GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Siber Güvenlik Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:63
Tarih:05.03.2025

MEHMET AKALIN (Edirne) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Siber Güvenlik Kanunu Teklifi'nin 11'inci maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz aldım. Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Son yıllarda dijital teknolojilerin hızla gelişmesiyle birlikte siber güvenlik yalnızca teknik bir konu olmaktan çıkmış, ulusal güvenliğin temel taşlarından biri hâline gelmiştir. İlk olarak, devletimizin ve vatandaşlarımızın siber saldırılara karşı korunmasının hayati bir mesele olduğunu ifade etmek istiyorum. Ne yazık ki önümüzde bulunan kanun teklifinin bu amaca ulaşmak için yeterince kapsamlı bir çözüm sunduğunu söylemek mümkün değildir. Maalesef kritik altyapılarımız, kamu hizmetleri, özel sektör ve bireysel veri güvenliği siber tehditlere açıktır. Türkiye'nin siber güvenlik politikalarının çağın gerekliliklerine uygun, uzun vadeli bir stratejiyle ele alınması gerekmektedir. Ancak bu teklif güvenlik kaygıları kadar özgürlükler ve hukuki güvenceler açısından da eksiklikler içermektedir. Kanun teklifindeki "kritik altyapı" ve "siber güvenlik" tanımları belirsizdir. Mesela "tüzel kişiliği bulunmayan kuruluşlar" ifadesi sivil toplum kuruluşları ve bağımsız medya üzerinde baskı oluşturabilir mi, bu belirsizdir. Teklifin 16'ncı maddesi ifade özgürlüğünü kısıtlama riski taşımaktadır. Mesela yine, basın özgürlüğünü tehdit eden düzenlemeler eleştirel gazeteciliği cezalandırmaya dönüşebilir mi, bilemiyoruz.

Değerli milletvekilleri, öte yandan, Siber Güvenlik Başkanlığının yetkileri oldukça geniş tutulmuştur. Bunun neticesinde de kurumun denetimsiz hareket edebilmesine yol açabilecek bir durumun ortaya çıkma ihtimali doğacaktır. Yine, denetim mekanizmalarının yetersizliği keyfî uygulamaların önünü açabilecektir. Şeffaf ve bağımsız denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerekirken aksi yöndeki bir düzenlemeyi doğru bulmuyoruz. Teklif açıkça Anayasa'ya aykırıdır. Hukuk devletinin temel ilkelerinden biri belirlilik ilkesidir. Bu ilke hukukun net ve öngörülebilir olmasını gerektirir yani bir kişi ya da kurum hukuki bir işlemde bulunurken neyle karşılaşacağını bilmelidir. Devlet de bireylerin güvenini sarsacak düzenlemeler yapmamalıdır. Hukukun amacı devletin eylemlerinin de öngörülebilir olmasını sağlamaktır. Kanunlar açık, net ve anlaşılır olmalıdır. Söylediklerimiz sadece bireyler için değil devlet için de çok önemlidir. Kanunlar kimseye belirsizlik yaratacak şekilde düzenlenmemeli ve devletin gücü de keyfî şekilde kullanılmamalıdır.

Kanun teklifinin hazırlanmasında hukukiliğin yanı sıra özellikle bu kanun teklifinde ulusal güvenlik konusunu da çok önemsiyoruz. Ülkemizin coğrafi durumu ve dünya genelindeki ortam da göz önüne alındığında siber güvenlik konusunda daha kapsamlı bir düzenleme yapılması kaçınılmaz hâle gelmiş durumdadır. Hem terörle mücadele hem de kurumlarımızın dijital saldırılardan korunması için bu konuda yasal bir düzenleme gerekmektedir.

İYİ Parti olarak, Türkiye'nin siber güvenlik alanında güçlü bir yasal çerçeveye sahip olmasını destekliyoruz ancak bu yasa güvenlik ve özgürlük dengesi korunarak yapılmalıdır. Hükûmetin dijital denetim politikaları göz önüne alındığında, bu teklifin vatandaşların haklarını koruyan bir düzenleme olduğundan bahsetmemiz mümkün gözükmemektedir. Siber güvenlik yasalarının yalnızca tehditleri önlemeyi değil bireysel hakları da koruması gerektiğini düşünmekteyiz.

Siber güvenlik politikalarının şeffaf, hesap verilebilir ve demokratik ilkeler çerçevesinde daha kapsamlı ve dengeli oluşturulmasını talep ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)