GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SPORDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN VE ANAYASANIN 89 UNCU VE 104 ÜNCÜ MADDELERİ GEREĞİNCE CUMHURBAŞKANINCA BİR DAHA GÖRÜŞÜLMEK ÜZERE GERİ GÖNDERME TEZKERESİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:32
Tarih:09.12.2011

BDP GRUBU ADINA HASİP KAPLAN (Şırnak) - Evet, çalışmaların sonuna geldik. Mecliste üç tane parti, "çok acil" deyip bu yasayı çıkarıyor. Bu yasayı, cezaları indirerek, süren yargılamaları etkileyerek, caydırıcılığı kaldırarak, iyicene tartışılmadan, konuşulmadan, kamuoyunun uyarıları dikkate alınmadan, Cumhurbaşkanının kaygı duyduğu veto gerekçesini yok sayarak, bizim düşüncelerimizi yok sayarak ve Barış ve Demokrasi Partisinin Grubunun bütün uyarılarına rağmen, bu yasayı sizler çıkarmış olacaksınız. Çoğunluğunuz üç partinin zaten yetiyordu. Ancak şunu size açıklıkla söyleyeyim: Türk Ceza Kanunu'nun 220'nci maddesine göre organize suç şebekeleriyle ilgili süren soruşturmalar açısından bu çıkardığınız kanun yetmez. Eğer gerçekten bu amaç, bu saikle hareket edilmişse Türk Ceza Kanunu'nun 220'nci maddesiyle ilgili organize suç şebekesi ki bir silahlı örgüt olarak geçiyor 220, meşhur 220'nci maddedir bu, 1, 2, 3'üncü maddeler. Şimdi, bakın, 1, 2, 3'üncü maddelerin bile devamı maddeler var bu 220'nin. Belki farkında değilsiniz, hukukçu olanlar bilir, 7 ve 8'inci maddesi var, diyor ki: "Örgüt üyesi olmamakla birlikte?" Bakın, dikkat edin, bu illegal bir örgüt olabilir, bu, işte, bu tür şike, mafya, çeteyle ilgili bir örgütlenme olabilir, farklı bir örgüt olabilir. Bu örgütlerle ilgili bu tanımda diyor ki: "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt üyesi gibi davrananlar da aynı cezayı alır." Şimdi, bunca üzerinde saatlerdir tartıştığımız bu maddenin, bu yasaların, bu indirimlerin yapıldığı bu noktada 220'nci maddenin işleyişinin de bu şekilde devam etmekte olduğunu ve ettiğini de bir taraftan uyarmak istiyorum. Şunu çok iyi bilmek lazım: Bu soruşturmalarda gizli dinlemeler yapıldı, gizli soruşturmalar yapıldı, gizli tanıklar üretildi. Bakın, dikkatinizi çekiyorum, gizli tanıklar vardı, gizli soruşturmacı vardı ve gizli dinlemeler yapıldı. Sporda da, başka suçlarda da, her yerde de adaleti derinden yaralayan hukuksuzluklar akıyor paçalardan akarcasına. Gizli dinleme sporcuya da yapılsa, federasyona da yapılsa, kulübe de yapılsa, Ergenekon'a da yapılsa, KCK'ye de yapılsa, Hopa davası sanıklarına da yapılsa gizli dinleme, gizli delil, gizli soruşturma, özel güvenlik mahkemeleri, özel savcılar, özel mahkemeler, olağanüstü mahkemeler adaletsizliğin adıdır. Siz istediğiniz kadar cezaları azaltın, bir şeyi değiştirmeyeceksiniz. Çok açık söylüyorum, bir şey değişmeyecek. UEFA'nın bir takımı alı koyup bir başka takımı Avrupa'ya göndermesi veya Sayın Şandır'ın?

Millî takım mı gidemiyor dediniz?

MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Tabii, Avrupa Şampiyonasına.

HASİP KAPLAN (Devamla) - Katılamıyor değil mi?

ALİ UZUNIRMAK (Aydın) - Hukuken değil, başarısızlıktan gidemiyor.

HASİP KAPLAN (Devamla) - Yani, farklı nedenlerle spor camiasının yaşadığı bu sorunların hiçbirini, bu cezaların indirilmesi veya ırkçı propagandanın cezasının azaltılması hiçbir şeyi çözmeyecektir. Bunu zaman gösterecektir, hep beraber göreceğiz.

Ve biz, gerçekten Meclisin kaliteli yasama yapma sürecinde bu tür yasaların alelacele getirilmesi, kırk sekiz saat İç Tüzük hükmünün beklenmemesi, Danışma Kurulu kararı olmamasına rağmen İç Tüzük'e aykırı davranılması, bu kadar acele ve bütçe görüşmelerinin dört parti grubu tarafından belirlendiği bir süreç içinde 8-21 tarihleri arasına bu tür yasaların monte edilmesi eksenliği, centilmenliği, anlaşmayı ve ilkeleri sarsmıştır. Bakın, çok açık söylüyorum; yarın bir başka öneri gelebilir, öbür gün başka bir öneri gelebilir. Ve Meclisin bütçe görüşmeleri içindeki bu devamlılık, önceki gelenek, oturmuş ahenk delinmiştir, sarsılmıştır arkadaşlar. Bakın, çok açık söylüyorum; bu saatte, dört buçuk, beşte eve gideceğiz ve üç saat sonra tekrar Meclise gelip saat on birde oturuma başlayacağız. Yani eve ancak gideriz, duşumuzu alırız, üstümü değiştiririz, bir çay, kahve içer, tekrar buraya döneceğiz. Eğer buna sağlıklı bir çalışma diyorsak, bütün bunların çok sağlıklı olduğunu, Meclisin sağlıklı düşündüğünü düşünüyorsanız, bu yasanın bu şekilde çıkmasıyla sorunların çözüldüğünü, kamu vicdanının temizlendiğini, bütün haksızlıkların, adaletsizliklerin çözüldüğünü sanıyorsanız inanın yanılıyorsunuz.

Bizim dikkatini çektiğimiz kamu vicdanının rahatsızlığını yarın çek sahiplerinden tutun da ekonomik suçtan içeride olanlardan, basın suçlarından içeride olanlardan tutun da farklı suçlardan, farklı örgütlerden, Hopa davasından, KCK davasından, Ergenekon davasından, Devrimci Karargâh davasından, her birisi bir örgütün içine torba olarak atılmış birçok adaletsizliğin, olağanüstü yargılamaların hepsinin gündemine bomba gibi düşecek ve yeni bir tartışma başlayacaktır. Bu yeni tartışmanın adı "Biz de mağdurduk, bizim için niye yapmadınız?" olacaktır ve herkes Meclisi suçlayacaktır, herkes sizleri suçlayacaktır. Diyecektir: "Siz mademki `adalet' diyordunuz, niye herkese adalet istemediniz? Mademki bu haksız bir şey, düzeltelim. Niye ekonomik suçlarda, çek suçlarında düzeltmiyorsunuz; niye basın suçlarında düzeltmiyorsunuz, niye düşünce suçları hâlen terör suçları kapsamında ve bu suçlar nedeniyle hâlâ insanlar üç sene niye hâkim önüne çıkamıyor?" Bunun hesabını soracaklardır, uzun tutukluluğun hesabını soracaklardır, adaletsizliğin ve dolan cezaevlerinin hâli yarından itibaren bu yasayla çok daha fazla kaynayacaktır. Bir taraftan "Bir iş yapıyorum." derken çok büyük bir tahribat açacağını bu yasanın göreceksiniz ve umut ediyorum ki inşallah şikecilere; bahis oyunlarında hile, dalavere yapanlara; mafya sektörünün merak sardığı çok paranın olduğu bu alana dalanlara da cesaret vermez bu yasa. Bu hâliyle cesaret verici bir duruma gelmiştir. Bu hâliyle "Hiç kimseye bir şey olmaz." anlayışı gelişecektir. Bu hâliyle "Meclis, artık, demek ki bu tür suçlarda koruyucudur, kollayıcıdır." anlayışı gelişecektir. Biz düşüncelerimizi, önergelerimizle, konuşmalarımızla ısrarla bunu dile getirdik. Biz Meclisin yaptığı bu şike yasasında Meclisin şike yapmasında Barış ve Demokrasi Partisi olarak yokuz. Hepinizi de vicdanlarınızla baş başa bırakıyorum.

Saygılarımla.