GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:113
Tarih:20.07.2025

METİN İLHAN (Kırşehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 14'üncü maddesi üzerine söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sağlık hizmetleri gibi ülkemizde aciliyet arz eden, birçok yapısal düzenlemenin hayata geçirilmesi gereken çok önemli bir konuyu görüşmekteyiz ancak anlaşılan o ki bu teklifi hazırlayanlar, mevcut sağlık sisteminin çatırdayan yapısından, sağlık hizmetlerine ulaşmakta yaşanan sorunlardan ve sağlık çalışanlarının özlük haklarının bir türlü çözülemeyen zaruriyet arz eden ihtiyaçlarından bihaberler. Dolayısıyla bu teklif, içeriği itibarıyla yetersiz ve toplumun sağlık alanındaki temel sorunlarına çözüm sunmaktan uzaktır. Bakınız, aile hekimlerimiz aylardır, yönetmelikle ilgili tepkilerini her platformda uzunca bir eylemlilik süreciyle dile getirdiler ancak Bakanlık kanadından en ufak bir adım bile atılmadı. Tabii, durum böyle olunca da ülkemizde muayene randevusu alma ve özellikle yoğun bakımdaki tedavi hizmetlerine erişimde çok büyük sorunlar yaşanmaktadır. Seçim bölgem olan Kırşehir'de yirmi yıl uzman doktor olarak hizmet vermem nedeniyle de vatandaşlarımız muayene randevusu ve sevkle ilgili yaşadıkları sorunları sürekli tarafıma iletmekteler ve bizlerden çözüm beklemekteler. Şu an, Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaklaşık iki aydır gastroenteroloji uzmanı yok. Böyle bir şehirde hastalar ya Ankara'ya ya da Kayseri'ye sevk olmayı beklemekteler. Bu durumdan insanlarımız oldukça şikâyetçi ancak Hükûmet hâlâ günü kurtarmaya yönelik palyatif çözümlere odaklanmış durumdadır.

Değerli milletvekilleri, daha geçen ay, aile hekimlerinden alınacak ehliyet, sporcu, hac, umre, iş sağlığı güvenliği, akli meleke, tek hekim ve yivsiz av tüfeği raporları için 250 lira ücret getirildi. Sağlıkta birçok kalem usul usul paralı hâle getirilmekte. Anlaşılan Sayın Bakan kötü ekonomi yönetiminin bedelini vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerinden maliyet ve kâr odaklı uygulamalar yürürlüğe koyarak telafi etmeye çalışmaktadır. Atanamayan sağlıkçılar, asistan hekimlerimizin çalışma koşulları başta olmak üzere süregelen sorunları, bazı sağlık çalışanlarının eğitimine uygun olmayan alanlarda çalıştırılmaları; hemşirelerimizin performans, döner sermaye, ek ödeme ve özellikle teşviklerdeki yetersizlik ve adaletsizlik ile gelir güvencesi olmayan ve emekliliğe yansımayan ücretlendirme konusundaki sorunları; bir türlü önüne geçilemeyen sağlıkta şiddet ve çalışma ortamında süregelen sorunlar, eczacılarımızın ve sektörün yaşadığı kronik sorunlar olmak üzere sağlık çalışanlarımızın aciliyet arz eden onca sorunu çözüm beklerken kamuoyuna "Çok büyük düzenlemeler getiriyoruz." diye lanse edilen bu teklifte ne yazık ki hiçbirine yer verilmedi.

Değerli milletvekilleri, teklifin 14'üncü maddesindeki düzenlemeyle, ihtiyaç hasıl olması durumunda parklarda imar planı değişikliği yapılmadan acil sağlık hizmetleri istasyonu, sağlıklı hayat merkezi ve aile sağlığı merkezi yapılması planlanmaktadır. Görünüşte toplum sağlığı açısından faydalı gibi gözükse de bu değişiklik büyük olumsuzluklar içermektedir çünkü bu istisnai uygulama şehircilik ilkeleri, kamu yararı, yerel idarelerin anayasal yetkileri ve toplumsal denetim bakımından çok ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Bu ek madde İmar Kanunu'nun özüyle ilgili de çeşitli aykırılıklar barındırmaktadır. Zira imar planları hazırlanırken kentlerin fiziksel, çevresel ve sosyal bütünlüğü de dikkate alınır çünkü bu planlar altyapı, ulaşım, yeşil alan, kamu hizmetleri ve özellikle de deprem, sel, fırtına ve benzeri afet riski gibi birçok parametreyle birlikte değerlendirilen temel araçlardır. Ayrıca, mahallî idareler Anayasa’nın 127'nci maddesi uyarınca yerel ortak ihtiyaçları karşılamakla görevli ve yetkilidir. İmar planını hazırlama, değiştirme ve onaylamayı da içeren görev ve yetkiler bu madde baypas edilerek merkezî idareye verilmektedir. Bu durum, yerel idarenin tasfiye edilmesi sebebiyle de Anayasa'mızın özüne aykırıdır.

Tabii, bir de madde metninde yer alan eski yerleşim yerlerinin tespitinin nasıl yapılacağına dair bir ibarenin yer almaması var. Özel olarak hangi şehirlerin, hangi ilçelerinde birinci basamak sağlık tesisi kurulumu için olan ihtiyacı olduğunun da açıklaması gerekirdi.

Dolayısıyla şehircilik ilkelerine, yerel özerkliğe, halk sağlığına ve demokratik yönetime aykırı bu düzenlemeyi kabul etmemiz mümkün değildir diyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)