GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:85
Tarih:29.03.2012

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Verdiğimiz önergeyle, üniversitelere politik isimlerin verilmesi yeni tartışmalara yol açacağı için karşı olduğumuzu değerlendiriyorum ancak önergeyi kabul etmeyeceğinizi de biliyorum.

Değerli arkadaşlarım, yaklaşık, haziran seçimlerinden bugüne dokuz ay geçti. Ben on yıldır milletvekiliyim. Bu süreçte, bu eğitimle ilgili, hiçbir vatandaşımızdan kesintisiz sekiz yıllık temel eğitimle ilgili, 4+4+4'le ilgili hiçbir talep gelmedi. Millî eğitimle ilgili gelen talepler: Bizden öğretmen yönünde talepler oldu, okulların onarımı yönünde talepler oldu, 4/B'li öğretmenlerin sorunları oldu, atanamayan öğretmenlerin sorunları oldu ama bununla ilgili, "Eğitim kesintili mi olsun, kesintisiz mi olsun?" şeklinde bir talep ne size geldi ne bize geldi. Türkiye'nin gündemi?

MUZAFFER YURTTAŞ (Manisa) - Bize geldi.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Devamla) - Gelmedi değerli arkadaşlar, bunları biliyorum.

Gittiğiniz zaman, Türkiye'nin gündemi şu anda? Gülüyor vatandaş bize, çünkü havanda su dövüyoruz. Bakın, bu saatte keşke şu topluluk Türk çiftçisinin mazot sorununu tartışsaydı, şu topluluk şu besicilerin sorunlarını tartışsaydı, gübreyi tartışsaydı, benzini tartışsaydı, emeklilerin sorunlarını tartışsaydı. Bu kadar gündür bu Meclisi işgal ediyoruz ama millet hakkını bize helal etmiyor, yetim hakkı yiyoruz.

CEVDET ERDÖL (Ankara) - İşgal yok, işgal yok. Mecliste biz görev yapıyoruz.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Devamla) - İşgal gibi bir durum söz konusu, çünkü şu enerjinin parasını bu yetim vatandaşlar veriyor. Buraya "Fakir fukaranın, garip gurebanın hakkını koruyacağız." diye geldik ama ne fakir fukaranın hakkı korunuyor ne garip gurebanın hakkı korunuyor. Bir çıkmaz içindeyiz değerli arkadaşlarım.

SITKI GÜVENÇ (Kahramanmaraş) - Önerge vermeyin, önerge verince uzuyor. Önerge az verirsen uzamaz.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, bakın, özrünüz kabahatinizden büyük. Girdik biz o komisyonlara konuşulsa ne olurdu? Sivil toplum örgütleri dinlense ne olurdu? Yine bu kanun çıkardı, sayısal çoğunluğunuz var. Bu çoğunlukla yapamayacağınız herhangi bir şey de yok. Ama şu anda eğitimi üçe bölüyoruz, ülkeyi ikiye bölüyoruz. Yazık değil mi oradaki öğretmenlerimize? O öğretmenleri, elleri öpülesi öğretmenlerimizi -"Bir harf öğretenin bin yıl kölesi oluruz." diyoruz- onları biber gazıyla, gazla, polis copuyla sokaklarda süründürdük. Bu, Türkiye'nin bütün kentlerinde oldu. Yazıktır, günahtır bu öğretmenlerimize. O öğretmenlerimizin ellerini Öğretmenler Günü'nde öpmek istiyoruz, vecizler diziyoruz buralarda ama ne yazık ki Ankara sokakları, İzmir sokakları, Adana sokakları, büyük kentlerimizin sokakları öğretmenlerin ıslanmış portreleriyle doldu. Bunlardan hep beraber üzüntü duymamız gerekiyor.

Değerli arkadaşlarım, isim veriyoruz. Sayın Rahşan Ecevit kesinlikle eşinin isminin Karaelmas Üniversitesine verilmesini istemiyor. Ama Zonguldak'ta yeni bir üniversite oluşumu olursa eşinin isminin verilmesini, gerek Zonguldak merkezde gerekse ilçelerinde verilmesini istiyor, ancak Karaelmas Üniversitesinin isminin değiştirilip rahmetli Bülent Ecevit'in isminin verilmesini istemiyor, kesinlikle böyle bir talebi yok. Onun eşi bugün hayatta. Yine aynı şekilde, Zonguldak'ta kırka yakın sivil toplum örgütü de bu talepleri iletiyor. Hani Sayın Başbakan diyordu: "STK'ların sözlerine değer vereceğiz, onların dediklerini yerine getireceğiz." İşte bir istek, sivil toplum örgütlerinin? Zonguldak ayağa kalkmış, "Karaelmas Üniversitemize dokunmayın." diyor. Biz daha önce Burdur'da Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinin önüne "Burdur" eklemek istedik. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi "MAKÜ" olarak geçiyor, "MAKÜ neresi?" diye soruyorlar. Bir "Burdur"u ekleyemedik ama şimdi isim eklemeye çalışıyoruz. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!

MEHMET METİNER (Adıyaman) - Ecevit konusunda haklısınız.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Devamla) - Ecevit konusunda, evet, haklılığımızı o zaman burada tespit edin değerli arkadaşlarım. İstemiyor, yani niye vermek istiyorsunuz?

MEHMET METİNER (Adıyaman) - Hiç vermemek lazım yani.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Devamla) - Hiç vermemek diye? O kahraman Kıbrıs fatihine o isim yakışıyor, o Kıbrıs fatihi, o bizim namusumuzu korumuş bir lider; neden yakışmasın?

Yani bizde bir laf vardır, laf atanlara "Yoğurt kesesi gibi ağızdan eskiyecek." derler. Öyle laf atmaya gerek yok.

MEHMET METİNER (Adıyaman) - "Yakışmıyor." demedim, "Vermemek lazım." dedim.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Devamla) - Yani değerli arkadaşlarım, daha önce söyledim: Bir sözde, biri hocayı oyuna kaldırmak istiyor, hoca cüppesine kazık çakıyor ama zorla kaldırıyorlar, hoca oynarken dile geliyor, "Vatandaşa dokunmasın kazıklar, bize de olsun yazıklar." diyor. Bu gece saatinde Türkiye'nin gerçek gündemini konuşmadığımız için bizlere olsun yazıklar diyor, tümünüze saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.