Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 111 |
Tarih: | 18.07.2025 |
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, aziz Türk milleti; evet, bugün burada, milletin iradesini temsil eden bu yüce çatı altında bir utanç vesikasını konuşuyoruz maalesef. Evet, bugün üzerinde duracağım 16'ncı maddeyle enerji tesislerinde yapı ruhsatı, yapı kullanma izni gibi yani ruhsat ve izin işlemleri mevcutta yerel yönetimlerde iken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının önü açılıyor yetki kargaşasına sebep olacağı ortada iken.
Değerli milletvekilleri, bakıldığında, her bir maddesinde bir hinlik var, bir gizli amaç var bu kanun teklifinin. Ki daha önce ifade etmiştik, Anayasa Mahkemesinden 9 kere geri gelmiş bir kanun teklifinden bahsediyoruz. Evet, ormanı, köyü, zeytinliği, suyu ve toprağı rant uğruna maden kartellerine teslim eden bir kanun teklifini bugün burada konuşuyoruz. Adına utanmadan "süper izin" denilen bu teklif aslında süper bir talan teklifidir. Çünkü yasalaşırsa -ki yasalaşmaya doğru gidiyor, hepiniz elinizi düşünmeden kaldırıyorsunuz- en az 40 köy haritadan silinecek, binlerce insan yerinden yurdundan olacak.
MUSTAFA HAKAN ÖZER (Konya) - Yok öyle bir şey.
ŞENOL SUNAT (Devamla) - Zeytinlikler maden sahalarına, ormanlar enerji holdinglerine teslim edilecek sayın milletvekilleri. Buradan sesleniyorum: Bu teklif, Türk milletinin değil, maden kartellerinin teklifidir. Bu teklif, doğayı savunmak yerine MAPEG'i tapu müdürlüğü gibi çalıştırmayı hedefleyen bir tekliftir; stratejik değerli madenler için Cumhurbaşkanı Yardımcısı başkanlığında oluşturulan bir kurul vasıtasıyla istediklerine izin veren bir tekliftir. Neler yaşadık ya, yirmi üç yıldır o kadar çok şey gördük ki, sabıka çok fazla olduğu için hiçbir şeye inancımız kalmadı. Asıl mesele, ülkemizin doğasını, kaynaklarını küresel ve yerli bir avuç maden baronuna teslim etme projesidir bu proje.
Ey iktidar yetkilileri, size buradan açıkça soruyorum: Ülkemizin yer altı zenginlikleri için hangi yabancı şirketlere söz verildi? Trump'la kol kola olduğunuz bu dönemde aklımıza çok kötü şeyler geliyor. Anayasa’nın 56'ncı maddesi, 44 ve 45'inci maddeleri... 169'uncu maddesinden artık bahsetmiyorum bile çünkü sizler Anayasa tanımazlardansınız.
Sayın milletvekilleri, zeytinlikler sadece ekonomik bir ürün değil -hiç durmadan hatipler bu konuyu ele aldı, çok da güzel ifade eden sayın milletvekilleri oldu- zeytinlikler aynı zamanda Türkiye'nin en değerli tarım biyolojisi miraslarından biridir. Bir ekosistem yalnızca ağaçların bir araya gelmesiyle oluşmaz sayın milletvekilleri. Bir ekosistem, o alandaki mikroorganizmalar, toprak yapısı, kuşlar, mantarlar, tozlaşma döngüsü ve su ilişkileriyle birlikte bir bütünlük arz eder. Bu bütünlük bozulduğunda sadece bir ağacı değil bir canlılar ağını, binlerce yıllık doğa mirasını kaybetmiş oluyoruz. Bir zeytin ağacının yılda 30 kilogram karbondioksit emdiğini biliyor musunuz sayın milletvekilleri? Böylece zeytinlikler iklim değişikliğini engellemede önemli bir görev üstlenir. Bilimsel çalışmalar gösteriyor ki zeytin ağaçlarının büyük çoğunluğu taşınmaya uygun değildir. Zeytin ağaçları taşındıklarında yaşam fonksiyonlarını kaybetmekte, verimlilik düşmekte, ekosistemden kopmaktadırlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
ŞENOL SUNAT (Devamla) - Dolayısıyla "Zeytin ağaçları taşınarak korunur." ifadelerinizin bilimsel bir karşılığı olmadığını sizlere bir kere daha hatırlatmak istiyorum.
Bizler, değerli milletvekilleri, maden çıkarılmasına karşı değiliz ama yabancı şirketlere madenlerimizi peşkeş çekmenize karşıyız ve aynı zamanda yerli şirketlerin de çevreyi alabildiğince tahrip etmesine karşıyız. Evet, sonuç olarak bu teklif çevre hukukunun ilkelerine aykırıdır, anayasal çevre hakkını ihlal etmektedir, uluslararası yükümlülüklerle çelişmektedir. Zeytinliklerin madenciliğe açılması sadece ağaç kaybı değil, toprağın, iklimin ve tarımsal geleceğin kaybıdır. Bu yüzden, çevresel sorumluluk bilinciyle ve bilimsel gerçekler ışığında söz konusu kanun teklifine "hayır" diyoruz. Sizlerin de "hayır" demesini bekliyoruz. (İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)