GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SPORDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN VE ANAYASANIN 89 UNCU VE 104 ÜNCÜ MADDELERİ GEREĞİNCE CUMHURBAŞKANINCA BİR DAHA GÖRÜŞÜLMEK ÜZERE GERİ GÖNDERME TEZKERESİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:32
Tarih:09.12.2011

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, burada bir İç Tüzük var, Meclis nasıl yönetilir, yazıyor. Bu kürsüden bir milletvekili eğer muhalif bir milletvekiline hakaret eder, tehdit eder ve bu tehdidini devamlı surette yaparsa, buna karşı Sayın Başkanın da İç Tüzük 67 ve 160'ıncı maddelerinin gereğini yapması gerekir.

Sizin seçildiğiniz partinin grup başkan vekili olması, sizin tarafsız davranmanızın önünde bir engel değil. Bakın, frak ve smokin giymişsiniz, AKP rozetini çıkarmışsınız ve tarafsız bir başkan olmanız gerekiyor. Eğer burada, muhalefeti, sayınız çok diye, gücünüz çok diye, kaba gücünüz çok diye burada sindirip susturacağını düşünüyorsa bizi, bir, yanılırsınız; iki, "Buradan, bu kürsüden tehdit ve hakaret etme hakkımız var." der, "Çoğunluğumuz var, bu bize kâr kalır." derseniz, orada da yanılırsınız.

Şimdi, Sayın Başkan, önergeyle ilgili konuştum ve önergeyle ilgili bu kürsüde şunu geldim söyledim, gereğini yapın dedim ama siz hiçbir şey olmamış gibi, bu Meclis Genel Kurulunda hiçbir şey yaşanmamış, bu kürsüden tehditler edilmemiş, bu kürsüden küfürler edilmemiş gibi davrandınız. Buna, Sayın Başkan, sizin hakkınız yok. Tutumunuz kaygı vericidir. Tutumunuz daha önce de sorgulanır bir tutumdu. Bu tutumunuzla sizin bu yasama sürecini bu şekilde sürdürmenizin imkânı yok. Lütfen çekiliniz Sayın Başkan. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

Gereğini yapmıyorsanız lütfen çekiliniz. Davet ediyoruz sizi. Tarafsızlığınızı yitirdiniz. Birinde ana muhalefete yaptınız, bir başka muhalefete de şimdi hiçbir şey olmamış gibi davranıyorsunuz. Hiçbir kimsenin, bu Mecliste, milletin iradesiyle seçilmiş milletvekillerini, bu kürsüde, düşünceleri nedeniyle, aykırı da olsa düşüncelerini kürsüde dile getirdiği için tehdit etme, hakaret etme hakkı, hukuku yoktur. Millet size hakaret ve tehdit hakkını ve hukukunu vermemiştir.

Ya kibar?

BÜLENT TURAN (İstanbul) - Asıl hakaret eden sensin. Darp uygulayan sensin.

HASİP KAPLAN (Devamla) - Sayın stenograflar, lütfen, şu asaletleri ağızlarından saçılanları düzgün kaydedin ve resimde "AKP sıralarından" değil, lütfen adlarını da yazarak geçiniz, bunu tarihe düşeceksiniz.

ZEYNEP KARAHAN USLU (Şanlıurfa) - Kırdığınız bardak parçaları insanların yüzüne gelip parçalasaydı gurur mu duyacaktınız?

HASİP KAPLAN (Devamla) - Bu kürsüden zulme ve zorbalığa başladığınız anda?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Zorbalığı yapan sensin.

HASİP KAPLAN (Devamla) - ? organize suç örgütlerinden, mafyadan, çetecilerden ve darbecilerden farkınız kalmaz. Bu sınıra dikkat edeceksiniz.

MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) - Bardağı kırıp buraya, suratıma fırlatan kim? O bardağı kırıp benim suratıma atan kim?

HASİP KAPLAN (Devamla) - Senin suratına bardak atmadım, bir, hırsımdan kırdım.

MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) - Benim suratıma attın, buradaydı.

HASİP KAPLAN (Devamla) - İki, Sayın Başkan, lütfen gereğini çağırın, gereğini yapın.

Siz Meclisi?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Nereye attın sen o bardağı?

HASİP KAPLAN (Devamla) - Burası organize suç örgütleri gibi yönetilecek bir yer değil.

MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) - Önce sen davranışını kontrol et.

HASİP KAPLAN (Devamla) - Burası çetecilerin ve darbecilerin yaptığı gibi zorbalıkla yönetilecek bir yer değil. Burada, yaptığınız haksızlığın ve hukuksuzluğun? Lütfen çıkın ya özür dileyin ya Başkanlık gereğini yapsın, İç Tüzük olarak gereğini yapsın. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

Sizin karşınızda boyun eğmeyeceğiz, sizin karşınızda eğilmeyeceğiz, sizin karşınızda susmayacağız; gerçekleri haykırmaya devam edeceğiz. Şikeye bulaşanı da, teşvike bulaşanı da, organize suçlara bulaşanı da, her türlü organize işin içinde olanı da, kim olursa olsun, ucu nereye giderse gitsin üstünde duracağız ve cesaretle bunun takipçisi olacağız. Bundan kimse gocunmasın. Kendisinden korkusu olmayan hiç kimse gocunmasın bundan. Ama bu İç Tüzük sadece bizim için konulmadı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HASİP KAPLAN (Devamla) - Bunun gereğini yapın Sayın Başkan ya da çekiliniz. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Başkan, önce özür dilesin. Genel Kuruldan özür dilemesi lazım.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, sayın milletvekilleri, bir saniyenizi alabilir miyim?

MUHARREM İNCE (Yalova) - Sayın Başkan, madde üzerinde konuşacağım.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, olayla ilgili tutanağı okumama müsaade eder misiniz?

"Hasip Kaplan (Şırnak) - İddianamede geçiyor.

Nurettin Canikli (Devamla) - Böyle hukukçu olmaz. Böyle ancak hukuk teröristi olur.

Hasip Kaplan (Şırnak) - Hükûmetin atadığı sizin Federasyon Yardımcınız.

Nurettin Canikli (Devamla) - Bütün iddia bu. Çıkın o zaman söyleyin. `Adınız bu şekilde geçiyor.' diye söyleyin. Böyle mantık olabilir mi? Böyle milletvekilliği olur mu? Böyle insan olur mu? Utanın! Utanın ve özür dileyin buradan. Bütün milletten özür dileyin. Böyle terbiyesizlik olmaz. Böyle terbiyesizlik olmaz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum."

Hasip Kaplan, bu iddialar, bu sözler karşısında siz kürsüye çıkıp, kürsüdeki bardağı fırlattınız.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Kırdım? Fırlatmadım, kırdım.

BAŞKAN - Bakınız, kırdınız, parçaladınız.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Fırlatsam kafasına atardım.

BAŞKAN - Lütfen? Kırdınız, parçaladınız; kafasına atmadınız ama kafasına da gelebilirdi herkesin.

MAHİR ÜNAL (Kahramanmaraş) - Parçaları üzerime attı.

BAŞKAN - Bir saniye efendim? Bir saniye?

Bakınız, 160'ıncı maddede ne diyor İç Tüzük'ün: "Kınama cezasını gerektiren haller şunlardır:

1. Aynı birleşimde iki kere uyarma cezası aldığı halde bunu gerektiren hareketten vazgeçmemek;

2. Bir ay içinde üç kere uyarma cezasına uğramış olmak;

3. Kaba ve yaralayıcı sözler sarf etmek ve hareketler yapmak;

4. Saldırıda bulunmak;

5. Mecliste gürültü ve kavgaya sebep olmak veya Meclisin görevini yerine getirmesini önlemek için toplu bir harekete girişilmesine önayak olmak."

Şimdi, yaptığınız hareket?

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Peki?

BAŞKAN - Bir saniye efendim.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Hangi hareket? "Hukuk teröristi" diyor, "terbiyesiz" diyor?

BAŞKAN - Yaptığınız, bardağı kürsüye vurup kırdınız ve üstüne yürüdünüz.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - "Hukuk teröristi" diyor, "terbiyesiz" diyor, siz seyrediyorsunuz.

BAŞKAN - Bir saniye efendim? Lütfen? Lütfen? Bir saniye?

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Siz seyrediyorsunuz Sayın Başkan.

BAŞKAN - Sizi zorla zaptettiler, üstüne yürüdünüz.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Siz seyrediyorsunuz oradan.

BAŞKAN - Şimdi ben sizden, kınama cezası vermek üzere, savunmanızı istiyorum. Lütfen kürsüye buyurun.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Hayır? Sizin tutumunuz hakkında söz istiyorum. Usul tartışması açıyorum. Siz?

BAŞKAN - O geçti, onu yapamazsınız.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Siz, savunmasını alacağınız kişiye?

BAŞKAN - Orada yapılacak bir şey yok.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Siz burada engizisyon mahkemesini kuramazsınız.

BAŞKAN - Orada yapılacak bir şey yok. Lütfen savunmanızı verin. Lütfen? Lütfen savunmanızı verin.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Engizisyon mahkemesini kuramazsınız burada.

BAŞKAN - Hayır, İstiklal Mahkemesi filan kurduğum yok.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Usul tartışması açıyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

HASİP KAPLAN (Şırnak) - 69'a göre usul tartışması açıyorum. Usul tartışması açıyorum.