GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRKİYE DEMİRYOLU ULAŞTIRMASININ SERBESTLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI SS441
Yasama Yılı:3
Birleşim:96
Tarih:24.04.2013

MUHARREM IŞIK (Erzincan) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri, Sayın Bakanım; tabii, ben burada Devlet Demiryollarının özelleştirilmesini değil de sizi bulmuşken biraz Erzincan konusunda konuşacağım.

Sayın Bakanım, Erzincan'da, biliyorsunuz, sizi çok seviyorlar, biz de sizi seviyoruz. Size karşı Erzincan toplumunun bir sevgisi var. Bunu da zaten 2011 seçimlerinde gördük. 2011 seçimlerinde Erzincan'da, siz kendiniz fazla gelmeseniz bile resimlerle- oyları alıp siz götürdünüz, sizi sevdikleri için herkes? Biz de seviyoruz, dediğim gibi. Ama Erzincan'da şöyle bir olay var, Mevlânâ'nın bir sözünü söyleyeceğim Sayın Bakanım, Mevlânâ diyor ki: "Sükût eyledim `kahrı var' dediler. Biraz söyledim 'zehri var' dediler. Sustum 'kahrından susuyor' dediler. Biraz konuştum 'zehrini kusuyor' dediler."

Sayın Bakanım, Erzincan'da fazla bir şey söylemiyor insanlar. Erzincan'da  sizin adınıza çok şey konuşuluyor, herkes sizin adınızı kullanıyor. Ben sizin yapmadığınıza, sizin böyle şeyler söylemediğinize gayet eminim, kalıbımı da basarım ama ne yazık ki, Erzincan'da yapılan her şeyde  "Sayın Bakanımız böyle istiyor, Sayın Bakanımız böyle dedi, Sayın Bakanımız buna verilsin dedi, Sayın Bakanımız falan insan işe alınsın dedi..." Hep isminiz kullanılıyor.  Bu, bilinçli bir şekilde yapılıyor ve bunun yapıldığını da  maalesef her tarafta görüyoruz Sayın Bakanım. En son  -geçen hafta burada yasa tartışılırken konuşmuştum- adliyeye adam alımlarda bunu gayet açık bir şekilde gördük. Diğer her türlü yapılan işlemlerde bunu açık bir şekilde görüyoruz. Birinci şikâyetim bu Sayın Bakanım.

İkinci söyleyeceğim şey: Erzincan'da imar konusunda büyük haksızlıklar dönüyor. Biraz önce bir vatandaş aradı, bu kamu lojmanlarının olduğu yeri biliyorsunuz, şu anda market olan yerler burayla ilgili içerideki esnaf perişan durumda, Belediye Başkanına, belediye yetkililerine ilettiğimiz hâlde hiçbir çözüm getirmiyorlar. Bu, basit bir şey. Diğer şeyleri de aynı şekilde sürüyor.

Tabii burada en önemli sorunumuz şu anda Erzincan'daki Devlet Hastanesi. 1 Mayıs itibarıyla Devlet Hastanesinin mali olarak araştırma hastanesiyle birlikteliği bitirilecek. Devlet Hastanesi tekrar ikinci basamak olacak. İkinci basamak olduğu zaman da orada maalesef o hastanenin ayakta durması mümkün değil. Şu anda bildiğiniz acil kısmını yıktılar, orayı otopark yapmışlar, resmen Erzincan'ın park sorununu çözmüşler Sayın Bakanım. Bilmiyorum haberiniz var mı? Oraya bir an önce hastane yapılması gerekiyor ama maalesef yapılmıyor. Şimdi hastanenin hekim sayısı düştü, hastalar maalesef muayene olamıyor. Eskiden biz burada "Erzincan çevre ilçelerden, çevre köylerden, çevre şehirlerden hasta alıyor." diyorduk, şu anda, Sayın Gümüşhane Milletvekilinin burada övgülerle anlattığı, Aydın Doğan'ın hediye ettiği hastaneye Erzincan'dan hastalar gidiyor.  Şu anda tersine döndü Sayın Bakanım. Gerçekten, Erzincan'dan hasta Kelkit'e gidip muayene oluyor. Tabii güzel, orası da gelişsin ama bizim Erzincan gibi bir yerde olacak şey değil bu. Bunun bir an önce önlemini almamız lazım ve -TOKİ biliyorsunuz istediği zaman iki ayda, üç ayda binaları bitiriyor- bizim acil tarafına bir an önce hastanenin yapılması gerekiyor. Bu konuda çalışmalar yapmamız lazım.

KEMALETTİN AYDIN (Gümüşhane) - Trabzon'dan da, Samsun'dan da geliyor.

MUHARREM IŞIK (Devamla) - Tabii tabii, ne güzel, işte, bak. Övünüyoruz, işte, biz de söylüyoruz zaten. Siz de övünmüştünüz ya burada. Hani hastaneyle övünmüştünüz. Orada bir tane vatandaş hastaneden içeri girememiş. Kelkitlileri biraz cahil yapmıştınız ya. O hastaneye, işte, Erzincan'dan hasta gidiyor şu anda. Neyse.

Sayın Bakanım, bu konuda bir an önce bir tedbir alınmasını istiyoruz, bunun alınması lazım.

Erzincan'da, ayrıca, en büyük sorunlardan bir tanesi -tamam, iyi bir istihdam alanı sağlıyor ama- ASSİSTT'te. Gerçekten oraya el atmanız lazım. Erzincan ASSİSTT'te şu anda çalışma şartları çok kötü. Çocukların, resmen, ruhsal durumları bozuluyor, kulaklarında? Bugün bir hastayla konuştum, duyma oranı yüzde 50 oranında azalmış. Çünkü günde on bir saat çalıştırıyorlar. On bir saat çalıştırıldıkları hâlde dinlenme alanları çok kısıtlı, sınırlı süresi. Ayrıca maaş konusunda -biliyorsunuzdur büyük ihtimalle bunu Sayın Bakanım- onda da düşme var, o da yeterince verilmiyor. Ayrıca, dediğim gibi, özellikle sendika kurma konusunda harekete geçtikleri için bayağı bir baskı yapılıyor. Bu konuda da, Sayın Bakanım, tedbir almanızı istiyorum.

Sayın Bakanım, sizle ilgisi yok ama bugün çok telefon geldiği için söyleyeceğim, sayın Erzurum milletvekillerime, hemşehrilerime söyleyeceğim: Erzurum'da, biliyorsunuz, oradaki eski otogar yeriyle bir de Köy Hizmetlerinin binaları özelleştirilmiş ve başka bir firmaya verilmiş. Özellikle vatandaş merak ediyor, diyorlar ki: "Buranın içinde 2 tane cami var. Bu camileri ne yapacaklar? Camiler yıkılacak mı, yıkılmayacak mı? Bunu kamuoyunda gündeme getirirseniz eğer, biz de bilgi alırsak çok memnun oluruz." diyorlar.

Sayın Bakanım, son olarak da sizden özellikle hastane konusunda tekrar bir an önce bir direktif vermenizi ve oradaki? Çünkü hekimler şu anda gitmek için uğraşıyorlar.

Yasayla ilgili söyleyeceklerimizi zaten arkadaşlar söylüyorlar. Hayırlı olmasını diliyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)