Konu: | |
Yasama Yılı: | 4 |
Birleşim: | 5 |
Tarih: | 09.10.2025 |
UĞUR POYRAZ (Antalya) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Öncelikle, yapmış olduğum konuşma... Bir yazılı metinle geldim irticalen konuşarak maksadı aşan bir cümle etmekten imtina ettiğim için çünkü burası Parlamento, Gazi Meclis; burada üslubumuza, dilimize, söylediğimiz her söze sarf ederken dikkat etmemiz gerekiyor. Ancak görüyorum ki o meşum olayın asli faillerinden olan sayın milletvekili, bugün bunların hepsinin üstünü örtmek için saldırgan bir tutum ortaya koyuyor. Bir terör hükümlüsünden bahsediyorum; bu terör hükümlüsü, Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından yargılanmış ve hüküm verilmiş, referans olarak aldığınız ve kendinize önder olarak tanımladığınız bu terör hükümlüsü. Bugüne kadar -yaklaşık iki yıldır milletvekiliyim- bu Parlamentoda sizin yapmış olduğunuz açıklamaların çoğunda cümle "Kürt halkı" diye başladı, oysa biz "millet" diyoruz "Büyük Türk milleti." diyoruz, içinde Kürt'üyle, Türk'üyle. Bu millet adaletsizlik ve hukuksuzlukta Türk-Kürt diye ayırt edilmiyor; fakirlikte, zorlukta Türk-Kürt diye ayırt edilmiyor. Ancak burada özellikle yapmış olduğunuz ve ortaya koyduğunuz politikanın temeli "Kürt" kelimesini kullanarak bütün süreçlerinizi, bütün cümlelerinizi bunun üzerine kurup bir de üzerine bir terör hükümlüsünü lider olarak tanımlıyorsunuz. Oysaki şunu ifade ettik biz defalarca: Kürtlerin temsilcisi ne bir teröristtir ne terör örgütüdür ne de bu işten beslenen ve bunun siyasetini ortaya koyan sizlersiniz ne de İmralı'daki cani başıdır; Kürtlerin temsilcisi büyük Türkiye Cumhuriyeti devletidir. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Eğer bunu anlamıyor, anlamak istemiyorsanız bunu büyük Türkiye Cumhuriyeti devletinin buradaki mebusları, tüm kurumları ve büyük Türk milleti her şartta ve koşulda... Bu "barış" adı altında kendi oluşturduğunuz ayrılıkta bunu size yemin ediyorum, vallahi, billahi, tallahi göstereceğim. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)