GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YENİ YOL Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:86
Tarih:13.05.2025

DEM PARTİ GRUBU ADINA ÖMER FARUK HÜLAKÜ (Bingöl) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve çok kıymetli halklarımız; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bir selamı da bugün haksız ve hukuksuz şekilde cezaevinde bulunan siyasi yoldaşlarımıza gönderiyoruz. Bugün gerçekten yargının bağımsızlığından bahsedeceğiz; gelin, yargının ne kadar bağımsız olduğunu buradan onlara anlatın da görelim.

Türkiye'de yargının bağımsız olduğundan bahsetmek mümkün değildir. Bugün neredeyse yargıya güven halk arasında hiç kalmadı desek yeridir. Bırakın halkın yargıya güvenmesini, yargı mensupları bile bu güvenin yüzde 20'lere kadar düştüğünü her yerde dile getiriyorlar. Peki, bunu nasıl anlıyoruz? Eğer yargı bağımsız olsaydı hâkim ve savcılar mülakatla değil liyakatle atanırdı, adaylar mülakatı geçmek için iktidar kapılarını aşındırmazlardı. Soruyorum: Sizleri kaç hâkim, savcı adayı ziyaret etti? Kaçına destek oldunuz, referans verdiniz? İddia ediyorum, Meclisin ziyaretçi kayıtları incelensin, bugün görev bekleyenlerin çoğu bu binada sıraya girmişlerdir ve bu tablo sadece bir dönemle sınırlı değil, yıllardır siyaset yargıya müdahale etti. Bugün bu müdahale kurumsallaştı; Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Can Atalay siyasi rehinelere dönüştüler, Ekrem İmamoğlu davası bunun son halkasıdır. Yargı, artık adalet dağıtan bir kurum değil; iktidarın sopası, muhalefetin kelepçesi hâline gelmiştir.

Değerli milletvekilleri, Akın Gürlek'i hepimiz çok iyi biliyoruz. Bir hâkim nasıl olur da siyasi emirleri yerine getiren bir tetikçiye dönüşür, en çarpıcı örneğidir. Verdiği kararların hedefinde hep muhalifler vardır; gazeteciler, akademisyenler, milletvekilleri ve sanatçılar. Sarayın sesi oldu, yargının değil; daha önce de yaşadık bunu KCK davalarıyla başladı, 15 Temmuz sonrası tasfiyelerle derinleşti, Kobani kumpas davasıyla zirveye çıktı. Ceza hukuku değil ceza siyaseti konuştu. Bugün geldiğimiz noktada liyakat bitmiştir, teminat kalmamıştır. Yargının örgütlenmesi yürütmenin denetimine girmiştir, Hâkimler ve Savcılar Kurulu iktidara bağlı bir daireye dönüşmüştür. Bu araştırma önergesi işte bu çürümenin hesabını sormak için gereklidir. Bu Meclis halkın kürsüsüyse yargıdaki bu felakete sessiz kalmamalıdır. Yargı, iktidara muhalif olan yurttaşı, siyasetçiyi, gazeteciyi, sanatçıyı hedef alan, susturan bir rejim aparatı olarak kalmamalıdır. Yargı denilince akla iktidar değil adalet gelmelidir, güven gelmelidir ve bilinmelidir ki bu ülkede adalet yerini bulmadıkça hiçbir iktidar meşru değildir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

ÖMER FARUK HÜLAKÜ (Devamla) - Bu Meclis ya adaletin sesi olacak ya da suskunluğuyla bu çürümüş düzenin ortağı olarak anılacaktır.

Teşekkür ediyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)