olan milyonlarca emekliyi açlığa mahkûm eden bu sistem çökmüştür. Mevcut gelir dağılımı sosyal bir yaradır ve bu yara giderek derinleşmektedir. Asgari ücretle çalışan milyonlar sabahın erken saatlerinde işe gitmekte, gecenin geç saatlerine kadar alın teri dökmekte ama yine de yoksulluk sınırının yarısına bile ulaşamayan bir maaşla geçinmeye çalışmaktadır. Her gün ucuz ekmek kuyruklarında, pazarlarda atık sebze ve meyveleri toplayan insanlarımızı görmeye başladık.

Değerli arkadaşlar, sormak gerekiyor; bu bereketli topraklarda yaşayan vatandaşlarımız neden hayat pahalılığı altında eziliyor? Türkiye tarımıyla, sanayisiyle, emeğiyle büyük bir ülke olmasına rağmen bu büyük ülkenin insanları neden açlıkla sınanıyor? İşte, bunun sebebi yanlış ekonomi politikalarıdır, bunun sebebi adaletsiz bir gelir dağılımıdır. Cennet gibi bir memlekette açlık sınırını konuşmak ülkemiz için büyük bir ayıptır. Hayat pahalılığı artık bir kriz değil bir felakettir. A'dan Z'ye her şey zamlanmakta; ev kiraları, gıda fiyatları, enerji faturaları vatandaşın belini bükmüş durumdadır. Ama en acısı ne biliyor musunuz? İnsanların artık çalışarak bile geçinemediği bir gerçek olmuştur. Orta sınıf yok oldu, yoksulluk artık sadece gelir meselesi değil toplumsal bir çöküş meselesi hâline geldi. Bozuk ekonomi ahlakı vuruyor, yoksulluk insanları umutsuzluğa sürüklüyor, dayanışmayı yok ediyor, toplumun ruhunu çürütüyor.

Değerli arkadaşlar, enflasyon ne kadar yükselirse ahlak o kadar alçalır. İnsanlar geçinemediğinde, insanca yaşama umudu kalmadığında tüm değerler yerle bir olur. Eğer karnınız açsa inanç bile insanlar için lüks olur; işte, Türkiye'nin geldiği nokta budur.

İktidar, ekonomiyi yönetemiyor ama algıyı yönetmeye devam ediyor. Televizyon ekranlarında, gazetelerde pembe tablolar çiziliyor. TÜİK rakamlarıyla gerçekler eğilip bükülüyor, suni gündemlerle halkın asıl sorunları gözlerden kaçırılıyor. Ama algı değişince gerçekler değişiyor mu? Algı operasyonlarıyla maaşlar artıyor mu, market raflarındaki fiyatlar düşüyor mu? Algı değişince aç doyuyor mu, asgari ücretli maaşıyla bir ay boyunca geçinemeyen milyonlarca insanın yaşamı iyileşiyor mu? Algı değişince emeklinin içler acısı durumu değişiyor mu? Gerçekler ortada, milletin derdi büyük ama iktidarın önceliği algıyı yönetmek; iktidarın önceliği, iktidarını muhafaza etmek. Unutulmamalıdır ki algıyı yönetmek gerçeği değiştirmez. Gerçek, pazardaki fiyatlardır; gerçek, açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veren milyonların feryadıdır. Bu düzen böyle gitmez. Milletimiz bu adaletsizliğe, bu düzene mahkûm değildir.

Biz burada halkımız adına sesleniyoruz: Emeklinin maaşını yaşanabilir bir seviyeye çıkarın. Asgari ücreti sefalet sınırından kurtarın. Enflasyonu düşürecek, refahı artıracak, halkı rahatlatacak politikalar üretin. Bu milleti artık algı oyunlarınızla oyalamayın. Bu millet size defalarca güvendi ve oy verdi; bu güveni suistimal etmeyi artık bırakın. Lütfen artık insanlara hayal satmayın, çıkın ve "Biz yanlış yaptık, Türkiye gibi büyük bir ülkenin ekonomisini bu hâle getirdik, telafi edeceğiz." deyin.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, devam edin.

MUSTAFA BİLİCİ (Devamla) - Telafiyi insanları kutuplaştırmakta, ayrımcılığı körüklemekte, siyasilere yasaklarda aramayın. Bu ülke bunu hak etmiyor diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL Partisi sıralarından alkışlar)