GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:8
Tarih:16.10.2025

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Sayın Başkanım, teşekkür ederim.

Seçim bölgem Mersin'in Toroslar DEM PARTİ ilçe teşkilatına yönelik dün fiili saldırı olduğu kayda geçmiştir. Mersin her rengiyle, her çeşidiyle toplumun tüm renklerinin, siyasetin bütün partilerinin büyük bir huzur ve barış ikliminde yaşadığı bir şehirdir. Bu olayı kabul etmek mümkün olmamakla birlikte, Emniyetin de bu olayı bir an önce aydınlatarak sorumluları yargının önüne çıkaracağına olan inancımız tamdır.

Sayın Başkanım, geçtiğimiz hafta dünya maalesef büyük bir tiyatroya, büyük bir soytarılık ve palyaçoluk sahnesinde tanıklık etti. Bu olayın başaktörü Trump, önce İsrail Knesset Senatosuna giderek orada açıkça vermiş olduğu silahlarla başarılı bir soykırım uygulandığını ifade etti ve onları takdir etti; sonra da hiçbir şey olmamış gibi Mısır'a geçip orada Müslüman ülkelerin, halkının çoğunluğu Müslüman olan ülkelerin liderleriyle, Avrupalı liderlerle bir kısmını da istiskal ederek bir sahne şovu düzenledi. Bu sahne şovunun bir barış planı gibi ortaya sunulmasına itiraz ediyoruz. Burada bir barış planı yoktur, Gazze'deki soykırım saldırılarının kısmi olarak durması nedeniyle bir nefes alma hâli vardır; burada elde edilmiş bir başarı yoktur, bir avuç Gazze toprağını ve bir avuç Gazzeliyi iki yılda yıldıramayan İsrail'in, ona destek veren Amerika'nın, uluslararası toplumun diz çökmesi vardır. Amerika ve Trump Türkiye'den, Mısır ve Katar'dan Hamas'ı ikna etmesi için ricacı olmuştur; bu, Hamas'ın haklı direnişinin elde ettiği bir sonuçtur ancak unutmayalım ki Netanyahu yargılanmadan, İsrail izole edilmeden ve 1967 sınırlarına tabi iki devletli bir çözüm hayata geçirilmeden İsrail'de, Filistin'de, Gazze'de kalıcı bir barıştan bahsedemeyiz. Metni problemli, tarafları problemli, çiğ bir şovla sunulan bu anlaşma dahi şu anda uygulanamamaktadır. Günde bin tırın girmesi beklenirken şu anda Netanyahu bu girişleri kolaylaştırmayacağını açıkça ilan etmiştir. Daha dün Gazze'nin güneyinde 7 kişi bir kez daha katledilmiştir. Türkiye'de Mersin'den sivil toplumun da desteğiyle uğurlanan Akdeniz İyilik Gemisi de El-Ariş limanına varacaktır; zaten orada bekleyen değişik ölçekte yüzlerce, binlerce araç bulunmaktadır. Dolayısıyla, bu hızlı, acil ve etkili bir yardım ulaştırma planının işlemediğini göstermektedir. Biz, Türk Dışişlerinin -"barış" demiyoruz- bu geçici ateşkes tablosuna sunduğu katkıyı takip etmesini ve bir an önce İsrail'in tüm saldırganlığını durdurup Gazze'ye de etkili bir şekilde yardım tırlarının ulaştırılması gerektiğini ifade ediyoruz.

Sayın Başkanım, gün geçmiyor ki Kredi Yurtlar Kurumu yurtları hakkında altyapı, hijyen ya da güvenlik sebebiyle bir problemden kaynaklanan haberle karşılaşmayalım. En son, 6 Ekimde yani henüz birkaç gün önce Siirt Kredi Yurtlar Kurumu yurdunda 119 öğrenci zehirlenmiştir, gıda zehirlenmesine maruz kalmıştır. Bunun birçok örneği var; geçen yılın gündemi asansör arızalarıydı, birkaç kere zehirlenme oldu. Yine, İstanbul'da, tatil döneminde, erkek çalışanların kız yurtlarında kız çocuklarının yokluklarında taciz anlamına gelebilecek birtakım hareketleri kayda geçmişti; ümit ediyoruz ki o olaylar bir adli incelemenin konusu olmuştur, bir suç duyurusuna dönüştürülmüştür. Kredi Yurtlar Kurumuyla ilgili olarak, kapsayıcı, gençlerin hem güvenlik hem hijyen hem barınma hem beslenme sorunlarını merkeze alan bir anlayışla buraların yeniden ele alınması gerektiği açıktır.

Sayın Başkanım, önceki haftalarda günlerce sahte diploma ve e-imza skandalıyla sarsıldı Türkiye çünkü biz kabul edelim ki dünyada da -başta UYAP olmak üzere- birçok e-devlet uygulaması başarılı birer uygulama olarak kabul ediliyor, güvenilir bir zemin olarak kabul ediliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Başarılı ve güvenli bir zemin üzerinden elde edilen bu haksız kazançların ve imtiyazların tüm toplumu e-devlet sisteminin altyapısına ve bütününe dair bir kaygıya sevk ettiği açıktır. İlginç bir şekilde, 10 Ekimde bu soruşturmada tutuklu bulunan 5 kişi de Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesinde tahliye edildi. Bir hukukçu olarak tutuksuz yargılamanın esas olduğunu kabul ediyorum ancak kimlerin hangi gerekçelerle tutuklu olduğuna baktığımızda, Türkiye Cumhuriyeti devletinin mahremine uzanan bir saldırıda tutuklu olan kişilerin sayısının bu kadar az olması ve bu kadar kolay bir şekilde salıverilmiş olmasını da anlamakta zorlanıyorum. Neyse ki bugün Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulunun bu konuda bir soruşturma başlattığına dair haberler basında düşmüştür. Bu soruşturmanın behemehal sonuçlanması...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - ...ve Meclisin de bir araştırma komisyonuyla bu soruşturmalara eşlik etmesi gerektiğini ifade etmek isterim.

Sayın Başkanım, Güney Kore Pusan Ulusal Üniversitesindeki bir grup araştırmacı yayınlanmış oldukları "Sıfır Günü Kuraklığı" isimli bir çalışmada Adana ve Mersin'in 2030 yılında artık çeşmeden suyunun akamayacağı bir hâle dönüşeceğini iddia etmişlerdir. Biz o bölgedeki kuraklığı bizzat yerinde yaşıyoruz. Devlet Su İşlerinin almış, yapmış olduğu bazı ihalelere var, yetersiz ödenekler nedeniyle ilerlemiyor, başta mevsim Berdan Barajı olmak üzere bunu ifade etmem gerekiyor. Şimdi, ben, Devlet Su İşlerinin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının dikkatini Güney Kore merkezli bu araştırmayla ortaya konan iddiayı etraflı bir şekilde inceleme ve aydınlatmaya davet ediyorum. Mersin ve Adana'nın bugünde baş gösteren sorunlarının...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Ekmen, 3 sefer uzattım ama...

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Tamamlayım efendim.

BAŞKAN - Buyurun tamamlayın.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Teşekkür ediyorum.

Bunun etraflı bir şekilde incelenip kamuoyunun da bilgilendirilmesi gerekir.

Son olarak, muhtemelen AK PARTİ'li dostlar da bu veriyi reddedeceklerdir ama Adalet Bakanlığı tarafından hazırlandığı besbelli olan bir metin ortalıkta dolaşıyor yeni bir yargı paketi diye. Hiçbir derde deva içermiyor, içinde ne Covid eşitsizliği var ne TCK 153 var ne infazda eşitlik var. Eğer, bu bir paketse gerçekten bunu hemen geri çeksinler ve sadra şifa bir şekilde, toplumun beklentilerine uygun bir şekilde elden geçirsinler.

Son cümlem de şu olsun: Dün İçişleri Bakanımız AK PARTİ Meclis Grubunu görüşülmekte olan yasa hakkında bilgilendirdi, teşekkür ediyoruz. Bu bilgilendirme AK PARTİ Genel Merkezinde olsaydı hiçbir şey demeyebilirdik ama Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında yapılan bir bilgilendirmede böyle bir ayırımın gözetilmiş olması Türkiye Büyük Millet Meclisine yakışmamıştır. Keşke 600 milletvekiline açık ilanla bu bilgilendirme yapılabilmiş olsaydı.

Teşekkür ederim.