GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:85
Tarih:08.05.2025

ŞERAFETTİN KILIÇ (Antalya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Görüşülmekte olan torba kanun teklifinin 18'inci maddesi üzerine grubumuz adına söz aldım. Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri takip eden aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.

Her yıl mayıs ayının 2'nci pazar günü kutlanan Anneler Günü vesilesiyle tüm annelerimizin bu müstesna gününü şimdiden en kalbî duygularımla kutluyorum. Anneler sevginin, sabrın ve fedakârlığın en güzel tezahürüdür. Onların duası bir milletin geleceğine yön verir. Başta şehit anneleri olmak üzere, ahirete irtihal etmiş tüm annelerimizi rahmetle yâd ediyor, hayatta olanlara sağlık, huzur ve afiyet diliyorum. Bütün annelerimizin Anneler Günü'nü tebrik ediyorum.

Değerli milletvekilleri, bu torba kanunla Cumhurbaşkanının atamalar dâhil birçok konuda yetkileri düzenleniyor. Cumhurbaşkanı zaten istediği makama istediği kişiyi atayabiliyor ama biz burada işi kanuna uydurmak için mesai harcıyoruz. Peki, bu Meclis ve yasama faaliyeti milletin ihtiyaçlarına ne kadar cevap verebiliyor, varlığının yegâne kaynağı olan milletimizin karşı karşıya kaldığı sorunları ne ölçüde çözebiliyor? Siz iktidar temsilcileri olarak Meclisin hâlihazırdaki işlevinden hakikaten memnun musunuz? Uyum yasası veya torba yasa, adına ne dersek diyelim, buradaki yasal düzenlemelere uzun mesailer harcıyoruz. Gönül isterdi ki görevlerine atanmayı bekleyen gençlerimizin sorunları için de bu kadar çaba harcansaydı ancak ne yazık ki böyle bir çaba yok. Sınavlara hazırlanarak geçen gençlik çağlarını, yüksek puan aldığı hâlde mülakatlarda hakkı yenen gençlerin yıkılan hayallerini de bu kadar önemsiyor musunuz? Üniversite mezunu yüz binlerce işsiz genç için ne yapıyorsunuz? Yeni bir kavram olarak ortaya çıkan ve sayıları 4 milyonu aşan ev genci için de bu kadar titizlikle çalışıyor musunuz? Kamuda yıllardır güvencesiz çalışan kamu emekçileri için yasal düzenleme yapmak için neyi bekliyorsunuz? Maaşları yoksulluk sınırının altında, açlık sınırına yakın olan memurlar ve kamu mühendisleri için de yasal düzenleme yapacak mısınız? İktidarda kalmayı dert edindiğiniz kadar emeklileri ve asgari ücretlileri de dert ediniyor musunuz? Ne yazık ki hayır. Öyle olsaydı emeklilerimiz için bugün vermiş olduğumuz grup önerimizi reddetmezdiniz. Fakat biz önerilerimizi tekrarlıyoruz: İşte buyurun, emeklilerimize en az bir maaş bayram ikramiyesi açıklayın. Gelin, enflasyon karşısında eriyen asgari ücreti korumak için, emekli aylıkları için yeni düzenlemeler yapın. Ancak gelinen noktada Mecliste millete değil çıkarlarınıza uygun iş yapılsın diye bütün imkânlarınızı seferber ediyorsunuz. Buna karşılık bizim tavrımız net ve açıktır. Bu ülkenin gençliğini, kaynaklarını, enerjisini heba eden herhangi bir düzenlemeyi kabul etmemiz mümkün değildir.

Değerli milletvekilleri, burada milletimizi mağdur edecek yasal düzenlemelerin sonuçları sonradan karşımıza çıkıyor. Tabii, bu mağduriyetler sadece torba yasalar yoluyla ortaya çıkıyor. Görünürde zararlı olmayan bazı kanunlara dayandırılan yönetmeliklerle akla ziyan işlerin yapıldığına şahit oluyoruz. Bunun en yakın örneği, geçtiğimiz gün Tarım ve Orman Bakanlığının Büyükşehir Yasası'na dayandırarak hazırladığı yönetmelik. Mera Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bununla birlikte, tarım ve hayvancılık, çiftçilerimiz, köylümüz için hayati öneme sahip olan meralar ve mera statüsündeki tarım topraklarının tahsis şartları değiştiriliyor. Köylünün merası inşaat şirketlerine, maden şirketlerine ve turizm şirketlerine satılabilecek veya kiralanabilecek.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kılıç, lütfen tamamlayın.

ŞERAFETTİN KILIÇ (Devamla) - Denizin suyu bitti, sıra kumlara geldi anlaşılan; satacak bir şey kalmadı ki artık köylünün toprağı satışa çıkarılıyor. "Mera" dediğimiz alanlar köylünün her şeyidir, üretim alanlarıdır. Bu alanların köylüden alınması demek, üretimin bitirilmesi demektir. Hâlihazırda üretim maliyetleri yanlış tarım ve hayvancılık uygulamaları sonucunda üretimden kopan köylümüzün bir de merasız bırakılması kabul edilemez. Bu yanlıştan derhal geri dönün, köylünün toprağına dokunmayın. Bunu yapacağınıza ülkemiz sathında üretimi artıracak işler yapın.

Gıda enflasyonu sorununu çözmek için çalışın ve vatandaşa kulak verin diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)