| Konu: | Bazı Kanunlarda ve 660 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 93 |
| Tarih: | 29.05.2025 |
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Bir selamı da hapishanelerde nefesini tutmuş, gözü kulağı bu Mecliste olan mahpuslara gönderiyorum. Selam olsun size, selam olsun siyasi mahpusların direnişine! (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)
Evet, değerli arkadaşlar, şubat ayından bu yana Meclise sunulması beklenen onuncu yargı paketi bugün saat 15.00 itibarıyla Meclise sunuldu. Aylardır kamuoyuna müjde verilerek, beklentiler yaratılarak hazırlanan bu kanun teklifi cumartesi günü saat 16.00'da Adalet Komisyonunda görüşülmeye başlanacak. Bu paketle sabrı sınanan bir halkın, yok sayılan bir eşitliğin, görmezden gelinen bir adalet talebinin karşısına yine ayrımcılık, yine ötekileştirme, yine inkâr çıktı. Bu düzenlemelerin hukukun gereklerinin, toplumun ihtiyaçlarının değil iktidarın siyasi hesaplarının ürünü olduğunu gördük.
Bizler her fırsatta ne dedik? Bu paket bayramdan önce gelmeli ve yıllardır cezaevinde hukuka aykırı gerekçelerle, eşitsiz infaz yasalarıyla tutulan kişiler serbest bırakılmalı dedik. Fakat siz ne yaptınız? Hemen örneğini vereyim: Dün Adalet Komisyonundaydık, Trafik Kanunu'nu çıkardınız. Ne dediniz o Trafik Kanunu'nda biliyor musunuz? "Kusura bakmayın, biz cezaevindekileri çıkarmayacağız ama bayramda cezaevine ziyarete gidenlerin araçlarına para cezası yazacağız." dediniz. Bu da size dert olacak; bakın, insanlar size bunun cevabını nasıl verecek.
Biz "infazda adalet" dedik, biz "kanunda eşitlik" dedik, siz ısrarla dediniz ki: "Hayır, işimize gelene eşitlik deriz, işimize gelmeyene de mahpusluğa devam deriz."
Peki, bu insanlar bu umudu durduk yere mi edindiler, durduk yere mi umutlandılar? Hayır, bu ülkenin Adalet Bakanı ona uzatılan her mikrofona büyük büyük laflar etti -süreci baltalayan laflarını bir kenara koyuyorum- bu Covid yasasıyla ilgili, onuncu yargı paketiyle ilgili çok büyük laflar etti. Ne dedi? "Ceza adaletini sağlayacağız." dedi. "31 Temmuz Covid mağduriyetini çözeceğiz." dedi. "Tüm mahpusları kapsayacak bir düzenleme yapacağız." dedi. Peki, nereye gitti bu sözler? Halk adına soruyorum ben: Nerede vermiş olduğunuz bu sözler? Bu halk, bu ülkede sadece adalete değil -zabıtlara geçsin- Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a da artık güvenmiyor, inanmıyor.
Evet, değerli arkadaşlar, bizim beklemiş olduğumuz bu pakette sadece Adalet Bakanı mı büyük büyük laflar etti? Tabii ki hayır. İşte bu koltuklarda görmüş olduğumuz iktidarın vekilleri de her çıktıkları programda büyük büyük konuştular, "İnfaz paketi geliyor, Covid düzenlemesi geliyor, eşitlik geliyor." dediler. Size de soruyorum: Nerede bu eşitlik? Hani paketin neresine yerleştirebildiniz? Bu halka nasıl cevap vereceksiniz? Halk adına soruyorum size. Çıkın, burada bunun cevabını verin diyorum.
Yine, çıkıp açıklamalar yapıyorsunuz, diyorsunuz ki: "Covid idari bir tedbirdi." Yahu, soruyorum ben size ya, madem Covid idari bir tedbirdi, nasıl çıkardınız bu Covid yasasını? Siyasi mahpusları ayrık tuttunuz. E, soruyorum size: Covid-19 hastalığı "Siyasi mahpuslara bulaşmam." mı diyor, "Aman ben ona bulaşmam ne de olsa, o kalsın." mı diyor? Böyle bir idari tedbir olabilir mi?
Yine akıl almaz bir şey yaptınız. Hiçbir hukuk sisteminde infaz düzenlemeleri karar tarihiyle olmaz, suç tarihine göre hazırlanır. Siz ne yaptınız? Karar tarihine göre yaptınız. Nedir bu insanların her yerde "Covid düzenlemesi" dediği şey? Örnek vereyim size: 31 Temmuz 2023 tarihinde kararı kesinleşen Ahmet, cezaevinden çıktı, beş yıl denetimli serbestliği aldı ve cezaevinden çıktı; aynı koğuştan arkadaşı Mehmet'in cezası 1 Ağustosta kesinleşti ama siz, o Mehmet'e beş yıllık denetimi vermediniz. Eşitlik bunun neresinde, adalet bunun neresinde? İnsanlar tabii ki buna ses çıkaracaklar. Bununla da kalmadınız, bir de dediniz ki: "Siyasi tutsakları da ayırırım ben." Eğer bir idari düzenleme ise bu, herkesi kapsamalı; hiçbir ayrım gözetmeksizin yapılması gerekiyordu fakat siz, maalesef ki bu pakette de buna dair tek bir şey yapmadınız. Biz, bu mağdurların sesi olarak tekrardan bu Meclisten size sesleniyoruz: "Hâlen hiçbir şey için geç değil; cumartesi günü paket gelecek, derhâl bu düzenlemeyi yapın." diyoruz.
Yine, hasta tutsaklarla ilgili, güya, sanki müjde vermişsiniz gibi pakete yerleştirdiniz fakat ne yapıyorsunuz orada? Diyorsunuz ki: "Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alanları ayrık tutuyoruz." Bunlar hasta olmuyor mu arkadaşlar? Ağırlaştırmış müebbet hapis cezası alan kişiler kanser hastası olamazlar mı? Böyle bir hüküm mü var? Böyle bir algı mı var? Neye göre bunu belirleyebiliyorsunuz? Bunun hiçbir şekilde kabul edilebilir bir yanı yok. Bir de bir şey daha eklemişsiniz, diyorsunuz ki: "Toplum için tehlike oluşturacak kanaate varılırsa biz bu kişiyi hasta tutsak olarak bırakmayız." Neye göre kararını vereceğiz? Bu nasıl bir soyut ifadedir? Yine burada hâkimin takdirine bırakacaksınız ve yine ne olacak aslında, tutulmaya devam edilecek. Bu hâliyle bu durumu kabul etmemizin imkânı olmadığını buradan ifade ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
Buyurun.
DİLAN KUNT AYAN (Devamla) - Ve bir de aslında Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilen birçok madde vardı, bu yasada getirmişsiniz bunların hepsini. Yine eliniz varmadı, 3 defa Anayasa Mahkemesi iptal kararı verdi; hangi maddeden bahsediyorum? TCK 220'den bahsediyorum; örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek. "Yapamazsınız." dedi, "Böyle bir soyut kanun olamaz." dedi, "Kaldırın." dedi. Bakın, bu pakette getirecektiniz, neden getirmiyorsunuz? Anayasa Mahkemesi kararına neden uymuyorsunuz? Binlerce insan bunun mağduru. Kimdir bu 220'den yargılananlar? Basın açıklamasına katılanlar. Kimdir 220'den yargılananlar? Siyasi partiye üye olanlar. Neyi bekliyorsunuz? Tam da böylesi tarihî süreçlerde bunu yapmak için...
Ezcümle, beklentisi olan tüm halklar adına buradan size sesleniyorum: Covid-19 yasası başta olmak üzere, 220/6 olmak üzere, hasta tutsaklarla ilgili durumlar olmak üzere derhâl bu pakete cumartesi gününe yetişecek şekilde bu düzenlemeleri getirin diyorum.
Teşekkür ediyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)