| Konu: | DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 76 |
| Tarih: | 11.04.2025 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA SIRRI SAKİK (Ağrı) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Kayıplar Haftası... "Bir ağıttır belki Ağrı'da Zilan Deresi/Dersim'de Laç Deresi bir kanlı şiir/Oysa bir destandı Diyarbakır Kalesi/Ve Diyarbakır zindanında/Ateşle sevişen dörtlerin gecesi..." Diyarbakır zulüm Kalesi'nden direnenlere, bedel ödeyenlere bin kez selam olsun.
Kayıplar Haftası'ndayız, acılarımız var. Şairin dediği gibi "Kırlara çıkardık, çiçekler toplardık mezarlıklar için/Koynumda resmin, elimde resmin..." Ben de buraya birçok resimle çıktım.
Mayıs ayı direnenlerin ayıdır, mayıs ayı Denizleri, Hüseyinleri, Yusufları, Dörtleri, İbrahimleri kaybettiğimiz bir aydır; hem bahar ayıdır hem de acı dolu bir aydır ve yol arkadaşlarımızı kaybettik, çok ağır bedeller ödedik. Bu yol arkadaşlarımız demokratik siyasette il başkanlarıydı, ilçe başkanlarıydı, milletvekilleriydi.
Şu gördüğünüz, Vedat Aydın; Diyarbakır'da il başkanıydı; benim yakın arkadaşım, dostum ve yoldaşımdı; hâlâ failler yok. Bütün inancı demokratik siyaseti güçlendirmek ve bugünleri görmekti.
Hemen yanı başında Muhsin Melik. Bu, Şanlıurfa il başkanımızdı, demokratik siyaseti önemsiyordu, önemli bir siyasetçiydi; ensesinden vurularak katledildi.
Bu Abdulsamet Sakik; benim ağabeyim, yol arkadaşım. Bu da Gaziantep'te il başkanıydı, ben de Muş'ta il başkanıydım; demokratik siyaseti önemsiyoruz. Bu da Gaziantep'te katledilen ve hâlâ failleri bulunmayan rahmetli ağabeyim, yoldaşım.
Bu arkadaşım, benim yol arkadaşım Mehmet Sincar, Batman'da bir faili meçhul. Aslında biz failleri tanıyoruz, biliyoruz ama o gün böyle bir ad koyuldu. Mehmet de -ensesinden- Batman'ın göbeğinde katledildi.
İşte, bizim elimizde onların resmi. Onların resmi Türkiye'de bir onur abidesi.
Şimdi, bunlar da çocuklar. Bunlar, benim Ağrı'da belediye başkanlığı yaptığım dönemde, Muhammed Aydemir ve Orhan Arslan; bunlar da Diyadin ilçesinde kurşunlanarak katledildi, yanlarına silahlar bırakıldı. Sonrasında bir açıklama: "Teröristler silahlarla birlikte ölü ele geçirildi." Bir kent ağladı. Bunlar bizim çocuklarımız, bunlar imam-hatipte okuyorlardı ama bunların failleri de bulunmadı.
Bu da Uğur Kaymaz, 13 yaşında bedeninde 13 kurşunla katledildi ve Uğur Kaymaz'ın katilleri de bulunmadı.
Bu da Eren Bülbül yani bu ülkenin acıları hepimizin ortak acılarıdır, Eren de Uğur da bizim acılarımızdır.
Şimdi, biz bu acıları yarıştırmak değil, ortaklaştırmak istiyoruz. Acılarımızın çoğaldığına yüzlerce, binlerce örnek verebiliriz. Artık sorun birbirimizle cebelleşmek değil, bunların anısına saygı göstererek siyaseten büyük bir buluşmayı sağlayabiliriz.
Dün Sayın Bahçeli'nin yaptığı konuşma, Parlamentoyu göreve davet etmesi de çok önemliydi; önemsiyoruz.
Bu bedeller ödendi ve demokratik siyaset artık hepimizin vazgeçmeyeceği ve... Bu saydığım arkadaşlar, hepsi demokratik siyaset için bedel ödedi ve otuz beş yıldır biz ağır bedeller ödüyoruz.
Bakın, dönün şu tutanaklara bakın, buraya bizim cephemizden, bizim partimizden 250 Kürt milletvekili geldi, hiçbiri bir gün savaşı, bir gün çatışmayı tetikleyecek tek konuşma yapmadı ama burada görüyoruz, Türkiye silahlardan arınmış, silahsız bir dönem yaşanıyor ama buna engel olmak isteyenler var. Bunların tuzu kuru, bunların hiçbiri bir bedel ödemedi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Sakik, tamamlayın.
Buyurun.
SIRRI SAKİK (Devamla) - Teşekkür ediyorum.
Bunlara dönüp bakarsanız bu savaşta bir tek dalları bile kırılmamış. Evlat acısı acıdır, Allah sizlere nasip etmesin ama siz çocuklarınızı kaybetmediniz. Çocuklarını kaybedenler, Eren'in annesi diyor ki "Barış olsun." Beni sabahleyin Kahramanmaraş'tan bir baba aradı: "Sırrı kardeşim, ben evladımı kaybettim, bir daha torunumu, evladımı kaybetmek istemiyorum."
Ama, peki, silahın bu ülkenin gündeminden çıkması için çaba sarf edenler ve bunun üzerine siyaseti inşa etmeye çalışanlar... Siz ne istiyorsunuz bu ülkeden, ne haddinize ya? Silahlar bu ülkeyi terk edecek, barış sağlanacak, kardeşçe bir arada yaşayacağız. Nedir derdiniz? Küçücük oy uğruna bunları heba etmeyin.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Sakik.
SIRRI SAKİK (Devamla) - Bizim hepimizin elimizde resimlerimiz ve koynumuzda resimlerimiz var; acılarımıza saygı duyun.
Teşekkür ediyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)