| Konu: | DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 05.11.2025 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA SİNAN ÇİFTYÜREK (Van) - Sayın Başkan, sayın vekiller; öncelikle bir çağrıda bulunmak istiyorum: Hukukta tuz kokmadan Demirtaş ve arkadaşlarını artık serbest bırakın. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar) On yıl oldu yani on yıldır haksız hukuksuz içerideler.
Önerge üzerine konuşacağım. Bundan bir süre önce biz, Meclis Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu olarak onlarca ili gezmiş ve Burdur'da da bir çalıştay düzenlemiş, o çalıştaya da "iklim krizi" adını koymuştuk; "iklim değişikliği" değil "iklim krizi". Aynı tarihlerde IV. Tarım Şûrası da toplanmış, 86 karar almış; bunlardan bir tanesi zayıf da olsa, teğet de geçse "iklim krizi" demiş.
Vallahi maşallah, sabahtan beri dinliyorum, herkes "iklim" diyor "kriz" diyor "tarım" diyor "su" diyor fakat iktidar izlediği politika itibarıyla kendini tekrarlıyor. Sayın vekiller, doğa, iklim krizi kendini tekrarlamıyor, yeni bir stratejik yönelime ihtiyaç var; birincisi bunu belirtmek istiyordum.
Şimdi, iktidar ve muhalefetiyle, özelde de -burada mı bilmiyorum- Ömer Fethi Vekilimize soruyorum: Konya Ovası, Çukurova, GAP bölgesi bir adım geriden, Amik Ovası, Ege Bölgesi 2075'i tarımsal üretim olarak görür mü, görmez mi?
ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Zor.
SİNAN ÇİFTYÜREK (Devamla) - Görmez, tehlike bu kadar ciddi. Bakın, bir kez daha tekrarlıyorum: 2075'i görmez tarımsal üretim olarak, tabii ki var olacak coğrafya olarak. Onun için zaten beka mı arıyorsunuz? Bekayı Kürdistan federal bölgesinde, Suriye'deki özerk Rojava üzerindeki Kürtlerin statüsü üzerinden aramayın. Buyurun size beka, buyurun size Türkiye'nin, Anadolu'da kürdistanın inanılmaz yüzleşeceği risk. Önümüzdeki elli yıl sonra bölge tarım dışı kalıyor ya! Bu kadar tehlike büyük, bu kadar bir beka sorunuyla yüz yüzeyiz. Orta ve Doğu Karadeniz de yükümüzü kaldırmıyor ha, haberiniz olsun. Arap ülkelerinin Doğu Karadeniz'e göçü var çünkü çöl iklimi -malum zaman dar, ayrıntıya girmeyeceğim- hızla kuzeye doğru geliyor, Çukurova hatta Mardin bölgesini etkisi altına almaya adım adım geliyor. Dolayısıyla, şimdiden Körfez ülkeleri hatta Türkiye'de de halkımız bizden daha ileridir; Karadeniz'i gözetiyor çünkü iklim krizini görüyor.
Dolayısıyla, bizim Hükûmete çağrımız şudur... Bu arada Türkiye zaten kendi... Derler ya, bizde bir tabir vardır: Kendi çulunu kendisi sudan zaten çıkaramıyor. Durum bu iken önümüzdeki otuz kırk yılda iklim göçü nedeniyle Afrika'dan bu coğrafyaya 150 ile 200 milyon arası bir göçle yüz yüze kalacağız. Tedbir ne, ne yapacağız? Hükûmet eğer bu meselenin partilerüstü, iktidarüstü, siyasetüstü bir strateji belirleyerek üzerine gitmezse bu beka sorunuyla ciddi olarak biz yüzleşeceğiz.
Bir şey daha söyleyeceğim: Ya, sayın vekiller, hakikaten, bir devlet, bir hükûmet kendi çiftçisinin sorunlarını kendisine karşı kullanır mı ya? Şunu demek istiyorum ben... Biraz önce ben Viranşehir'le konuştum, dediler ki bana: "Bize gelmişler, demişler ki: 'On beş güne kadar bize arazinizi ve ekipmanlarınızı bildirin.'" Karar alındı ya, eğer çiftçi arazisini ekemeyecekse onu alıp başka bir yere verecek, kiralayacak. Peki, çiftçi tembel olduğu için mi ya da ne bileyim, başka bir nedenle mi ekmiyor? Hayır, çiftçi sorunlarından dolayı ekemiyor kendi toprağını, niye ekmesin? Mazot var, gübre var, yüksek kredi faizi var, var da var. Bunlardan dolayı çiftçi tarlasını ekemiyor, niye ekmesin? Hükûmet, iktidar -çiftçi yüzleştiği sorunlar nedeniyle kendi toprağını ekemiyor- bu sorunları çözeceğine ne yapıyor? "Ha, sen ekemiyor musun? Tamam." İki sene ekemedi diye alıyor, bir şirkete veriyor ya da zengin olan birisine veriyor. Çözüm bu mu? Bu, çözüm değil; sayın vekiller, sayın iktidar yetkilileri; kesinlikle bu çözüm değil. Bu politikanın uygulanabilir olması da çok ciddi sorunlara yol açacak ve bunu göreceğiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen tamamlayın.
SİNAN ÇİFTYÜREK (Devamla) - Tamamlayacağım.
Çağrımız şudur bizim: Biz toprağın toplulaşmasına karşı değiliz; tersine, savunuyoruz ama küçük üreticinin toprağının büyük şirket lehine, tarım kartellerinin lehine toplulaşması değil. Nasıl olsun? İşte, çözüm var: Kooperatif. Buyurun, eğer sürdüremiyorsa gerçekten, tembelse ya da başka nedenlerle kendi toprağını ekmiyorsa... Ekse bile çözüm küçük üretim değil toprağın kooperatifleşmesidir, Hükûmete çağrımız budur. Bu yönlü kapsamlı bir planla gelsin. Bakın, Çorum'un bu bakımdan çok ciddi de birikimi vardır diyeyim.
Saygılar sunarım hepinize. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)