GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:85
Tarih:08.05.2025

SELCAN TAŞCI (Tekirdağ) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün Dijital Mecralar Komisyonu toplantısı vardı, Google temsilcileri katıldı toplantıya. Google algoritmasının yol açtığı trafik değişikliği büyük bir sorun malum. Son dönemde ülkemizde kapanmak durumunda kalan haber siteleri var bu yüzden, gazeteciler işsiz kaldı, birçok yayıncı kuruluş buna bağlı olarak mali kriz yaşıyor hâlihazırda; bunları konuşmak için toplandı Komisyon ancak öyle absürt bir tevafuk oldu ki biz bu küresel dijital tröste, dijital totaliterliğe eleştiri yöneltmeye hazırlanırken toplantının yapılacağı sabaha tabiri caizse bir dijital darbeyle uyandık kendi ülkemizde. Yetmedi, özgürlükleri engelleyen uygulamaları dolayısıyla eleştirmeye hazırlandığımız Google temsilcilerinin önünde özgürlük ve demokrasi tartışması yapmak durumunda kaldık. Ülkemizin, maalesef, en haklı olduğu durumlarda bile haksızlık dolu bagajlarının gölgesi düşüyor bizim vermek istediğimiz bütün mücadelelere; çok da yazık oluyor bu ülkeye.

Değerli milletvekilleri, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş hükümleri tekraren, aynen geçirerek onaylanacak olan işlemlerin takdir edersiniz ki hukuk devletine uyumu olamaz, hukukun üstünlüğünün tanınmadığı olabilir ancak. Hâlbuki gayrimeşruluğu meşrulaştırmak ya da yasa dışılığı yasallaştırmaktan başka işlerimiz olmalı bizim burada çünkü gariban bir millete vekâlet ediyoruz, biz ezilen bir millete vekâlet ediyoruz.

2024 verilerine göre 29 milyon yoksul asili olan vekilleriz biz, 3,5 milyondan fazla asili aşırı yoksul olan yani asilleri aç olan vekilleriz biz. Ucuz simit için bile -bakın, eti vesaireyi geçtik- saatlerce kuyrukta beklemekte olan, beklemek durumunda olan asillerin vekilleriyiz.

2001 oranlarıyla en düşük 55 bin lira olması gereken ama ne barınmanın mümkün olduğu ne beslenmenin mümkün olduğu, ancak bir belediye parkında fotosentezle yaşama kabiliyetiniz varsa geçinebileceğiniz, açlık sınırının altında emekli maaşına mahkûm olan asillerin vekilleriyiz biz.

Bir zirai don yaşandı hatta iki tane üst üste yaşandı bazı bölgelerde, 4-5 milyar dolarlık bir maliyet hesabı yapılıyor; aslında bir gıda kriziyle karşı karşıya olan asillerin vekilleriyiz biz.

500 bin öğretmen atama bekliyor ama 15 bin atama yapılacağı açıklandı. Pazar günü yine Ulus'ta seslerini duyurmaya çalışacaklar. Üniversiteyi dereceyle de bitirseler, KPSS'de derecede de yapsalar yine de intihara sürüklenen, öğretmen olamayınca inşaat işçisi olup iş kazasında can veren, polis olup terör saldırısında can veren, ölüme tayin edilen asil öğretmenlerin vekilleriyiz biz.

Arkadaşlar, biz "camide tecavüz" ifadesini nereden biliriz mesela? İşgal altındaki ülkelerden biliriz, işgal ettikleri ülkelerin toprağı gibi onurunu da inancını da değerini de ezmek isteyen işgalcilerin kirli zihniyetinden biliriz. Peki, biz işgalde miyiz? Çünkü biz kendi ülkemizde bunu da duyduk yani bunu da duyduk bu ülkede; bir hastane yoğun bakımında entübe edilmiş felçli bir evlada tecavüzü de duyduk bu ülkede. Sadece 2024'te 90 bine yakın çocuğun cinsel istismarı suçu işlendi ve o savunmasız, o masum asil çocukların vekiliyiz biz.

Gözü dönmüşçesine suçsuz yere, haksız yere ve hukuksuzca kendi ülkelerinde, öz vatanlarında tutsak edilen, hâlihazırda tutuklu bulunan gençlerimizin vekiliyiz.

Daha geçenlerde gün ortasında sokak ortasında yardım için feryat ede ede öldürüldü bir kadın daha ve bugün 1 tane kadın daha Adana'da -"tane" dediğim için özür diliyorum- yine eski eşi bıçakladı ve gazete görünümlü bir paçavra şöyle duyurdu haberi: "İstanbul Şişli'de eski eşi tarafından sokak ortasında kaçırılmaya çalışılan Bahar Aksu direnmesi sonucu öldürüldü." Suç bıçaklamak değil, suç öldürmek değil; suç rıza göstermemek, bunlara boyun eğmemek suç. Suç bu olduğu için de öldürülen kadının afişe edildi, öldüren erkek değil yazık ki. Bedenleri üzerinden tahakküm kurulmak istenen, her gün yeni bir saygısızlığın hedefi olan bu ülkenin asil kadınlarının vekiliyiz biz.

Yine, geçenlerde Niğde'de 14 yaşında bir çocuk çalıştığı fabrikada makineye kolunu kaptırdı, parçalanarak öldü. 2013'ten 2024'e kadar, bilinen, en az 695 çocuk işçi iş cinayetlerinde can verdi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Taşcı, lütfen tamamlayın.

SELCAN TAŞCI (Devamla) - Çıraklar, stajyerler ölümüne çalıştırılırken varlar ama çalışmalarının hakkını almaya gelince yok. 1,5 milyon staj ve çıraklık mağduru asilin vekiliyiz biz.

Geçenlerde de bir narkotik operasyonu yapıldı. Yakalanan 525 kişinin 110'u çocuktu ve sadece 2023 yılında 18 yaş altı 1.500'e yakın çocuk cezaevine girdi.

Velhasıl, memleketin hangi mahallesine dönsek feryadı arşı deliyor. Bu ahval ve şeraitte bu feryatların birini bile dindiremediği gibi daha da yükselmesine yol açan bir sistemi yerleşik hâle getirmek yerine, bu kederli asillerin vekillerinden beklediklerini yapsak burada keşke.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)