| Konu: | İklim Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 102 |
| Tarih: | 26.06.2025 |
MEHMET AŞILA (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Muharrem ayının ruhaniyeti ve bereketi aklımızı başımıza getirsin inşallah diye dua ediyorum.
Tüm partilerin milletvekillerine İklim Kanunu'na karşı çok dikkatli olmaları ve bu kanunun çok sinsi küresel işgal projesi olduğunu hatırlatarak sözlerime başlıyorum.
Yüzyıllık olarak tasarlanan ve küresel oligarşi tarafından dayatılan bu kanun ülkemizi, vatanımızı, topraklarımızı, insanları, hayvanları ve doğamızı büyük bir tehlikeye sürükleyecektir. Paris İklim Anlaşması'nın ve iklim krizi söylemlerinin asıl hedefi insan ve insana bağlı ekolojik dengenin ta kendisidir. Bu kanun karbonsuz yaşama şansı olmayan tüm canlı yaşamı yok etme planları içermektedir. İklim Kanunu, doğayı, doğal olanı; yediğimiz, içtiğimiz, ürettiğimiz, tükettiğimiz, giydiğimiz, gittiğimiz her alanda "karbon emisyonlarını azaltma" adı altında insan yaşamına müdahale ve cezai yaptırımlar getirmektedir. Bu kanun teklifi Meclisten geçerse telafisi zor tahribatlara neden olacaktır. Tarım ve hayvancılık sera gazı, metan gazı ve karbondioksit emisyon azaltma hedefleri kapsamında kısıtlanabilecek, yasaklanabilecek; ormanlar akıllı şehirlere geçiş kapsamında yok edilebilecek. "Tek tip insan" "tek din" "tek bayrak" "tek millet" "tek cinsiyet" "mülksüz ve nakitsiz toplum" söylemleri tek dünya devletine götüren dijital bir hapishane ortamıdır. Dördüncü Sanayi Devrimi'yle oluşturulmak istenen yeni dünya düzeninin sahte yaşamı önümüze dayatma olarak gelecektir. Covid tarikatının figüranları, şimdi, iklim tarikatına bürünmüş durumdalar. Bize iklim ve karbon masalını dayatmak isteyenler, Gazze'ye katletmek için bomba yağdıran küresel yapıdır.
Sayın milletvekilleri, sizler de çok iyi biliyor olmalısınız ki İklim Kanunu'nun ve iklim kılıfı yasakların getireceği riskler tek sağlık, tek karbon emisyonlarını azaltma söylemiyle gerçekleşecektir. Kanun yoluyla atılacak bu adımlar ülkemiz için tehdit içermektedir. Bunun gerekçesi ise insan hareketi ve faaliyetlerine, hayvan hareketi ve faaliyetlerine, iğneden ipliğe her şeye baskı, küresel dayatma hâline dönüştürülmesidir. 6 Ekim 2021'de Türkiye Büyük Millet Meclisi partilerin ortak tavrıyla Paris İklim Anlaşması'nın onaylanmasını uygun bulmuş, anlaşma 7 Ekim 2021'de Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmıştır. Bu kanun Paris İklim Anlaşması'na bağlı olarak ceza ve fiziki yaptırımlar uygulamak maksadıyla çıkarılmak istenmektedir. Ayrıca, ileriki dönemlerde Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletlere olağanüstü yetkilerin önü açılacaktır. Biliyorsunuz, Dünya Sağlık Örgütünün Cenevre toplantısı ve G20 Liderler Zirvesi iklim-sağlık üzerinden yeni pandemilerin ilan edilmesine yönelik gerçekleşmiştir.
Toplumun huzur ve refahı için ant içen kıymetli milletvekilleri, Meclise getirilen İklim Kanunu'nun onaylanması sizleri ve sizlere oy veren kendi kitlelerinizi de çok derinden etkileyecektir. Bu kanunun çıkmaması için tüm partilerin milletvekilleri -Meclis dışında yer alan partiler de dâhil olmak üzere- insan olarak karşı çıkabilmeliyiz. Bu kanun Meclisten geçerse insansız, karbonsuz, topraksız, ormansız, hayvansız, 5G'ye uyumlu nesnelerle, internetle on beş dakikalık dijital köleler olma yoluna gidilecek bilesiniz. "Tek dünya, tek aile, tek sağlık, tek gelecek." sloganıyla ulus devletler büyük bir tuzağa çekilmektedir.
Bu değerlendirmeler kapsamında, tüm milletvekillerine, tüm partilere İklim Kanunu'na destek vermemeleri konusunda insani bir çağrıda bulunuyorum. Bu hassasiyetle vicdanlarınızı geleceğin dijital firavunluğuna, tanrıcılık oynayan küresel örgütlerin iradesine teslim etmemenizi tüm insanlık adına önemle rica ediyorum.
Böyle bir dönemde Meclise bir kanun teklifi getirecekseniz bu, ekini ve nesli ifsat edecek İklim Kanunu değil siyonist İsrail'e petrolün kesilmesi, Kürecik ve İncirlik'in kapatılması, çifte vatandaş siyonistlerin sınır dışı edilmesi, siyonist İsrail'le tüm diplomatik ilişkilerin kesilmesi ve Gazze barış gücünün kurulmasına dair tasarılar olmalıdır diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)