| Konu: | Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 58 |
| Tarih: | 18.02.2025 |
TAHSİN OCAKLI (Rize) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Değerli milletvekilleri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Gece yarısı oldu, yorulduk, hepiniz yoruldunuz ama sıkıcı cümlelerle başlayacağım yine elbette ki. Ne yazık ki Türkiye depremlerde, tren kazalarında, maden kazalarında; işte, yurtlarda, öğrenci yurtlarında ve en sonunda sellerde, en sonunda Kartalkaya'da yaşadığımız çok önlenebilir felaketler yüzünden gerçekten büyük acılar yaşadı. Burada kaybettiğimiz binlerce insan için şu cümleleri kurabiliyoruz ne yazık ki: Bunlarla ilgili tek bir istifa yok, yargı yoluyla da gerçekten kamuoyunun vicdanını rahatlatabilecek herhangi bir durum yok. Ama üzülerek söyleyeyim size, işini iyi yapan bir kişi var Rize'de -Rize Vekilim de gözümün içine bakıyor şimdi- Sağlık İl Müdürü; adam doğru dürüst işini yaparken birdenbire istifasını istediniz onun. Nereden çıktı, nasıl oldu bilmiyorum ama işini doğru yapan adamların istifasını istiyorsunuz. Ne yazık ki hastane kapasitesini 600 yataktan 3.600 yatağa çıkaran Sağlık Bakanından veya işte, Ticaret Bakanından ya da işte, Turizm Bakanından -o da otel sayılarını dünya kadar sayılara yükseltmiş- onlardan herhangi bir ifade veya onlarla ilgili herhangi bir sorumluluk yok; bu çok kötü.
1980 yılında başlamış, bir karar verilmiş; ihracat odaklı büyüme stratejisi ve "Bunun peşinden gideceğiz." denilmiş. Bunun peşinden sizin iktidarınız döneminde de gidilerek maalesef ihracat pastasından alınan pay yüzde 1,1 seviyesinde kalmış. Yine, muadil gelişmekte olan ülkeler sınıfında Meksika ve Polonya bile bizleri geçmiş ve Türkiye'nin payının düşük düzeyde kaldığı belli olmuştur.
Yüksek teknoloji ihracatının toplam ihracat içindeki payı gelişmekte olan ülkeler için yaklaşık yüzde 19'lar seviyesine çıkmışken Türkiye bu oranda yüzde 4'ün altında kalmış. Yani siz "Uçtuk, havalandık." falan diyorsunuz ya, öyle bir şey yok, TÜİK'in rakamları bile sizi yalanlıyor ne yazık ki.
Şimdi, TÜBİTAK gibi, KOSGEB gibi kuruluşlar elbette bizde çok önemli fakat mesela KOSGEB'e ayrılan veya özellikle de TÜBİTAK'a ayrılan bütçeye baktığımızda on binde 4 civarında kalıyor. Şimdi, on binde 4 civarında ayrılmış bir bütçeyle TÜBİTAK'tan herhangi bir AR-GE çalışmasını beklemiş olmak haksızlık.
Örneğin, Türkiye'de yaşanan depremlerle ilgili 1-8-10 saniyelik sismik dalgalarla birçok şey devre dışı bırakılıp -bu benim mesleğim de olduğu için biliyorum- can kayıpları ve hasarlar ciddi biçimde önlenebilecekken buna ilişkin bütçenin yeterli olmaması nedeniyle TÜBİTAK'ın, üniversitelerin bu konularda herhangi bir çalışma yapamadığını biliyoruz. O yüzden, bu bütçe meselesi çok önemli.
Yine, TÜBİTAK'ın 2025 bütçesinin yüz binde 3 olduğunu biliyor muyuz arkadaşlar, yüz binde 3! Yani 46 milyar liralık bir bütçe ayrılmış. Bu bütçeyle elbette ki TÜBİTAK'tan yararlı bir bilgi beklemek olası değildir.
Gelelim atamalara. Atamalar meselesinde de ne yazık ki liyakatsizlik ve bilgisizlik önde görünüyor. Bu tablodan teknoloji çıkmaz, daha çok yaptığınız şey manipülasyon ve algı. Esasında yaptığınız, siyasi şovdan başka bir şey değil. Her şeyi seçim malzemesi yapıyorsunuz, algı oluşturuyorsunuz ama sonuçta olan şu: 2002'de 125 milyar dolar olan dış borcu şu anda 520 milyar dolara çıkardınız, bu sizin iktidarınızın başarısı. Türkiye'yi, Arjantin, Suriye ve Lübnan'dan sonra dünyanın en yüksek enflasyon oranına sahip ülkesi yaptınız. Asgari ücret, yine, 22.104 lirayla açlık sınırının altında, bunu çok arkadaşım söylüyor. Emeklilere yine, açlık sınırının altında "14.469 lirayla geçinin." demek büyük bir haksızlık.
Velhasıl, sizin dönenizde hukuksuzluk, ekonomi almış başını gidiyor ve Türkiye bu durumdan çokça şikayetçi. Sanayiciler söz ediyorlar, işverenler söz ediyorlar onlara soruşturma var, çalışan belediyelere kayyum var, belediye meclis üyelerine var. Yani hukuksuzluk, hukuka dayalı olmayan her türlü iş ve eylemler ne yazık ki sürüyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun tamamlayın.
TAHSİN OCAKLI (Devamla) - Şunu bilin: Sizden kimse korkmuyor, çekinmiyor; yaptığınız baskılardan dolayı ne belediyelerimiz ne bizler. Cumhuriyet Halk Partisine kayyum atama girişimi yapmaya çalışan herkes bunu bilsin ki Cumhuriyet Halk Partisi, en yakın zamanda seçim gelecek ve iktidar olacaktır.
Saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)