Konu: | Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 84 |
Tarih: | 07.05.2025 |
ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun teklifinin 14'üncü maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Tüm Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, Emniyet teşkilatımızın, polislerimizin kangren hâline gelmiş sorunları bitmek bilmiyor ancak bundan daha önemlisi de maalesef, henüz polis olamadan bu çile başlıyor. Nasıl bir çiledir? Bu çileden buradaki birçok milletvekili arkadaşımızın haberi yok. Şimdi ben sizlere anlatayım, hem bilgilenmiş olun hem de buna mutlak surette bir çözüm bulalım. Şimdi, polis okullarına alınırken -biliyorsunuz- KPSS, arkasından, işte, mülakat, ön sağlık vesaire, spor eğitimi, bunlar eğitime başlıyor; eğitime başladıktan sonra bunlar dokuz ile on bir ay arasında değişen bir eğitim görüyorlar ve eğitimin bitmesine bir hafta kala bu çocukları hiçbir kamera kaydının olmadığı, otuz kırk saniyelik bir mülakata tabi tutuyorlar, sonra bu mülakatta birçok öğrenciyi eliyorlar. Şimdi, arkadaşlar, madem mülakat yapacaksınız, bu gençlerimize on bir ay niye eğitim veriyorsunuz? Yani bunu baştan yapıyorsunuz zaten. Yani bu gençlerimizin on bir ay eğitimine, zamanına, vaktine yazık değil mi? Veya başka bir açıdan bakarsak devletimize yazık değil mi? Bu gençlere on bir ay eğitim veriyor, sonra bir mülakat, eleniyor. Yani eğitim süresince notlar alıyor, bu notlarda başarısız oluyorsa tabii ki elenebilir ama otuz saniyelik bir sınav, sonra bunu eliyorsunuz. Şimdi, aileler seviniyor, çocuk seviniyor "Ben polis oluyorum, on bir ay eğitim gördüm." diyor.
Daha acısı ne biliyor musunuz arkadaşlar? Daha kötü bir tarafı daha var. Şimdi, yine başka bir boyut: Bu gençleri polis okuluna aldıktan sonra bir sağlık raporu istiyorlar. Sağlık raporunda bazılarının kan değerlerinde demir eksiği çıkıyor, şu çıkıyor, bu çıkıyor; sonra işte itiraz hakları var, itiraz ediyorlar, yürütmeyi durdurma alıyorlar. Eğitimleri bitiyor bunların, polis olarak atanıyorlar; üç yıl, dört yıl, beş yıl polislik yapıyor bu çocuklar. Sonra ne oluyor biliyor musunuz? Sonra mahkeme kararı geliyor, diyorlar ki: "Siz geçmişte girdiğiniz o sağlık raporundan elendiniz." Yahu, dört sene polislik yapmış çocuk, gencimiz meslekten menediliyor. Ya, bu genç, ailesine nasıl anlatacak bunu? Yani ailesine dört yıl sonra "Ben okula devam ettiğim sürede sağlık raporuna girmiştim, işte, itiraz etmiştim, mahkemeden sonuç geldi, ben şimdi elendim." dese sizin evladınız olsa inanır mısınız? Ve ailesi, eşi dostu bu defa diyecek ki: "Ya bu yolsuzluk yaptı ya bir usulsüzlük yaptı, bunu polislikten attılar." Peki, bu gençlerin hayallerini çalmaya, emeklerini çalmaya hiç utanmıyor musunuz arkadaşlar? Böyle bir şey olur mu ya? Ya, bunlar bizim gencimiz ya! Yani madem mülakat yapacaksın, işin başında yaparsın; madem tam teşekküllü sağlık raporu istiyorsun, bunu okula almadan önce yaparsın, sonra okula alırsın, mezun edersin; o insanların da hayallerini çalmazsın, emeğini çalmazsın. Ya, böyle bir saçmalık olur mu? Böyle bir saçmalığa hanginizin vicdanı elveriyor?
O yüzden, değerli milletvekilleri, bir an önce, POMEM mağdurları için geçici 11'inci madde derhâl uygulanmalıdır. Yine, sağlık değerlendirmeleri eğitiminden önce verilmeli, eğitim sonrası yapılan sözlü mülakat mutlak surette kaldırılmalıdır. Bunlar bizim gençlerimiz, bu gençlere yazık etmeyelim; yazıktır, günahtır.
Tüm Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)