GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:104
Tarih:02.07.2025

İYİ PARTİ GRUBU ADINA MEHMET AKALIN (Edirne) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, ilk olarak, 2 Temmuzda bu aziz vatan için gözünü kırpmadan şehit olan Ali Demirdağ'ı, Cengiz Topel İncetürkmen'i, Mahmut Paşayiğit'i ve diğer 28 şehidimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor, şehit ailelerini ve yakınlarını saygı ve hürmetle selamlıyorum.

Ülkemizin hayvancılık sektörünü doğrudan etkileyen ve artık yapısal bir krize dönüşen şap hastalığı ile bunun ardındaki sürdürülemez ithalat politikalarını değerlendirmek üzere İYİ Parti Grubu adına vermiş olduğumuz öneriyi açıklamak üzere söz almış bulunuyorum.

Türkiye, büyük tarımsal potansiyele sahip olmasına rağmen bu potansiyeli yıllardır ithalata dayalı, günübirlik ve denetimsiz kararlarla tüketmektedir. Bunun sonucu olarak gelişmiş ülkelerin neredeyse unuttuğu şap hastalığı ülkemizde her yıl yeniden karşımıza çıkan bir salgın hâlini almıştır. Kurban Bayramı sonrasında birçok ilde görülen vaka artışı üzerine Tarım ve Orman Bakanlığı 81 ilde hayvan pazarlarını süresiz olarak kapatmak zorunda kalmıştır. Bu karar sadece üreticiler için değil, hayvancılık ekonomisi ve halk sağlığı açısından da ciddi sonuçlar doğurmuştur. Almanya'da otuz beş yıl aradan sonra ilk kez bu yıl sınırlı bir vaka bildirilmiştir. Oysa Türkiye'de aynı dönemde onlarca ilde vakalar kaydedilmiştir. Bu durum, ülkemizin hastalık kontrol kapasitesinin ne kadar zayıfladığını açıkça ortaya koymuştur.

Türkiye'nin ithalata olan bağımlılığı sadece ekonomik değil sağlık açısından da tehdit hâlini almıştır. 2018-2023 yılları arasında 3 milyona yakın canlı hayvan ithal edilmiş, bu süreçte 5 milyar doların üzerinde döviz yurt dışına çıkmıştır ancak bu hayvanlar aracılığıyla farklı şap virüsü alt tipleri de ülkemize taşınmış, mevcut aşı programlarımızla örtüşmeyen suçlar nedeniyle hastalık kontrolü imkânsız hâle gelmiştir. Bilimsel araştırmalara göre hayvan hareketleri ve yetersiz karantina uygulamaları bu hastalıkların yayılmasında en belirleyici faktörlerdendir. Buna karşın ülkemizde hayvan hareketlerini dijital sistemle takip eden bir altyapı henüz etkin biçimde kurulamamıştır, veteriner hizmetleri ise hem personel yetersizliği hem de teşkilat yapısının dağınıklığı nedeniyle sahada yeterli olamamaktadır. Bu durum hem aşılama programlarının aksamasına hem de saha denetimlerinin yetersiz kalmasına yol açmaktadır. Mevcut aşılar koruma sağlarken şu an yayılan SAT-1 suşu bu aşıların içinde yer almamaktadır, hayvanlarımız bu yeni türe karşı savunmasız durumdadır. Bu virüsün büyük ihtimalle kaçak hayvanlarla ülkeye girdiği düşünülmekte, bu da sınır güvenliği ve veteriner denetimlerinde zaaf olduğunu göstermektedir. SAT-1'i de içeren yeni 5'li aşı üretime alınmış olsa da haftalık üretim kapasitesi yalnızca 1,5 milyon dozdur. Normalde yirmi gün arayla 2 doz yapılması gerekirken sınırlı sayıda aşı nedeniyle sadece tek doz uygulanmaktadır. Aşılama hastalığın çıktığı illerden başlamaktadır, bu da diğer bölgeler için ciddi bir risk yaratmaktadır. Bu mesele sadece veteriner hekimlerin çözebileceği teknik bir sorun değil doğrudan halk sağlığını, gıda güvenliğini ve millî tarım politikasını ilgilendiren bir meseledir. Şap gibi salgın hastalıkların varlığı et ve süt ürünlerinde üretim maliyetlerini artırmakta, bu da doğrudan tüketiciye yansıyan zamlar şeklinde hissedilmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MEHMET AKALIN (Devamla) - Aynı zamanda, yerli üretici desteklerin yetersizliğinden hem pazarını kaybetmekte hem de ithalat baskısıyla rekabet edemez hâle gelmektedir. Bu nedenle, Tarım ve Orman Bakanlığının hastalıkla mücadele kapasitesinin, ithalat süreçlerinin ve biyogüvenlik uygulamalarının Meclis tarafından araştırılması yalnızca üreticilerin değil toplumun geleceği açısından da büyük önem taşımaktadır. Avrupa ülkelerinde uygulanan örnek biyogüvenlik sistemleri ve dijital takip mekanizmaları Türkiye için yol gösterici olabilir ancak önce mevcut tabloyu tüm yönleriyle ortaya koymalı, veriye dayalı kararlar alınmalı ve sürdürülebilir bir hayvancılık politikasına geçilmelidir.

Bu bağlamda, İYİ Parti olarak önergemizi desteklemenizi bekliyor, yüce Meclisi ve aziz Türk milletini saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)