GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:6
Tarih:14.10.2025

CHP GRUBU ADINA MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; ben bu böceğin anatomisini anlatmayacağım çünkü bu böceğin anatomisini arkadaşlar anlattı. Ben kokarcayla mücadelede Hükûmetin anatomisini konuşacağım.

Şimdi, arkadaşlar, öncelikle Hükûmeti bu konuyu ciddiye almaya davet ediyorum çünkü ciddiye almıyorlar. İki yıl önce bir "Samuray arısı" denildi, Samuray arısını saldıkları bahçede kokarca zararı daha fazla görüldü. Geçen yıl da bir sülün kuşundan bahsedildi. Ordu iline sekiz yüz sülün salındı, Ordu'da 200 bin dönüm fındık bahçesi var yani doğal seleksiyonu, avcıları falan bırakın, sülünlerin tamamı yaşasa sülün başına 250 hektar fındık bahçesi var arkadaşlar. Yani bu iş Türkiye'de samurayın kahramanlık hikâyesinden bir Sülün Osman hikâyesine dönmüştür.(CHP sıralarından alkışlar) Bu işi ciddiye almıyorsunuz arkadaşlar. Acaba bu sene ne çıkacak diye beklerken, bir baktık, efendim, neymiş? "Kokarcayı topla, bisikleti kap!" Sayın Bakan, sen hiç kokarca eline aldın mı veya hiç gördün mü merak ediyorum? Yani zannetmiyorum çünkü kokarcayla Sayın Bakanı ben tanıştırdım arkadaşlar. Bölgeye çağırdım, çağırdım gelmedi, bu sefer bölgeden kokarcayı topladım, Tarım Bakanlığının önüne getirdim, dedim ki: "Sayın Bakan, seni çağırdık, gelmedin, kokarcayı biz sana getirdik. Biz uğraştık, beceremedik, al biraz da sen uğraş."

Şimdi, geçen yıl bütçe görüşmelerinde aynı konuyu konuştuğumda dedim ki: "Sayın Bakan, bunu sadece Karadeniz'in sorunu zannediyorsunuz ama güneye indi, İstanbul'da otel odasında gördüm, Ankara'ya geldi." Bana dedi ki: "Sayın Vekilim, onu Ankara'ya sen getirdin." Bakanlığın önüne getirdim ya. Yani o yüzden diyorum ya sizi ciddiyete davet ediyorum. Ben onu bir farkındalık olsun diye yapmıştım ama yeterince yapamamışım, farkına varamamışsınız, bir dahakine bölgeden çiftçilerle, traktörlerle, patpatlarla toplayacağım, o Bakanın önüne onu dökmezsem namerdim. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli arkadaşlarım, şimdi bu kokarcayla mücadele de sıra çocuklara kaldı. Vakıf ve cemaatlerle anlaşma yapıp çocuklara cami temizlettiniz, okul temizlettiniz, şimdi sıra bunu toplamaya geldi.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bu öyle bir böcek ki bunu erişkinler tutamıyor, çocuklar tutacakmış, çocukların tutmasını, bunu toplamasını istiyorlar. Şimdi, uzmanlar diyor ki: Bunun sıvısı -bu ürktüğü zaman, tehlikede olduğu zaman bir sıvı salıyor- cilde değdiği zaman tahriş ediyor, üzerine bakteri eklendiği zaman enfeksiyon oluyor. Yine, alerjiden çocukları kaybedebilirsiniz, çok tehlikeli bir şeyden bahsediyoruz. Allah size akıl versin diyorum, yetişkinlerin dokunamadığı bir şeyi çocuklar toplayıp bisikleti kapacakmış.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Ben şimdi buradan bir teklifte bulunuyorum Sayın Bakana: Bu kokarcayı sen topla, gel bisikleti ben sana vereceğim çünkü milletle kafa buluyorsunuz, bu bisikletle gezersiniz açık havada, temiz hava, güneş, belki kendinize gelirsiniz. (CHP sıralarından alkışlar)

Tek sorun kokarca da değil arkadaşlar; zirai don oldu, eylül ayında kararname yayınlandı, bir buçuk aydır, hâlâ tek kuruş ödeme yapılmadı. Ta Şubat ayındaki zirai don için eylül oldu, ekim, kasım geldi, hâlâ ödeme yapmadınız ki zaten ÇKS kaydı olmayanlara ödeme de yapmıyorsunuz. ÇKS kaydı olacak, nasıl yapacak? 2/B arazilerini tapuya geçirecek. 2/B arazilerinin fiyatları, rayiç bedelleri şu anda şehir merkezindeki arsalardan bile pahalı. O yüzden, çiftçiye hiçbir şey vermediğiniz gibi çiftçiye zulüm etmeye devam ediyorsunuz. Şimdi, bu şekilde, afaki, uyduruk projelerle iş yapacağınıza adam gibi çalışın, şu işi bitirelim.

Teşekkür ediyorum. (CHP, İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)